İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 3.5 milyon YTL harcanarak ‘Türk Bahçesi’ tarzında yeniden düzenlenen Topkapı Sarayı’nın “1. Avlu Bahçesi”ni Bakan Atilla Koç ve Başkan Kadir Topbaş açtı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafından 3.5 milyon YTL harcanarak ‘Türk Bahçesi’ tarzında yeniden düzenlenen Topkapı Sarayı’nın “1. Avlu Bahçe Düzenlemesi”, fethin 554. yıldönümünde açıldı. Törene Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile İstanbul İl Kültür Müdür Vekili Haluk Dursun katıldı.

Bakan Koç; “Sarayın içinde gecekondu bile inşa etmişiz!...”
Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç, bürokrasiden gelen biri olarak bürokrasinin genel karakterini iyi bildiğini belirterek, “İnanıyorum hiçbir organizasyon, özellikle devlet gibi büyük bir organizasyon bürokrasisiz, protokolsüz olmaz. Ama eskilerin yemek pişirirken söyledikleri, ustanın tarifindeki lafı hiç unutmayalım; ‘kararınca’. Bu kararıncayı, kararını aşarak kullanmak bürokrasinin genel karakteridir. Bürokrasi ‘oturuverem, orada bir yer bulem’ der. Ondan sonra öbür oturanları yerinden atmak için elinden geleni yapar. Eğer bunu beceremezse diğer oturanlarla beraber başka yerlere ‘gonmaya’ çalışırlar. Bu ‘oturuverem’ lafı Ege lafıdır. Biz geldiğimizde burayı gördük. Yapılacak daha çok işimiz var. Belki 10 senelik. 10 sene benim bakan olmam lazım. Zührevi Hastalıklar Hastanesinin işi ne burada? Bu daha bir misal. Daha da önemlisi bu büyük sarayın içinde kendi bürokratlarına biz burada gecekondu bile inşa etmişiz. Gazeteciler, gazeteci olsa da bir gidip oraları görseler” diye konuştu.

Bürokrasinin genel karakteri nedeniyle ayıklama çalışmalarının yavaş yavaş yapıldığını anlatan Bakan Atilla Koç, “Arkadaş ya git buradan. Sen git buradan. Git buradan derken de o da diyor ki ‘Bana bir yer göster’. O yeri de göstermemiz lazım. Burada ‘Bir yer buluverem de diğerlerini kovem’ zihniyetinden, hep beraber ‘bu yerlerden azami istifadeyi nasıl yapabiliriz’ anlayışına gelmemiz lazım. Ben bu meselelerde ısrarcıyım” dedi.

“Yunus Emre Vakıfları ile Türkçe’yi dünyaya öğreteceğiz…”
TBMM’den pek çok kanun çıkardıklarını dile getiren Atilla Koç, yaptıkları çalışmalar tenkit edilirken yıkıcı değil, yapıcı olunması gerektiğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü; “Bir şeyde ‘bu olmaz’ derken, alternatifini göstermek mecburiyetindesin. Bu zihniyet çok önemli. Bu zihniyet ‘Bunu yaptırmıyorum’ diyor. ‘Bunu yap’ diyoruz. Onu da yaptırmıyor. E ne yapalım? Bir şey yapmayalım. Bunu deseler memnun olacağım. Bunu da demiyorlar. Bütün bu zihniyetler çarpışırken bir şeyler yapılıyor. 4 yıl içinde Türkiye’nin dört bir yanında eski eser onarımını gerçekleştirdik. Türkiye’de camiler Vakıflar Müdürlüklerine, kiliseler Kültür ve Turizm Bakanlığı’na, tarihi köprüler ise Bayındırlık ve İskan Bakanlığına bağlı. Bunların da düzene sokulması gerekiyor. Biz başka bir zevki inşallah bütün dünyada tatmaya başlayacağız. Geçen hafta çıktı. Reisicumhurumuz onayladı. 1 trilyonda tanıtma formundan geldi. Benim Ses bayrağım Türkçeyi inşallah bütün dünyada Yunus Emre Vakıfları yoluyla öğretmeye başlayacağız. Bir Fransız Enstitüsü gibi, bir Gothe Enstitüsü gibi, bir Cervantes Enstitüsü gibi bütün dünyada ses uyumuyla 8-9 tane sesli harfiyle büyük Türkçe’yi dünyaya öğretmeye çalışacağız. O zaman Türk, Türkçe ve Türkün diyarı daha güzel anlaşılacak. Bugün bu anlaşılmanın bir güzel adımını attık. Bu adım bir bahçeden girişti ve devam edecek. Devamı hayır olsun hepimize.”

Başkan Topbaş; “İstanbul’u bir turizm şehri olarak geleceğe taşıyacağız”
Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş da açılışın İstanbul’un Fethi’nin 554. yılında yapılmasından mutluluk duyduklarını belirterek, İstanbul’un 554 yıldır barış ve hoşgörü içinde yaşanıldığını söyledi. Yaptıkları bahçe düzenlemesinin 3.5 milyon YTL’ye mal olduğunu ifade eden Başkan Kadir Topbaş, eskiden sarayın bahçesine araçların girebildiğini, yapılan yeni düzenlemeyle buna izin verilmediğini ve yeşillik alanların artırıldığını, avlunun çiçeklerle bezendiğini söyledi.

İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olduğuna da dikkati çeken Topbaş, kentin kültürel değerlerini geleceğe taşıdıklarını ifade etti. Topbaş, şöyle konuştu; “İstanbul'un gerçek anlamda bir turizm kenti olması ve kültür değerlerini geleceğe taşımayı hedefledik. Tarihin adeta çeyiz sandığı olan İstanbul’da Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinden gelen eserler sergileniyor, birçoğu da depolarda bulunuyor. Turizme hizmet veren bu muhteşem sarayın etkisini arttırabilmek için Kültür Bakanlığımızla, Valiliğimizle birlikte Sur-i Sultani ile ilgili önemli bir protokol yaptık. Ve dedik ki İstanbul’un ve Topkapı Sarayı’nın tarihi ihtişamını tam olarak hissettirmemiz lazım. Bu kapsamda ilk etapta sarayın birinci avlusunun çevre düzenlemesini yaptık. Esasında bu sadece projemizin birinci ayağı. Çünkü Tarihi Yarımada içerisinde Sur-i Sultani Eminönü ve Sarayburnu’nu kapsayan bir çalışma. Eminönü bölgesinden Sarayburnu’na kadar olan trafiğin yer altına alınmasından tutunda bütün bu bölgelerin yeniden yapılmasında bütün adımları atıyoruz. Çünkü 2010 kültür başkenti olan İstanbul’un turizmden hak ettiği yansımayı alması için sorumluluğumuz var. Böylece kültürel değerlerimizi de restore ederek geleceğe taşımış olacağız.”

İstanbul’un kültürel değerleri ile oranlandığında turizmden yeterli payı alamadığına dikkat çeken Kadir Topbaş, “Bütün kurumlarımızla kol kola girerek şehrimizi daha ileri götürmek için çalışıyoruz. İstanbul buna değer. İstanbul’a ne yapsak azdır. İstanbul gerçekten bir sevda şehridir. İstanbul’da yaşamak mutluluk ama o denli de insanlara bir sorumluluk getiriyor. Bu sorumluluk ile birlikte buradaki çalışmalarda emeği geçen herkesi kutluyorum. Burada muhteşem bir düzenleme ile 7 bin metrekare civarında sert zemin ve 23 bin metrekare alanda çimlendirme yapıldı. Güller dikildi çiçekler ekildi. Bu muhteşem haliyle de İstanbullulara ve turizme açıldı” diye konuştu.

Sarayın Kubbealtı ve Adalet Kulesi de restore edildi
Ecdat yadigarı Topkapı Sarayı’nın avlu düzenlemesinin önemli olduğunu dile getiren İstanbul Valisi Muammer Güler ise, Büyükşehir Belediyesi ile birlikte tarihi mekan düzenlemelerinde önemli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

İstanbul İl Kültür Müdür Vekili Haluk Dursun da Topkapı Sarayı'nda 20 dönüm bahçe düzenlemesi yapıldığını ifade ederek, ayrıca Kubbealtı ve Adalet Kulesi’nin de restorasyonunun tamamlandığını belirtti. Bahçe düzenleme çalışmasının İstanbul Büyükşehir Belediyesince yapıldığını hatırlatan Dursun, böylece Türk bahçe düzenlemesi ve Türk su kültürünün seçkin örneklerinin sergilendiğini ifade etti. Törende konuşmaların ardından, restorasyonu tamamlanan Kubbealtı ve Adalet Kulesi ile Topkapı Sarayı Konferans ve Sergi Salonu’nun açılışı, Bakan Koç, Başkan Topbaş, Vali Güler ve beraberindekilerce gerçekleştirildi. Atilla Koç ve beraberindekiler, daha sonra düzenleme çalışmaları yapılan Topkapı Sarayı 1. avlusunu da gezdi.

Topkapı Sarayı’nın 1. Avlusu’ndan başlayan proje kapsamında Türk bahçe mimarisinin en güzel numunelerinden biri sergilendi. Eski resimlerden de yararlanılarak Türk bahçe mimarisinin nişanesi olarak servilerle, çınarlarla ve çeşitli çiçeklerle donatıldı. Sarayın bahçesinde Türk su kültürünün en önemli özelliklerinden biri olarak inşa edilen çeşmeler restore edildi ve atıl vaziyette bulunan tarihi aynılar çeşmelere takılarak sergilenmeye başlandı.