Su kaynaklarının bu yazı çıkartacağını belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, İstanbulluların yüzde 25 tasarruf etmesi durumunda su rezervinin 45 gün daha fazla yeteceğini açıkladı.

Gazetecilerin sorularını cevaplandıran İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, barajlardaki su rezervinin bu yazı çıkartacağını, ancak yaz sonunda yağışların başlamaması halinde sıkıntı yaşanabileceğini belirterek, “Burada her şeyden önce İstanbullulara büyük görev düşüyor. Yani günlük su kullanımımızda yüzde 25 tasarruf sağladığımız taktirde, bu her gün 500 bin metreküp tasarrufu anlamına gelir. Bu da şu andaki su rezervimizi 45 gün daha fazla kullanma demek oluyor. Böyle bir tasarruf bizi mevsimin yağışlı dönemlerine götürür” dedi.

Kış ve bahar aylarında yeterli yağışın görülmemesine rağmen İstanbul’daki barajlardaki su seviyesinin yüzde 48’lerde olduğunu vurgulayan Başkan Kadir Topbaş, şöyle konuştu; “İstanbul’a su sıkıntısı yaşatmamak için Melen Projesi’nin birinci kademesini İstanbul’a getirme çalışmasını hızlandırdık. 2010 yılı için programlanan yatırımı bu yılın sonuna bitirmeyi hedefliyoruz. Melen Çayı’nı tamamen bitirdiğimizde İstanbul’un yıllık su rezervi bir kat daha artmış ve su problemi kesinlikle çözülmüş olacak. Orta vadede de Yeşilçay’dan gelen suyu arttırma çalışması ile Istarancalar’daki su değerlerini daha verimli kullanma ve aktarma çalışması devam ediyor. Yeşilçay Barajı 3-4 yılda gerçekleşecek. Ancak bugünkü durumda İstanbullular olarak bizler su kullanımı konusunda hassasiyet gösterirsek, bayanlarımız halı yıkamazlarsa, yıkamak yerine silmek suretiyle daha az su kullanımını prensip edinirlerse veya insanlarımız musluğu açık bırakıp diş fırçasını kullanmazsa, beyler tıraş olurken hassasiyet gösterirlerse, banyoda iki parça çamaşır yıkayacağım diye makineyi çalıştırmak yerine daha düzenli bir kullanım hassasiyeti gösterilirse su problemi yaşanmaz. Su kesintilerine gidilmesine de gerek kalmaz. Arzumuz vatandaşların bize yardımcı olmasıyla kesintilere girmeden daha rahat bir dönem geçirmek.”

Daha önce bir soru üzerine suyun bolca kullanılmaması için Selçuklu ve Osmanlı’daki çeşmelerde kullanılan kurnalardan örnek verdiğini hatırlatan Kadir Topbaş, “Birileri bunu yanlış anlayıp ‘efendim kurna mı öneriyorsunuz?’ dediler. Akıl, mantık var. Böyle bir şey olur mu? İnsan suyunu kullanırken tasarruflu kullanmayı beceremiyorsa, ben ona söyleyeyim. Bu kurnayla, muslukla, bilmem neyle çözülecek iş değil. İnsanın bilinçli tüketici olmasından geçiyor. Böyle bir tasarrufu yaptığımız takdirde kesintilere mahal vermemiş oluruz. Ama bu sıkıntılar devam ederse tedbirleri alınması gerekecektir” diye konuştu.

Park ve bahçelerde yaptıkları otomatik sulamada içme suyu kullanılmadığını, miktar olarak ise bir yılda İstanbul’un üç günlük suyu kadar su kullanıldığını dile getiren Başkan Topbaş, şehir merkezi dışındaki yeşil alanları sulama dışı bırakarak tasarrufa gittiklerini de dikkat çekti. Deniz suyunun arıtılarak kullanılmasının maliyetinin çok yüksek olduğunu ve İstanbul’un şu anda böyle bir çözüme ihtiyacı olmadığını ifade eden Başkan Topbaş, bu yolun en son düşünülecek bir çözüm olarak gördüklerini söyledi.

İhalesi 2 defa iptal edilen Ayamama Deresi’nin biyolojik arıtma tesisinin inşaatına yeni başladıklarını belirten Topbaş, “İhaleler iptal edilmeseydi, şimdiye kadar bu tesisi bitirmiştik. Oradan günde 400 bin metreküp atıksu akıyor. Yani yılda 170 milyon metreküp su akıp gidiyor. Bu, Yuvacık barajından daha fazla bir suyun boşa gitmesi demek. Arıtmanın ihalesini yaptık ve bütün Marmara, Haliç sahillerindeki yeşil alanları buradan gelecek arıtılmış suyla sulayacağız. Sanayimize buradan ücretsiz arıtılmış su vereceğiz” şeklinde konuştu.