Haberler

İstanbul’da arazi geliştirme

Tarih: 28 Mayıs 2007 Kaynak: Hürriyet Yazan: Bilge Özdemir
Türkiye’de ve özellikle İstanbul’da arazi geliştirme ağırlıklı olarak bireysel girişimcilerin liderliğinde organize olmuştur. Geçtiğimiz hafta, katıldığım dostlar meclisinde ortaya atılan arazi gelişim trendinde avcılar ve piknikçiler fonksiyonu yabana atılmayacak cinstendi.

Yeni yerleşim alanlarının keşfinde avcılar ve piknikçiler yıllarca önemli fonksiyonlar üstlenmiştir. Av peşinde koşan avcılar; fırsatları çoğu zaman kaçırdıklarında değil, üzerine bastıkları topraklarda bulmuşlardır. Av alanlarındaki köylülerin ısrarları, çoğu avcıyı arazi geliştirici yapmıştır. Piknikçilerin durumu avcılardan pek farklı değildir.

Ancak, bahsi geçen durumlar bugün değil, 30-40 yıl önce yaşananlardır. Geçmiş yıllarda arazi toplama ön görü gerektirirken, bugün şehirlerin gelişme aksları ve mevcut veya muhtemel yol çizgilerini izlemek yeterli olabilmektedir.

Araziye, tarlaya sahip çıkma, gelişimleri izleme başlı başına bir iştir. Bu iş hastalık boyutunda olabilmektedir. Yıllar önce bir büyüğüm, "Arazi işinde aldığın tarlaların yarısını imar durumları, diğer yarısını şehre göç eden işgalci alır, geri kalan torunlarına yeter " demişti.

Arazi gelişiminde yazlık yerleri ile sanayi alanlar rota belirleyici fonksiyonlar üstlenmektedir. Yazlık yerlerinde 2’inci konut kavramı birinci konutla yer değişirken, şehirlerde, sanayi alanları gelişirken; bu alanlara doğru yerleşim bölgeleri yönelmektedir. Bu yönelimde ana neden, yerleşim ve iş alanları arasında geçen trafik probleminin minimum düzeye indirgenmesi olmaktadır. Yerleşim alanları ile kuşatılan sanayi alanlar bölgesel yükselen arazi değerlerine yenik düşerek yeni sanayi alanlara doğru yelken açmaktadırlar. Bu kısır döngü plansız, programsız gelişen metropol kentlerinde kendisini göstermektedir.

Arazi geliştirmenin, proje geliştirmede ki farklı bir boyutu gecekondu alanlarının, kentsel gelişim paralelinde çevresel gelişmeler ve rantdan pay alımıdır. Arazi geliştirme ile proje geliştirmede çoğu zaman iç içe geçtiği için karıştırılabilmektedir. Bunun nedeni arazinin ilk alımlarının proje geliştirme amacı ile olmamasından kaynaklanmaktadır. Bununla birlikte gelişen metropollerde imar durumları ihtiyaçlar doğrultusunda değişime uğramaktadır.

Sürekli değişmeyen, bugünden yarınları planlayarak, bu planları uygulayabildiğimiz kentlerde yaşayabileceğimiz günler hasretimiz. Bu günler gerçekleştiğinde ön görülebilir arsa değerlerine sahip olabileceğiz. Bu değerler son yıllarda yaşadığımız hızla artan arsa değerlerinin çevresel gelişmeler etkisiyle zamana yayılan oranlar içinde artmasına vesile olabilecektir.

Metropollerde en büyük sıkıntı arsa/arazi üretiminin yetersiz olmasıdır. Bu yetersizlik kat karşılığı oranlarını ve arsa değerlerini yükseltmektedir. Gayrimenkul sektöründe artık ön görülen değerler; bölgesel, konumsal arsa değerleri olmamaktadır. Türk gayrimenkul sektörü "İKAME" değeri terimi ile tanışmıştır. Çünkü geliştirilen projeler, satıldıktan sonra ayni ölçek ve değerde bir kez daha geliştirilememektedir.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.