Haberler

Bakan içine sindirdi! Oda meşrebine uydurdu!

Tarih: 4 Şubat 2008 Kaynak: Vatan Yazan: Necati Doğru
Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, “İstanbul’da tarihi kalıntı üstünde bu kadar cüsseli, yüksek yapıyı içime sindiremedim” diyordu, Mimarlar Odası da; “İstanbul’da Ayasofya’nın dibine, tarihi alana çelik kazıklar üstünde otel dikmek cinayettir, bu cinayeti görmezden gelmek bizim meşrebimize uymaz” diye özetleyebileceğim açıklamalar yapıyordu.

Bir ay doldu.

Yapı yükseldi.

İspanya’dan getirilmiş 600 tonluk ithal çelik kazıklarla çelik iç ve dış bağlantı kirişleri Ayasofya’nın dibine, yapı emekçileri, gece-gündüz-yağmur-kar demeden çalıştırılarak çakıldı. Turistlerin “iğrenç görünüşlü” deyip hayretten açılan gözlerle baktıkları çelik iskelet tamamlandı.

Vinçler çekilip gitti.

Çatıyı henüz çatmadılar fakat çelik iskeletin damına beton döküp, etrafına 80 santim yüksekliğinde merdiven parmaklığına benzer metal çıtalar kaynatıp çevirdiler.

Acaba ne yapacaklar?

Kaçak bir yarım kat!

Neden olmasın?

UNESCO çağırılacaktı.

Onlar tarafsızdır.

Gelecek UNESCO heyetinden; “Devletin şuncacık kültür yatırımına ayıracak parası yokmuş garibanizmine yattık. Bölgenin arkeolojik park haline getirilmesine Four Seasons Oteli’nin yeni sahibi, parasıyla destek verdi. Büyük Bizans Sarayı ve Osmanlı Topkapı Sarayı Nakkaşhanesi kalıntısının bulunduğu bu tarihi yapının üzerine şu gördüğünüz iri cüsseli, çelik kazıklı yapıyı çaktık. Doğru mu yaptık?” diye görüş alınacaktı.

UNESCO 1 Şubat’ta gelecekti.

Gelmeyin dediler, gelmedi.

Bakan sözünü unuttu.

İçine sindirdi.

Mimarlar Odası da İstanbul’da genel kurulunu topladı. Genel kurul çekişmeli geçti. Ayasofya’nın dibine “iğrenç çelik iskeleti” çakanları görmezden, bilmezden gelen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Yüksek Mimar Kadir Topbaş ile belediyenin İmar Komisyonu Başkanı Mimar Sefer Kocabaş ve imardan sorumlu Genel Sekreter Mimar İrfan Uzun’un da Genel Kurul’a bizzat gelerek desteklediği liste seçimi kaybetti.

Eski yönetim kazandı.

Hani, “Bu tarihi bölgeye bu kadar iğrenç bir çelik kazıklı yapı yapılmasına sessiz kalmak bizim meşrebimize (tabiat, huy, mizaç) uymaz” diyen yönetim, Mimarlar Odası seçimini kazandı.

Başardılar.

Oda yönetimini, “şehrin tarihi ve kültürel bölgelerine çelik kazıklar üstüne yapılar diken otelciye göz yumanlara” kaptırmadılar.

Fakat o kadar.

Oda da yapıyı unuttu.

Bu tarihi bölgenin ortasına bu kadar iri bir çelik kazıklı yapıyı kondurma izininin altında imzası olan ve aralarında profesör ile doçentlerin de bulunduğu, kimisi koruma kurullarında da görevli mimar üyelerini kınamadılar.

Protesto etmediler.

Oda üyeliğinden atmadılar.

Bakan içine sindirdi.

Oda meşrebine uydurdu.

Bu tarihi yapının üzerine çelik kazıklar çaktırıp ilave otel inşaatı yapanlar, bana gelip “Sen cinayet diye yazıp duruyorsun. Ayasofya cinayeti dediğin bu çelik konstrüksiyon yapının dikilmesi için alınan yasal iznin altında 132 mühendis-mimarın imzası var” demişlerdi.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.