
Proje koordinatörü, Dünya Bankası’ndan Marmara Depremi Acil Yardım ve Yeniden Yapılandırma (MEER) Projesi adı altında alınan kredinin çok küçük bir kısmının afet riski taşıyan alanların özelliklerinin ortaya konulması ve yapılaşma standartlarının belirlenmesinde kullanılacağını dile getiriyor. Ağırlıklı olarak deprem bölgesi ve özellikle Marmara’nın ele alınacağını vurgulayan Eren, firmaların ağustos ayının 14’üne kadar ihale için teklif verebileceklerini belirtiyor. Alınan tekliflerin Başbakanlık Proje Uygulama Birimi’nin (PUB) onaylanmasından sonra projeyi uygulayacak firma ile sözleşme imzalanacağını ifade eden Uluslararası Kuruluşlar Şube müdürü, “Bu proje, Türkiye geneline hitap edecek. Ancak kredi kullanımının gereği Marmara Bölgesi’ndeki illerden hareket edeceğiz. Geliştirilecek standartlar, Türkiye’nin her yerindeki deprem, çığ, sel felaketlerinin zararlarını azaltmak için uygulanabilir olacak.” diyor.
Türkiye deprem kuşağında yer aldığı için afetle mücadelede depreme yoğunlaşıldığına dikkat çeken Eren, “Deprem dışındaki afet türleri dikkate alınmıyor; ancak kentleşmeye etki ediyor. Afet öncesi ve sonrası müdahale anlamında hep yapı mühendisliği olarak ele alınan konulara kent mühendisliği ve kentsel maliyetler açısından bakma zamanı gelmiştir. İmar planı ve kentsel tasarım standartlarının nasıl, ne zaman ve kim tarafından kullanılacağı da çalışmada belirlenecek. Değişik afet türlerine göre, Türkiye’de imar planlarının nasıl hazırlanması ve kentlerin nasıl oluşması veya dönüşmesi gerektiği belirlenecek.” diye konuşuyor.