Haberler

Madenciler Bastırıyor, Yaşam Savunucuları Direniyor: İzmir'in suyu tehlikede

Tarih: 10 Eylül 2007 Kaynak: Birgün Yazan: Yalçın Ergündoğan
Efemçukuru İzmir'in su havzası. İzmir o havzadan besleniyor, canlılar o havzadan süzülen suyla yaşam buluyor. İzmirlilerin tümü belki farkında, belki de farkında değil. Ama yaşam kaynakları olan sularının başında bir felaketi andıracak boyutta çeşitli ellerce maden işletme çalışmaları yapılıyor, sessiz ve derinden. İzmir’in çevrecileri, ekolojistleri bu sessizliği çığlıklarıyla bozmaya çalışıyor. Karşılarında yine uluslararası tekellerin temsilcisi Eldoradogold (Tuprag) var. Sondajlar sürüyor. Her yer delik deşik. Doğal ortam, bitki örtüsü bozuluyor, yaşamını o bölgede sürdüren pek çok canlı evlerinden kovalanıyor. Kovalanmakla da kalmayıp canlarından oluyor. Ee, sık sık söylüyoruz. “İnsan türü” bu, ne yapacağı belli olmaz. Başka türlere de, kendi türüne de. Hele söz konusu olan, bu ‘akıllı’ türün en palazlanmış, palazlandıkça da gözü en fazla dönmüş uluslararası tekelci sermayenin temsilcileriyse. Durum daha da vahim demektir. Efeler diyarı İzmir’in “Efemçukuru” diye adlandırılan bölgesinde de durum aynı.

Bölgede yaşayan köylüler huzursuz. Tümü de tepkili. Protestolara aktif olarak katılıyorlar. Yaşam savunucuları, burada da hem toplumsal hem de yasal mücadeleyi sürdürüyor. EGEÇEP Platformu dönem sözcüsü Arif Ali Cangı, çıkar çevrelerinin sözcüsü yayın organları üstüne sürülse de, türlü çeşitli tehditler, dalavereler çevrilse de susmamaya kararlı, konuşuyor:

Önce Ruhsat İptal Ediliyor
“Bu kez, Enerji Bakanlığı'nın bu şirkete verdiği ruhsatın iptaliyle işe başlayalım dedik. Ruhsatın iptali davasının ilk yargılama aşamasında ruhsatın iptaline karar verildi. Bu aşamada İzmirlilerin haberi bile olmadan ÇED olumlu kararı verilmiş. Bu arada, madencilerce yapılan itiraz sonucu, “Ruhsat iptali” kararı Danıştay 8.Dairesi’nce bozuldu. Gerekçe ise çok ilginç. Danıştay 8. daire kararında, ‘söz konusu karara gerekçe oluşturan bilirkişi raporunun hazırlayıcılarından Prof. Dr. Şevki Filiz (hidrojeolog) ‘Bergama Ovacık Altın Madeni’ ile ilgili de görüş açıkladığından tarafsızlığı konusunda kuşku duyularak karar bozuldu’ diyor.

Ruhsat iptal kararı bozulduktan sonraki duruşmada Prof. Dr. Şevki Filiz'in yerine seçilen Prof.Dr.Gültekin Tarcan bilirkişi olarak tayin edildi. Sayın Tarcan da raporunda, bölge riskli, özellikle maden işletilmeye açılırsa, kesin olarak su havzası kirlenir’ dedi. Bu kez Ziraatçı olarak görüş alınan Peyzaj Mühendisi Prof. Dr. Aydın Güney, raporunda ‘peyzajı bozulursa biz düzeltiriz’ şeklinde görüş bildirdi. Maden Mühendisi olan diğer rapor hazırlayıcısı da ‘olumlu’ görüş bildirince, bizler 2 olumlu rapora karşı bir olumsuz görüş içeren rapor ile karşı karşıya kaldık. Mahkeme de Sn. Tarcan’ın ‘çok önemli riskler oluşacağını’ belirten raporunu dikkate almayarak daha önce “iptal” kararı veren mahkeme bu kez oy birliği ile davamızın reddine karar verdi. Şimdi Temyize vbaşvurduk...”

Sonra Durum Tersine Dönüyor
Kendisi avukat olan, yaşam savunucularından EGEÇEP sözcüsü Arif Ali Cangı böyle anlatıyor dertli, tasalı, kagılı olarak. Şimdi, Danıştay’a iletilmek üzere, İzmir 4. Bölge İdare Mahkemesi’ne yaptıkları “Yürütmeyi durdurma” istemli temyiz dilekçesinin sonucunu bekliyorlar. Arif Ali Cangı temyiz başvurularını söyle özetliyor:

“İzmir’in su havzası içinde altın madenciliği yapılacağı haberlerinin basında yer alması üzerine, İzmir Barosu Başkanlığı tarafından bu konuda bilgi verilmesi için İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZ) ne başvurulmuştur. Başvuruya yanıt olarak gönderilen 12 Ağustos 2002 tarihli yazıda özetle “..Menderes ilçesi, Efemçukuru köyü yakınlarında, İzmir Kentine İçme suyu sağlanması için inşa edilen Çamlı Barajı uzun mesafeli koruma alanında ve yine Tahtalı Barajı su toplama havzasında; TÜPRAG Metal Madencilik San. Ve Tic. Ltd.Şti’ne Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı tarafından, altın madeni işletme ruhsatı ve İşletme izni verildiği izin verilen faaliyetin, yüzey topoğrafyasını değiştireceği, arazide erozyon ve çökertme olacağı, kimyasal dengelerde bir takım değişimlerin ortaya çıkabileceği, doğal su akışı yönünde ve akış hacminin değişiminin doğal döngüyü olumsuz yönde etkileyeceğinden ve elde edilen suyun kirlenmesine yol açacağından, meydana gelen zararların telafisinin mümkün olamayacağı....” belirtilmiştir. Bu yazı ile konudan haberdar olan, başta İzmir Barosu olmak üzere çok sayıda Meslek odası ve sivil toplum kuruluşunu içinde barındıran, İzmir-Bergama-Eşme, Sivrihisar Havran/Küçükdere Elele Hareketi (ELELE)’nde konu tartışılmış, İZSU’nun kaygıları da göz önüne alınarak, İzmir Kenti’nin su kaynaklarının korunması için bu dava süreci başlatılmıştır.

Bilindiği gibi, çevresel zararlar hemen ortaya çıkmamakta, uzun vadede görülmektedir. Bunun için Çevre Hukuku’nda artık “kirleten öder ilkesi” yerine ihtiyat ilkesi, önleme ilkesi kabul edilmiştir. “ihtiyat ilkesi” gereğince, olası riskle çalışacak faaliyetlerin önlenmesi için, öngörülen riskin gerçekleşmesi de gerekmemektedir. Çünkü olası çevresel riskin gerçekleşmesi halinde, yaratacağı yıkımın onarımı mümkün olamamaktadır. ihtiyat ilkesi, 1992 ‘Birleşmiş Milletler Çevre ve kalkınma Konferansı’ Rio Deklarasyonu’nda (İlke-15), şu şekilde yer almaktadır; “çevrenin korunması amacıyla ihtiyat prensibi devletlerin kapasitesi doğrultusunda yaygın bir şekilde uygulanacaktır. Ciddi tehditlerin veya tamiri mümkün olmayan zararların bulunması halinde bilimsel belirsizlik, önlemlerin alınmasını erteleyebilecek bir neden olarak kullanılmamalıdır”.

Dikkate Alınmayan Bilirkişi Raporu’ndan
Prof. Dr. Gültekin Tarcan (Jeoloji Mühendisi) tarafından hazırlanan “Bilirkişi” raporunda ; “Dava konusu cevherleşme ve çevresindeki yaygın jeolojik birim Üst Kretase – Paleosen yaşlı Bornova karmaşığı (ya da İzmir filişi) birimidir . Bu birim, çok farklı litolojilere sahip kayaları ve irili ufaklı blokları içeren bir karmaşık oluşumdur . Birim içinde kumtaşlarıyla uyumlu kireçtaşı, çört, çakıltaşı seviyeleri, yer yer olistolit (blok) konumlu kireçtaşları, mafik denizaltı volkanitleri ile tektonik dilimler ve / veya olistolit olarak yer alan serpantinit kütleleri bulunmaktadır. Senozoyik yaşlı riyolit porfir daykları açısal uyumsuz olarak Bornova karmaşığını kesmektedir. Bu dayklar çevresinde gelişmiş olan bir hornfels zonu boyunca hidrotermal Pb, Cu, Zn, Mn, Au, Ag ve Fe cevherleşmeleri bulunmaktadır. Kuvarterner yaşlı alüvyon ve dere tortulları havzanın değişik yerlerinde Bornova karmaşığını üstlemektedir...” denilerek bölgenin yapısı daha önce çeşitli kurumlarca yapılan inceleme raporları da göz önüne alınıp Prof. Gültekin Tarcan tarafından yeniden tetkik ediliyor. Çıkan sonuç ise İzmirlileri ayağa kaldıracak cinsten: “Şu anda, bölgede bulunan cevherli zonda sularla temas çok az olduğundan kirlenme oluşturmuyor. Ancak, bölgede bir’ maden işletilmesi’ durumunda ise; ek kimyasal kullanılsın ya da kullanılmasın, belirtilen madenlerin oksijenli ortama çıkması ile parçalanması ile su ile mineralin temas yüzeyleri artacak, yer altı ve yüzey suları kirlenecektir”... Bilirkişinin hazırlaığı çok kapsamlı gözlem ve inceleme raporunun can alıcı noktası bu.

Suların Kirlenme Tehlikesi Yüksek
“...Rapoumuzdabelirtilen mineralojik bilgilerin bir sentezi olarak, minerallerin çoğunun çeşitli ağır metal elementleri içeren kükürtlü minerallerden oluştuğu söylenebilir. Bu minerallerin yüzey ve yeraltı sularının etkisiyle çözünerek, akarsuların ve yeraltı sularının kalitelerinin bozulmasına yol açması tehlikesi bulunmaktadır. Şu an var olan doğal konumlarında cevherli zondaki bu minerallerin su tablası altında, oksijensiz ortamda bulunmaları ve yeraltı sularıyla temas yüzeylerinin çok az olması nedeniyle herhangi bir kirlenme oluşturması beklenmemelidir. Ancak, yapılacak olan herhangi bir maden işletmesi sonucu, ek kimyasal madde kullanılsın veya kullanılmasın, yukarıda değinilen minerallerin oksijenli ortama çıkması ve parçalanıp bozunmasıyla su-mineral temas yüzeyinin artması nedeniyle oluşacak su-kayaç etkileşiminin de artması sonucunda, yeraltı ve yüzey sularının kirlenme tehlikesi bulunmaktadır...”
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.