Yarışma Projeleri

Beylikdüzü Cumhuriyet Caddesi ve Yakın Çevresi Kentsel Tasarım Yarışması

Tarih: Mart 2006
3. Mansiyon



Yarışma alanı üç temel alt bölüm halinde ele alınmıştır:
1. Kuzeyde iş merkezi - ticaret ve ofis – odağı, 
2. Orta bölümde yer alan rekreasyon ve ticaret odağı,
3. Güney uç noktadaki kongre, turizm, rekreasyon odağı.
Kuzey güney aksı boyunca uzanan park bu üç odak noktasını bütünleştirmekte ve mekansal devamlılık sağlamaktadır. Böyle bir strateji kentsel kimlik kazandırılmasına da katkıda bulunacaktır.

Ulaşım
Ulaşım politikaları yalnızca yarışma alanının çevre ile bağlantısı anlamında dar bir kapsamda değil, çok daha büyük bir ağın parçası olarak ele alınmalıdır. Dolayısı ile, alanın kendi içindeki yaya ve taşıt sistemi çözümlerinin yanı sıra, daha üst ölçekli bağlantılar düzenlemeli ve geliştirilmelidir.

“Yaya için kent” gittikçe önem kazanan bir kavramdır. Bu kavramın temel ve ilginç yönlerinden biri de artan karmaşıklık ve üç boyutluluktur. İstanbul kenti geleneksel yaya yolu ağları, tarihi yapıları, çarşıları, meydanları, parkları ile “kentsel geçirgenlik” kavramının önemli örneklerinden biridir. Alandaki öneri ulaşım sistemi taşıt moduna öncelik verecek bir şekilde tasarlanmamıştır. Farklılıkları vurgulayan, çeşitliliği içinde barındıran ve insan ölçeğini kaybetmeyen bir tasarım ilkesi benimsenmiştir. Bu nedenle, yaya ve taşıt modlarını birlikteliği esas alınmıştır.

Bu bağlamda Cumhuriyet Caddesi’nde mevcut durumudaki taşıt trafiği iki parça halinde kenara kaydırılarak, mevcut caddenin bulunduğu yerde daha büyük parçalı bir park ve yaya sistemi oluşturulmuştur. Öneri taşıt yolları, tek yönlü işleyebileceği gibi, çift yönlü işlemeye de uygundur. Bu taşıt yol sistemi, mevcut konut dokusu ile yarışma alanını birbirinden ayrırmakta ve tanımlamaktadır. Parkın fiziksel sınırlarını tanımlarken, aynı zamanda da mekansal olarak birbirinden farklı nitelikteki bu iki alanı – yani kenti içinde işleyen konut dokusu ve mahalle/kent/bölge ölçeğinde işleyecek yarışma alanını – bütünleştirmektedir.

Alan içinde farklı noktalarda konumlandırılan otoparklar buradaki işlevelere cevap verebilecek niteliktedir. Yarışma alanını konut dokusundan ayıran yol sistemi, kendi içinde işleyen bir yapıdadır ve çevredeki konut dokularına ek trafik yükü getirmeyecektir. Bu otoparklar içinde geçerlidir.

Üç parçadan oluşan ana yaya aksının her bölümünün diğeri ile kesitiği noktalar ise işlev odakları olarak tasarlanmıştır. Bu üç parçaya ait kuzeydeki ilk kesişme noktasında büyük bir meydan bulunmaktadır. Güneye ilerledikçe ikinci kesişme noktasında ise su aktiviteleri (kayıkla gezi, balık tutma gibi), amfi, eğlence parkları, toplanma, dinlenme ve gezi alanları ile café ve restoranlar yer almaktadır. Aksın güney ucundaki üçüncü kesişme noktasında ise kültürel, rekreatif ve ticari kullaımlar yer almaktadır.

Toplam uzunluğu 1.5 kilometreyi bulan yaya aksı üç parçalı bir yapıda ele alınarak, hem insan ölçeğinde bir tasarım gerçekleştirilmiş, hem de her bir parça nitelik olarak kendine özgü bir şekilde tasarlanmıştır. Ayrıca yaya aksları boyunca kiosklar, el sanatları üretim ve satış noktaları, küçük ölçekli ticaret, cafeler ve büfeler ile diğer hediyelik eşya satış noktaları bulunmaktadır.

Yeşil sistemi ve “parklaştırma”
Yarışma alanında bulunan yeşil sistemi “parklaştırılmış” bir alan olarak kente entegre edilecektir. Ağaç tipleri, yoğunlukları ile farklılaştırılarak uygulanacaktır.

Parklar kent insanının tarih boyunca hayatında yer almış ve kent kültürünün ayrılmaz bir parçası haline gelmiştir. Bugün parklar en karmaşığından en basitine kadar her türlü yapı ve peyzaj düzenlemesinde bir gereklilik olmuştur. İşlevsel özelliklerinin yanı sıra görsel olarak da bu düzenlemelerin parçasıdır.

Kentsel parklar gittikçe yerel güzelliklerin sergilendiği orijinal parklara dönüşmektedir. Projenin uygulanacağı alanı, dünya tarihine yön veren, farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış dünya kenti İstanbul’dadır. Bu anlamlı ve önemli konumundan dolayı, bulunduğu bölgede “yerel güzellikler” parkı olma özelliğine sahip olacaktır. Beylikdüzü Cumhuriyet Caddesi projesi aynı zamanda yeni fırsatları da içermeli ve üçüncü binyılın başında yapılmış, adaptasyon ve değişimi ile en iyi “park”lardan biri olmalıdır. Bu çerçevede mevcut Cumhuriyet Caddesi, Cumhuriyet Parkı’na dönüştürülecektir.
Ana yaya aksının orta bölümünün doğu ve batısında bulunan kamuya ait öneri ticaret kullanımları alanın kuzeyine, yine bir kamu alanına kaydırılmıştır. Bu şekilde alanın ortasında ana aks ile bütünleşen büyük parçalı rekreatif-yeşil kullanımlar kazanılmıştır. Böylelikle yoğun ticaret ve ofis kullanımları, gereksinimlerine daha iyi cevap verebilecek ana taşıt akslarına yakın yerlere kaydırılmıştır. Aynı zamanda, ticaret kullanımları yoğun rekreatif aktvitelerin bulunduğu alanın ve parkın orta bölümünden çıkarılarak, buranın rekreatif niteliği korunmuş ve vurgulanmıştır. Burada elde edilen ana aks ve park ile bütünleşen parçalarda, büyük ve kesintisiz yeşil alanlar ile koşu gibi sağlıklı yaşam parkurları ve sportif akviteler yer alacaktır.

Neologism bize orkestra gibi uyumlu ve gerekli bir seri süreç ve buna bağlı sürdürülebilir park ormanı oluşturmayı anlatmaktadır. Düşünmek, egzersiz yapmak ve doğayla başbaşa olmak için parklaştırma (anlamlı, eğlenceli, uzun ömürlü, ekolojik olarak başarılı bir park yapma işi) insanların zamanı ve kaynakları üzerinde bir baskı oluşturmaktadır. Sosyo-kültürel birikimlerin mekana yansıtılmasını ve özellikle yakınçevre insanının kullanımına hizmet etmesi planlanan ve uzun seneler önemini koruyacak bu “park”, kentsel park fikirlerinin yeniden sorgulanmasına neden olacak, gelecek nesillere bir armağan olarak sunulan kalıcı bir “kültürel değer”e bürünecektir.

Parklaştırmanın anahtarları ise;
1. Halihazırdaki durumu, doğa ve kültür ile buluşturmak,
2. Çeşitlilik içeren park çevresini ve yapısını geliştirmek, sürdürmek ve ilişkilerini kurmak,
3. Açık alanlara konsantre olmak ve kültürel birikimleri kent yaşamının bir parçasına dönüştürmektir.

Çoklu Park Ekolojisi
Ana yaya aksı ile mevcut konut dokusu arasında bir tepeler silsilesi önerilmiştir. Bu tepeler birbirinden yapı ve ölçek olarak çok farklı nitelikteki kullanımları fiziksel olarak birbirinden ayırmaktadır. Bu tepeler, zaman içerisinde ağaçlar ve bitki dokusu geliştikçe, park içinden çeperlerdeki konut dokusu arasında bir perdeleme ve filtreleme görevi üstleneceklerdir. Alanda başta gölet alanı oluşturulurken yapılacak hafriyatlar, bu tepelerin oluşturulmasında kullanılabileceğinden maliyet açısından da önemli avantajlar oluşturmaktadır. Ayrıca bu tepeler, düz olan proje alanında yatay ve düşey bir hareket sağlayarak, monotonluğu kıracak, görsel çeşitliliğe de katkıda bulunacaktır.

Sonuç
Yeni kentsel çözümler birbirinden farklışmadan kullanıldıkça, kimlik sorunu ortak bir kentsel problem olarak karşımıza çıkacaktır. Tarihi devamlılık ise genel anlamda kenti çevreleyen mevcut yapılara ve fiziksel elemanlara saygı gösterilmesi olarak tanımlanabilir. Tasarımcı çağdaşlıktan uzaklaşmamalı, fakat aynı zamanda tarihi kentin değerlerine bağlı kalmalı ve bu değerleri gelecek kuşaklara aktarmalıdır. Aktarılacak bu miras yalnızca günümüzün kazanımları değil, aynı zamanda geçmişin birikimleri olmalıdır. Tarihi devamlılık, gelişmenin yönü ve sürdürülebilirliği için bir temel oluşturmalıdır.

Beylikdüzü Cumhuriyet Caddesi ve Yakın Çevresi Kentsel Tasarım Yarışması
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Beylikdüzü Cumhuriyet Caddesi ve Yakın Çevresi Kentsel Tasarım Yarışması
Yarışma Projeleri Arşivi
Dönem içinde yayınlanan projelerin listesi aşağıdadır. Ayrıntılarına ulaşmak istediğiniz proje başlığını listeden seçiniz.