Haberler

Şimdiden müzelik oldu

Tarih: 21 Ocak 2008 Kaynak: Radikal Yazan: Aras Zarakol
Sanatın farklı dallarında ortaya koyduğu türlü işlere kendi rengini vermeyi başaran Günseli Kato, Çırağan Sarayı'nda kendi eserlerinin satıldığı bir 'müze-shop' açtı. Burada Kato tarzı eserler, sergilerle kıyaslandığında daha ucuza...

Yaptığını tekrarlamaktan hoşlanmadığını söyleyen Günseli Kato, 'müze-shop'a da bir tür deneme olarak bakıyor.

Sergi değil, dükkân hiç değil
Resim, heykel yapıyor, minyatürle uğraşıyor, objeler tasarlıyor, yurtiçi ve yurtdışında sergiler açıyor, her yıl AÇEV için yarattığı koleksiyonların tüm gelirini bağışlıyor... Ünü ülke sınırlarını aşan ender sanatçılarımızdan, Japonların 'Osmanlı gelini', Türkiye'nin Uzakdoğu kültür elçisi Günseli Kato bugünlerde, kendi eserlerinden oluşan Çırağan Sarayı'ndaki 'müze-shop' ile gündemde. Biz de onunla, bir mağazadan çok, küçük çaplı bir sergi görünümündeki müze-mağazasında buluştuk.

Bu müze-shop fikri nasıl ortaya çıktı?

Dükkân fikri kafamda yoktu çünkü sanatçının buna harcayacak zamanı yok. Bu, Çırağan Sarayı'nın bana yapmış olduğu bir teklif, ben de değerlendirdim. Başka bir otel olsaydı kesinlikle sıcak bakmazdım. Saray üslubunu içine sindirmiş bir sanatçı olarak, benimle güzel bağdaştığını düşündüğüm için bu teklifi kabul ettim.

Peki kime hitap ediyor?

Biliyorsunuz ki Çırağan, insanı rahatlıkla karşılayan, halkla iç içe bir otel değil. O yüzden henüz beni tanıyanlara ve saraya gelen yabancılara hitap ediyor. Bense tüm Türkiye'den insanlar gelebilsin istiyorum, bu yüzden fiyatları da söylüyorum. Ben ulaşılamayan bir sanatçı değilim; motora, dolmuşa binen, yürüyen, halkın içinde bir sanatçıyım. Bu yüzden seviliyorum. Günseli Kato'nun müzesine herkes rahatlıkla gelecektir, bu duvarları aşacaktır, ümit ediyorum. Burası bir sergi gibi, o yüzden sadece satın almak için değil, görmek için, bilhassa tasarım ve sanat öğrencilerinin biraz cesaret almak, benimle sohbet etmek için gelmelerini istiyorum.

Burada sergilenecek, satışa sunulacak eserlerinizden, koleksiyonunuzdan bahsedebilir misiniz biraz?

Öncelikle ben buraya 'müze-shop' diyorum, dükkân veya mağaza lafı beni sinirlendiriyor. Sanatçıya yakışmaz. Belki biraz kendini beğenmişlik olacak ama benim çalışmalarım gerçekten müzelik eserler. Çünkü büyük çoğunluğu orijinal el yapımı, hepsiyle kendim uğraştım, imzamı attım. Aynı zamanda Çırağan'la yapmış olduğum anlaşma gereğince satılmaları da gerekiyor. Bu yüzden adını müze-shop koydum. Koleksiyonda tamamen elimle yapmış olduğum figür, heykel, resim ve minyatür gibi eserler olduğu gibi, şal, takı ve üzerinde resimlerimin basılı olduğu eşarp ve tişört gibi herkesin alabileceği ürünler de bulunuyor. Kendi mühürlerimi taktım, kumaşlarımı uzun uğraşlar sonucu özel yerlerden getirttim, her şeyiyle çok özel bir koleksiyon oldu. Fiyatlar da aşırı yüksek değil. 350'yle 10 bin YTL arasında değişiyor. Yani kendi sergilerimdeki eserlerden çok daha düşük fiyatlar. Herkes alsın diye.

Bu müze-shop için mobilya tasarımı da yaptınız. Daha önce ilgilenmediğiniz bir alan bu. Mobilya tasarlarken zorlandınız mı?

Riske girmeyi severim. Mobilya ve ahşabı tanımıyordum. Birdenbire mobilya tasarımı da yapayım dedim. Sonuç olarak çok da hoş oldu; olmayabilirdi de. Benim istediğim malzemeyle mobilya buluşmayabilirdi, ama buluştu. Buradaki her şey bir deneme. Eminim ki bundan sonra yapacaklarım çok daha güzel olacak. Ben sıkılırım, bir yaptığımı ikinci kere yapmam. Bu yüzden altı ayda bir buranın konsepti değişecek.

Her zaman renklere çok önem veren ve onlara anlamlar yükleyen bir sanatçısınız. Bu koleksiyonda hangi renklere ağırlık verdiniz?

Hiç kullanmadığım bir rengi kullandım. Aslında benim renklerim kırmızı ve mavi tonları olmasına rağmen vizon rengi, yani sütlü kahveyle biraz gri karışımı gibi 'cool' bir renk denedim. Birçok deneme yaptım ve tuttu. Burada iki renk üzerine çalıştım ve çok hoş oldu. Ama bir dahaki konsept birdenbire simsiyah veya masmavi de olabilir.

Bir fikir edinmemiz açısından, karşılaştırma yapmak gerekirse, bu yarattığınız markayı, konsepti hangi örneklerle aynı sınıfa koyabiliriz? Var mı yurtiçi veya yurtdışında böyle yerler?

Yurtiçinde genç nesilden pek çok moda veya obje tasarımcılarımız var ama benim gibi hem resim, hem takı, mobilya, eşarp, tekstil, heykel, enstalasyon; bunların hepsiyle uğraşan sanatçı yok.

O yüzden böyle bir yer de yok. İnşallah bundan sonra olur. Ben çok şanslıyım, yaş olarak onlardan büyük olduğum için fırsatlarım daha fazla. Ama neden olmasın! Çünkü sanatçının yaratma gücü bitmeyen bir şey. Bunu kusabilmek için de bir tür ortam lazım. Sürekli resim yaparak gitmiyor hayat. Heykel yapmak istediğiniz oluyor, tekstil oluyor veya ben kendimi giydirmeyi seviyorum, boyamayı seviyorum. Mesela saçlarım üç gün öncesine kadar maviydi, şimdi mor oldu (Gülüyor). Bana çok yakıştığını, beni güvende ve iyi hissettirdiğini düşündüğüm için bu renge boyadım. Bana ruh verdi, çok iyi geldi doğrusu.

Önümüzdeki yıl Fransa, Cannes'da da bir mağaza açmayı düşünüyorsunuz. Orası nasıl bir yer olacak?

Buraya pek benzeyeceğini düşünmüyorum. Cannes projesi de bir teklif, çok istendiği için gidiyorum. Fransa'ya uygun bir şeyler düşünüyorum. Onun için biraz orada yaşamam gerekiyor ki, o atmosferin içinde benim eserlerim ne şekle girecek onu görüp daha sonra o mağazayı düzenleyeyim. Burası daha sade, daha Günseli'ye göre bir yerken, orası biraz daha süslü ve şık bir yer olacak.

2010 İstanbul Kültür Başkenti için yaptığınız çalışmayla ilgili biraz bilgi verebilir misiniz?

İKSV ile beraber yaptığım 'Barış Fermanları' adında bir projem var. Avrupa'daki bütün ülkeleri içine alan ve barışı anlatan, Günseli Kato'nun performansıyla bütünleşen bir proje... Şehrin merkezinde bir meydanda, bu Tünel veya Sultanahmet Meydanı olabilir, bulunan binaları farklı kültürlere göre giydirip, müzikle seslendirip, ortasına kurulacak hareketli bir altın platform üzerinde dans etmek istiyorum. Bu platformun etrafında da her ülke adına yapacağım dev çapta heykellerin duracağı bir atmosfer düşünüyorum. Yanında canlı orkestra da olabilir. Bugüne kadar ne hayal ettiysem hepsini gerçekleştirdim. Bu yüzden kendi imkânlarımla da olsa bu projeyi hayata geçireceğimden eminim. En ses getireni de bu olacak diye ümit ediyorum.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.