Haberler

Montpellier - Eskişehir

Tarih: 6 Eylül 2007 Kaynak: Radikal Yazan: Korkmaz İlkorur
Bir ilgi alanımız düzenleyiciler ise, bir diğeri kesinlikle 'yerel yönetimler'dir. Her iki alanında da gerek ekonomik, gerekse demokratik gelişme için çok önemli olduğuna inanıyoruz. Geçen yazımızda , ikinci AKP hükümetinin başarılı olabilmesi için mikroekonomik reformlara eğilmesinin ne kadar doğru olacağından söz ettik ama bir hatırlatmada bulunduk. 'Düzenleyici reform'a gerekli önem verilmediği takdirde uygun bir iş yapma ortamının yaratılamayacağını, bunun da mikroekonomik reform çabasını boşa çıkaracağını vurguladık.

Tatilimizi de yeni kullandığımızdan bu yazımızı Fransa'nın güneyindeki Montpellier şehrinde kaleme alıyoruz. İlk kez geldiğimiz Montpellier şehrinin geçirdiği 'yerel yönetim' tecrübe ve başarısı ilgimizi kabarttı ve bunu siz okuyucularımız ile paylaşmaya itti. Bu şekilde, belki de, ikinci AKP hükümetine başarılı olabilmesi için 'düzenleyici reform' alanına vermeleri gereken ilgiyi 'yerel yönetimler' alanına da göstermeleri için bir hatırlatma yapmış oluruz.

İskoçyalı ünlü roman yazarı Tobias Smolett kolay kolay bir şeyi beğenmeyen, huysuz bir kişiliğe sahip imiş. 1760 senesinde İtalya ve Fransa'ya yaptığı bir seyahatin notlarında Montpellier'e varıncaya kadar hiçbir olumlu söze rastlanmamış. Aynı şey Montpellier için de geçerli imiş. Hatta, yazdığı birçok olumsuz notun içinde şehrin havasının kötülüğünden bahis etmiş ve astımını azdırdığından söz etmiş. Ama sonra, ne olmuşsa olmuş dostlarına yazdığı mektuplarda Montpellier'i fevkalade beğendiğini ve o nedenle de bütün kışı burada geçireceğini belirtmiş.

Eminiz, yazar, Fransa'nın Provance kesimi ile ön Pireneler arasındaki geçişte yer alan ve yol boyunca sürekli olarak biri batısındaki, biri doğusundaki bu iki bölgenin tabiatından manzaralar sunan bu şehrin ve çevresinin güzelliğinden etkilenmiştir. Ama, şu bir gerçek ki bölge, kesinlikle kimseye 'işte Fransa'nın en güzel, en rüya gibi bölgesi' dedirtecek düzeyde bir yeri değil. Ama, şehir, Fransızlar arasında, 'en fazla yaşanmak istenilen' şehirler listesinin başlarında geliyor. Yabancılar da, Montpellier'i Paris gibi uzun süreli olmasa da, giderek artan sayılarda ziyaret ediyorlar.

Montpellier'e artan bu ilginin şüphesiz önemli bir nedeni var. Bu neden, şehrin ait olduğu Longuedoc bölgesinin geçmişi dikkate alındığında daha da önem kazanıyor. Finikeliler, Yunanlılar, Romalılar, Vizigotlar ve Emeviler buradan gelip geçmişler. 8'ici yüzyılda Franklar hâkim olmuşlar. Dolayısı ile, Güney'in bu önemli şehri de tarihten nasibini alacak kadar eski bir şehir. Ama Montpellier, asırlar boyunca 'uyuyan bir şehir' olarak kalmış. 1960'lı yıllarda iş biraz değişmeye başlamış: Montpellier, Kuzey Afrika kökenli Fransızlardan göç almaya başlamış. Nüfus artmaya başlamış. Göç dalgası, artan nüfus, istihdam olanaksızlıkları 'uyuyan şehri' uyanmaya zorlamış. Dinamik bir sol kanat yerel yönetim bir taraftan olağandışı bir konut projesi ile yerleşim alanını büyük ölçüde şehrin tarihi kesiminin dışına taşırken, tarihi eski şehri nerede ise trafiğe kapayarak müthiş cazip bir iş merkezi ve turistik cazibe alanı yaratmış. Müthiş bir yenileme faaliyeti, Paris'i Paris yapan ünlü Haussman tarzı binaları bütün haşmeti ile ortaya çıkartmış. Tarihsel doku, kilisesinden basit bir eve kadar muhafaza edilmiş ama yenilenmiş.

Tüm bunlar bir zamanların uyuyan şehrine başta yüksek teknoloji firmaları olmak üzere yerli ve yabancı firmaların ilgisini çekmiş. Montpellier zaten Avrupa'nın ilk tıp fakültesine sahip olması ile biliniyor. İlk tıp fakültesi burada, 12'ici yüzyılın başında açılmış olmasına ve o gün bugün var olmasına rağmen, şöhretinin tüm dünyada perçinlenmesi de bu yerel yönetim gayreti sırasında oluyor. Ünlü Nostradamus'un da okuduğu Montpellier Üniversitesi'nde bugün 80 bin öğrenci eğitim alıyor.Monttpellier'in toplam nüfusu 230 bin kişi, yani şehrin üçte biri öğrenci. Tabii, böyle bir oranın aklınıza getirdiği birçok önemli yansımaları var. Müthiş bir ekonomik faaliyet ve doyurucu entelektüel yaşam bunların en önemlileri. Montpellier'in, 1977'den 2004 senesine değin belediye başkanlığını yapan George Freche'in liderliğinde yürütülen bu yerel yönetim başarısı bize Eskişehir'i hatırlatıyor. Türkiye, Anadolu'su ile yeni ve uzun bir ekonomik ve sosyal değişim süreci içinde. ister Montpellier'de, ister Eskişehir'de olsun, bu gibi yerel yönetim başarı örnekleri Türkiye için çok önemli mesajlar ile doludur.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.