Devlet Opera ve Balesi’nin kapalı gişe programlarından dünyanın dört bir yanından gelecek şov gruplarına ve yerli-yabancı sanatçılara İstanbul Arena, ‘100 geceye 100 konser’ sloganıyla alternatif bir kültür-eğlence mekanı olacak
Organizatör Ahmet San, yapımcılar Elif Dağdeviren ile Bülent Helvacı, müzik yapımcısı Cüneyt Ortan ve Refresh The Venue, Yeni Melek gibi popüler mekanların sahibi Ahmet Kunt Sağanak; İstanbul Arena projesi için bir araya geldi. 23 Mayıs’ta ‘Earth Wind And Fire’ ile açılış yapacak olan mekanda bu yıl içinde 100 konser gerçekleşmesi planlanıyor. Elif Dağdeviren ve Cüneyt Ortan’la projelerini konuştuk.
‘Sadece İstanbul’un eğlence hayatı değil eğlence kavramı da değişecek’ diyerek yola çıktı İstanbul Arena; nasıl bir kavram değişikliği olacak bu?
Eğlence tüm dünyada çok ciddi bir iş ve sektör. Türkiye’deyse eğlencenin sektörel bazda algılanması henüz oturmadı. ‘Birileri, bir yerde sahneye çıkıyor, lay lay eğleniyorlar, ne güzel…’ gibi bir algı var. Eğlence kavramı değişecek derken kastımız bu değil ama derininde; bu proje için bir araya gelen insanların ‘nasıl bir araya geldiğinin’ mantalitesi yatıyor. Bu proje için çok ciddi bir birliktelik kuruldu. Bazı şeyleri oturtmak çok zor oluyor çünkü benzeri olmadığı için örnek uygulamaları çıkmayan bir kompleks bu. İstanbul’da gece hayatı dünyanın en iyilerinden ama diğer taraftan turistleri tatmin edecek şov-gösteri konusunda devamlılığı olan bir mekan yok. Her gece bir konser, bir şov olduğu bilinen bir mekan tasarladık.
Projede yer alacak etkinlikler nasıl belirlendi?
‘Bu proje 2010’a doğru İstanbul’da yaşayanlara ve İstanbul’a gelenlere ne vaat etmeli’yi düşündük. Büyük isimleri 25.000’er kişilik konserlerde ağırlamak yerine, 4.000’er kişilik organizasyonlar yapalım istedik. Konser verecek isimleri belirlerken bir çıkış noktası da, 70 ve 80’ler modası oldu. Artık 13-14 yaşındaki gençler bile bu dönemlerden etkileniyor. Ahmet San elbette bu işi en iyi bilen kişi ama yanı sıra gençlere organizasyon düzenleyen firmalardan da fikir aldık.
Yaz aylarında çok fazla festival olacak, İstanbul Arena bu rekabetten payını nasıl alacak?
O rekabetin dışındayız; hepimizin içi rahat. Bir festival daha, bir rock etkinliği, gençler için bir çılgın organizasyon daha yapmayarak; var olanı üçe, dörde bölmek yerine olmayana alternatif sunuyoruz.
Buna örnek olarak neler izlenecek İstanbul Arena’da?
Çin Devleti’ne ait Master of Sholin Kung Fu isimli bir şov olacak mesela. Arjantin’den bir şov grubu daha gelecek. Bizde de Devlet Opera ve Balesi var ki şovlarının çoğuna ancak bir sonraki sezonda yer bulunabiliyor. Bu kadar ürünü olan, kapalı gişe oynayan bir etkinlik var ortada! İstanbul Devlet ve Opera Balesi’yle görüştük; prensipte iyi bir fikir olduğuna karar verdik ve haziranda 20 günü onlara ayırdık. Yurtdışını Türkiye ile buluşturuyorsak buradaki şovları da hedef kitleyle daha yaygın bir şekilde buluşturabiliriz diye düşündük. Yerli sanatçılar için de az gün kaldı tabii. Tarkan’ın yeni albümünün ilk konseri Arena’da olacak. Kenan Doğulu bizim için bir konser verecek. Ayrıca gelen projelerle de ortaya çıkarıyor ki; “biri burada sahne alıyorsa enteresan bir şey yapıyordur” denilecek hale geldi.
Projede yer alan isimler nasıl bir araya geldi?
Cüneyt Ortan’la ben çok eski arkadaşız. Ahmet San 2000’den beri organizasyon yapmıyor. Biz yeni proje geliştirirken Cüneyt, Ahmet’i de organizasyon yapmaya değil ama ilişkileri kurmaya razı ediyor. Ben de kendi ortaklarım Bülent Helvacı ve Alper Köstem’e bahsettim fikirlerimizden; ikisi de işadamı. Bir fizibilite çıkartıldı ve başta 20 konserlik bir paket program tasarlandı. Bunu kim en iyi organize eder sorusunun cevabı Ahmet Kunt Sağanak olunca; başka bir mekanı kiralamak yerine onun Refresh the Venue’sü mekan olarak belirledik. Sonra iş büyüdü… Mesela mekanın ön tarafı restoran, bar, food court, bekleme ve küçük bir alışveriş alanı olarak düzenleyeceğiz.
A Plus mekan, uygun fiyat
Konser öncesi atıştırma mekanlarının olduğu bir alan mı yoksa daha kapsamlı bir proje mi bu?
İş şu hale geldi; Park Şamdan Arena açılıyor orada, onun bir barı ve restoranı olacak! İş Kuleler ve Doğuş Center’daki Minnesota’nın bir şubesi olacak. Ön tarafta insanlar yığılmasın diyerek; dergi-gazete karıştırıp, birtakım markaların ürünlerine bakarak arkadaşlarını bekleyecekleri bir alan daha oluşturduk. Ayrıca konser çıkışlarında sanatçıların da katılacağı (tüm yabancı sanatçıların kontratlarına koyduk bu maddeyi) bir ‘after hour parti’ alanı yapılıyor. Böylece akşam 18:00 sabah 06.00 arasında açık bir mekan haline geliyor İstanbul Arena.
Görünen o ki burası ‘A plus’ bir mekan. Bu durum kendi içinde ayrımsama yaratmayacak mı?
Evet, Park Şamdan var ama fiyat politikası buraya adapte ediliyor. Bira, soğuk sandviç, köfte ekmek nerede kaça satılıyor hep araştırdık ve fiyatları diğer yerlerin aşağısında bile tuttuk. Park Şamdan bile bize özel bir fiyat politikası geliştiriyor. A Plus bir mekan desek de üniversite öğrencilerinin Jose Carreras’ı dinleme hakkını elinden alamayız! Parti mekanında normal kulüp fiyatları geçerli ancak diğerleri normalin altında. Ayrıca kombine bilet sistemi uygulamayı da düşünüyoruz. Bir de davetiye sistemi için geliştirdiğimiz bir proje var; davetiye kontenjanını bir sivil toplum örgütüne bağışlayalım istedik. Davetiye almak isteyen, o sivil toplum örgütüne bağış yapabilsin.