Haberler

Günün Doğusu: Bir Kez Daha Hasankeyf

Tarih: 14 Ağustos 2006 Kaynak: Birgün Yazan: Şeyhmus Diken
Yazmayacaktım. Kendime söz vermiştim. Ama bölgeden neredeyse tüm sivil toplum örgütlerinin, bir çok farklı siyasal temsiliyeti olan kurumların ve bir dolu etkili şahsiyetin karşı durmalarına rağmen halen bu ülkedeki siyasal otoritenin, halka rağmen ardına devlet politikasını da alarak illa ki; Hasankeyf’i boğacağız, Ilısu Barajını yapacağız, kararı / kararlılığı üzerine bir kez daha ve yeniden elbette Hasankeyf demek için yazıyorum. Bir kez daha şimdi Hasankeyf zamanıdır diyorum.

Bir kez daha asıl şimdi Hasankeyf’e sadakatin vaktidir demek istiyorum.

Geçen hafta gözlerden kaçan bir haber vardı. NTVMSNBC’de gördüm. Sakıp Sabancı Müzesi tarafından taksi şoförleri ve aileleri için düzenlenen ikinci Taksiciler Günü müze ziyaretinde en yoğun ilgiyi Rodin’in ömrünün sonuna kadar tamamlayamadığı ‘Cehennem Kapısı’ adlı eser görmüş. Orijinal rölyef olan Cehennem kapısındaki kaosu ve bu resimden fırlayan heykelleri inceleyen şoförlerden biri, “Uzağı gören adammış bu Rodin” demiş.

Taksicinin halk bilgesi yaklaşımıyla Rodin’e yakıştırdığı uzak görüşlülük neden acaba bizim siyasilerimizde olmaz! diye düşünmeden edemedim. Belki de asıl üzerinde kafa yorulması gereken budur. Neden üç yıllık bir siyasal iktidar bunca zaman dilimi içinde bunca çam yarar.

Kürde dair ettiği etkili birkaç cümleden neden birkaç ay sonra, Kürtlerden maalesef yeterli desteği alamadığını, gerekçe göstererek vazgeçer.

İktidarının ilk aylarında bölgeye yaptığı gezideki konuşmasında Hasankeyf sular altında kalmayacak Ilısu Barajı yapılmayacak manasında sözler vermiş ve insanların ağzına bir parmak bal çalınmışken, daha bu sözlerin üzerinden bir yıl bile geçmemişken; ala u vala ile bakanları, bürokratları ve milletvekilleri ile Ilısu Barajının göstermelik temelini atmanın mantığı nedir.

Bunun bir tek mantığı vardır. Açık ve nettir.

Siyasal manada iktidarını pekiştirmek amaçlı partiler için uygulanan yüzde onluk ülke barajı ile yetinmeyip Kürtlerin bağımsız olarak dahi parlamentoya girmesinin önünü bağımsızlar için baraj seçeneğinde gören bir siyasal garabet elbette doğa için de aynı mantıkla bakar. Doğal, tarihi ve kültürel değerleri de baraj suları altında bırakmak ister.

İşte siyasal garabetin siyeseten ve de diğer birçok açıdan baraj politikalarına soyunmasının haleti ruhiyesi budur.

5 Ağustos 2006 cumartesi günü Başbakan Dargeçit ilçesine helikopterle iniş yaparak gösteri şeklinde Ilısu Barajının kurdeleler ve fiyonklarla temelini attı. Yapılan, tümüyle gösteriydi elbette. Teatral bir gösteriydi. Ama bu gösterinin gözlerden kaçan bir ayrıntısı vardı. Başbakan temel atılırken birlikte bulunmak için bir dolu zevatı, kareyi tamamlamak amacıyla sahneye davet ediyordu. Ama bu karede davete rağmen birileri yoktu. O davete icabet etmeyen birileri Başbakan’ın moralini bir anlığına da olsa bozmaya yetiyordu. Dikkatli gözler bu anlık bozuntuyu fark ediyordu. Kim miydi orada bulunmayanlar! Ilısu Barajı için dış krediyi, finansı sağlayacağı ifade edilen İsviçre, Almanya ve Avusturyalı Finans kuruluşlarının temsilcileri…

Anlayacağınız siyasal olarak atılan baraj temeline rağmen bizlerin yani sivillerin hala çok büyük bir şansı var. Bölgede ve ülkede hatta uluslararası alanda büyük ölçüde bir tarih, kültür ve doğal alan tahribine sebep olacak bir barajı istemeyenlere rağmen finans sağlamak nasıl olurmuş önümüzdeki dönemde görme/gösterme şansımız var.

Gerçi bir gün önce nerdeyse on bine yakın insan 4 Ağustos 2006 Cuma günü Hasankeyf’e taşınarak neden Ilısu Barajını istemediklerini anlatarak bir ön prova yaptılar. Diyarbakır’dan Hasankeyf’e bir buçuk saatlik yol güzergahında defalarca aranıp kimlik kontrolünden geçirilerek, bekletilerek geç de olsa insanlar Hasankeyfte hazırlanan alana ulaştılar. Bölgede duyarlı iseniz, etkinliklerde toplu ve örgütlü olarak “varım” deme cesaretine sahipseniz bu tür engellemelere alışkın olmayı peşinen kabullenerek Hasankeyf’te hep beraber “Ilısu Barajını istemiyoruz” dediler. Öyle görünüyor ki barajın istenmediği daha çokça dillendirilecek.

Yani bu hamur daha epeyce su kaldıracak gibi…
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.