Türkiye Taşkömürü Kurumu, 1957 yılında kömür yıkamaya başlayan Zonguldak lavuarını, teknolojisinin eskidiği ve kent merkezinin gelişimini tıkayarak çirkin bir görüntü oluşturduğu gerekçesiyle 2006 yılı Mart ayında kapattı. Kentten yükselen tepkileri duymazdan gelen kurum, kasım ayı içinde de tesisin sökümüne başladı.
Mimarlar Odası Zonguldak Temsilciliği, 150 yıllık bir maden kenti olan Zonguldak'ta önemli bir 'endüstri tarihi mirası' olan lavuann sokumunun durdurulması ve bir endüstri mirası olarak tescil edilip koruma altına alınması talebiyle, Karabük Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na başvurdu. Müdürlük uzmanlarınca yerinde yapılan inceleme sonucunda, konu kurul gündeminde değerlendirilip karar alınana kadar tesisteki fiziki müdahalelerin durdurulması istendi. Kurulun bu kararına karşın yıkımın sürmesi tepkiyle karşılandı.
Zonguldak Yurttaş İnisiyatifi adı altında bir araya gelen bir grup Zonguldaklı durumu yerinde tespit ederek savcılığa suç duyurusunda bulunmak üzere harekete geçti. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Gökhan Karabacak şunları ifade etti:
"Zonguldak'in tarihi binaları tek tek yok ediliyor. Lavuara izbe diyenler, yıkılan İşçi Müdürlüğü Binası'nın da 'onarılama-yacağını' söylemişlerdi. Koruma Kurulu aynı mimari projeye sadık kalınarak yeniden yapılması koşuluyla yıkıma izin verdi ama yıkımın ardından hiçbir adım atılmadı. Şehrin görüntüsünü bozuyor diye Sürmen olarak bilinen eski iskeleyi yıktılar ve yerine 'yolcu bekleme salonu' adı altında kafe yaptılar."
Koruma Kurulu Kararına Rağmen
150 yıllık maden kenti Zonguldak'ın bir müzesi bile olmadığını belirten Karabacak, "Müze projeleri yapıldı ve halen ortada bir müze çalışması yok. Zonguldak Merkez Lavuarı, tarihi binasıyla ve şehrin merkezindeki konumuyla müze için en uygun yerdir. Yeni rantların peşinde olanlar lavuar binasını bir an önce yok etmek peşindeler. Koruma Kurulu kararına karşın lavuann yıkımı devam ediyor. Eğer bu yıkıma şimdi karşı çıkmazsak, 500 dönüm arazide gelecekte kurulacak ticarethaneler her gün vicdanımızı sızlatacak" açıklamasını yaptı.
Öte yandan kentin simgesi durumundaki Uzun Mehmet Anıtı çevresindeki otel inşaatının tüm hızıyla devam etmesi de kentteki imar talanının boyutlarını gözler önüne seriyor.