Milliyet'in geçen perşembe günü Anadolu baskısında yayımlanan, "Dış Haberler Servisi"nin hazırladığı bir yazıda, müzelerden, özel koleksiyonlardan çalınan sanat eserlerinin sayısının 170 bine ulaştığı, çalınan eserlerin sadece yüzde 10 dolayındaki kısmının bulunabildiği, her yıl ortalama 6 milyar dolar değerinde sanat eserinin çalındığı belirtiliyordu.

Biz genelde devleti veya bankaları soyarız. Gelişmiş ülkelerde, sanata o kadar değer veriliyor ki, bir sanat eserinin getirisi devleti soymanın, banka soygununun getirisinin çok üzerinde oluyor.

Ne var ki, çalınan sanat eserini nakde çevirmek o kadar kolay değil. Çalıntı sanat eserlerini genelde sanat tutkunları kendilerine saklıyor. Veya sipariş üzerine, bu sanat eserine sahip olmaktan mutluluk duyacaklar için hırsızlık yapılıyor.

2005 yılı aralık ayında İngiltere'de Perry Green'de ünlü İngiliz heykel yapımcısı Henry Moore'un (1898-1986) özel koleksiyonlarının sergilendiği müzenin bahçesinden, sanatçının "Reclining Figure" serisinden 1969 yapımı 2.1 ton ağırlığındaki bronz heykeli çalındı.

2.1 tonluk heykeli çaldılar
Vinçle kaidesinden söküldüğü ve kamyonla taşındığı sanılan heykel söz verilen ödüllere rağmen bir türlü bulunamıyor. Bu büyüklükte ve ağırlıkta bir heykel neden çalınır? Nerede saklanır? Kime satılır? Akıl almıyor.

Geçen hafta polis, 2004 yılında Oslo'daki özel müzeden maskeli ve silahlı iki genç tarafından çalınan, Norveçli ressam Edvard Munch'ün (1863-1944) başyapıtları sayılan "Çığlık" ve "Madonna" tablolarını çalanları yakaladı. Tabloları buldu.

Çalınan tablolardan "Çığlık" (Scream, 91.0x73.5 cm) değişik nedenlerle gazetelerde ve dergilerde bolca yayımlandığından, kamuoyunun aşina olduğu bir tablodur. İki elini kulaklarına götürmüş bir adamın çığlık atışını gösteren tablonun arka planında iki adam ve onların gerisinde de kıpkırmızı bir gök resmedilmiştir.

Munch'ün çığlığı bulundu
Edvard Munch bu tablonun yapılışını şöyle anlatır: "İki arkadaşımla Oslo köprüsü üzerinde yürüyordum. Güneş batıyordu. Gök, ansızın kıpkırmızı, kan kırmızısı oldu. Durdum. Heyecanlandım. Parmaklığa doğru yaslandım. Mavi ve siyah fiyortların ve şehrin üzerinde kan ve alev vardı. Arkadaşlarım uzaklaştı. Heyecandan titredim. Ve tabiatın sonsuz bir çığlık attığını hissettim."

Müzeden "Çığlık" ile birlikte çalınan "Madonna" (Madonna, 91.0x70.5 cm) İsa'nın annesinin gençliğinin, belden yukarı çıplak olarak resmedildiği bir tablodur.

Bu iki tablonun bulunması için Oslo Belediyesi 320 bin dolar ödül sözü vermişti. Tabloların nasıl bulunduğu açıklanmadı ama, fazla hasar görmedikleri söyleniyor.

New York'taki Mo Ma'da (Modern Sanatlar Müzesi) bu yıl 19 Şubat-8 Mayıs arasında Edvard Munch'ün 86 yağlıboya ve 50 çizimi sergilendi. Bu retrospektif sergide çalınan tablolar yoktu ama özellikle "Çığlık" tablosuna konu olan Oslo'nun o olağanüstü şafak vaktinin etkisinde yapılan ilginç çizimler izleyenleri büyülüyordu.