Kuğulu Kavşağı ile ilgili tartışmalar hala gündemdeki ağırlığını korurken bir gelişme de mahkemede bilirkişi heyetinin verdiği raporda yaşandı.

Büyükşehir Belediyesi’nin yapımına başlandığı günden itibaren tartışmalara neden olan Kuğulu Kavşağı’yla ilgili davada bilirkişi raporunda "kamu yararı" bulunmadığı görüşü yeraldı. Bilirkişi heyetinin raporunda, kavşağın "şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına uygun olmadığı" vurgulandı.

Peyzaj Mimarları Odası, yaptığı basın açıklamasında bilirkişi heyetinin raporunu açıkladı. Katlı kavşak projelerinin Ankara kent planlaması genel staterejisi ile çelişkili olduğunu söyleyen oda başkanı Ayşegül Oruçkaptan, "Gökçek ısrarla Kuğulupark’ı Ankaralının hafızasından silme niyetinden vazgeçmedi. Yandaş şirketlerinin nemalanmasını tercih ederek, Kuğulu’nun yok olma gerçeğine rağmen acımasızca feda etti" dedi. Büyükşehir’in Ankara’nın kaynaklarını hoyratça tükettiğini belirten Oruçkaptan şöyle konuştu:

"Gökçek kaynakları israf ediyor. Bilirkişi raporuna göre kavşak projesi hatalı. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu oturduğu yerden karar alıyor. Şuan dava sonuçlanmasa bile raporla bizim haklılığımız kanıtlandı."

Gar kavşağı da reddedildi
Oruçkaptan, ayrıca Büyükşehir Belediyesi’nin Koruma Kurulu’na gönderdiği TCDD Gar önü katlı kavşak projesinin de TCDD İnşaat Daire Başkanlığı tarafından olumsuz karşılandığını belirtti. Oruçkaptan, "Gökçek, sanki TCDD olumlu görüş bildirmiş gibi bu yönde karar alıp halkı yanlış yönlendiriyor. Söz konusu proje kararı hukuka, imara, şehircilik ve trafik anlayışına aykırı. Gar binası ve çevresinin tarihsel tanıklığı ve hafızamızdaki bağımsızlık mücadelesinin ve kurtuluşun önemli simgesi olan Cumhuriyet dönemi izlerinin yok edilmesine izin vermeyeceğiz" dedi.

Nazım planına dava
Oruçkaptan bunların yanısıra Nazım İmar Planı’nın iptaline yönelik dava sürecini de başlattıklarını belirterek şunları söyledi: "Bu plan, planlama ilkelerine ve hukuka da aykırı. Büyükşehir Belediyesi tarafından kabul edilen Nazım İmar Planı, uluslarası ve ulusal hukuki metinlerden doğan koruma ilkelerine aykırı hükümler içeriyor. Büyükşehir’in 13 yıldır uyguladığı plansız projeler snucunda Ankara yap-boz tahtasına döndü. Kamu kaynakalrını da bu süreç te keyfi uygulamalar ile israf ediliyor. Bizleren toplanan vergilerle kent yaşamı çekilmez hale sokuldu."