Haberler

"İzmirli'ye güveniyorum"

Tarih: 15 Şubat 2008 Kaynak: Cumhuriyet
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, önümüzdeki yerel seçimlerde ısrarla ele geçirmek istediği illerin başında İzmir geliyor. Peki İzmir yerel yönetiminin tepesindeki isim, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bu konuda neler düşünüyor, neler yapıyor?.. Yerel yönetimde yapılanlar, İzmirli'ye ne ölçüde anlatılabiliyor?.. Son dönemde kentte neler değişti?.. Aziz Kocaoğlu, giderek daha da ısınan siyaset ve belediye hizmetleriyle ilgili gazetemiz İzmir Temsilcisi Serdar Kızık'ın sorularını yanıtladı.

- Siyasal İslam, türban, laikliğin tehlikeye düşmesi derken memleketin hali karışık, buradan başlayalım, ne dersiniz? AKP ve Başbakan; Tunceli, Diyarbakır ve İzmir'i özellikle istiyor. İzmir, Türkiye siyasetinin göbeğinde bu anlamda...

- Bunu doğal karşılıyorum. Genel başkanın, İzmir'i yerel yönetiminde de iktidar olmayı istemesi doğaldır. Buna karşı biz ne yapacağız? "İzmir'i veririz, vermeyiz" diye bir tartışma içine girmemizi, doğru bulmuyorum. Ben İzmir halkına güveniyorum. İzmir halkı, mevcut CHP'li belediye başkanlarının yaptığı işleri ve projeleri değerlendirecek. Eğer bunlardan memnunsa, biz veya bir başka arkadaş olur, CHP'yi seçer...

- İzmir'deki seçmen karar verirken yalnız belediyenin ne yapıp yapmadığına bakmayacak sanırım. AKP'nin bu kenti almasından ürkenler var. Hizmetlerden hoşnut kalmasa da İzmir'i ne olursa olsun AKP'ye vermek istemeyenler de var.

- Biz başarısızsak eğer belediyecilikte, vatandaş bu şekilde değerlendirecektir.

- Yerel yönetim hizmetlerini esas alıyorsunuz yani...

- Başarı, evet... Onun dışında çok farklı faktörler de vardır. AKP'nin geneldeki oyunun değerlendirilmesi, İzmir'e yansıması, CHP'nin oylarının Türkiye'deki genelindeki trendinin aşağıya ya da yukarıya doğru olması, İzmir'i mutlaka etkileyecektir. Bir çok faktör etkileyecek. Ama, şu gerçeği gözden uzak tutmamak gerekiyor. AKP, 22 Temmuz seçimlerinde bütün illerde oyunu artırmıştır, ama 2004 il genel meclisi oylarını baz aldığımızda İzmir'de 2 puan düşmüştür. CHP'nin oyu ise 2 puan artmıştır. Demek ki İzmir, CHP'nin politikaları, belediyenin yaptığı hizmetler, bizim görüşümüz ve çalışmamızdan etkilenmiştir. AKP, Türkiye genelindeki oy artışına karşın İzmir'de gerilemiştir. Böyle bakmak lazım.

- O zaman hizmetlerinize gelelim...

- Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu kentte 30 yıldır konuşulan ama bir türlü gerçekleştirilemeyen bütün büyük yatırımları, hem projelendirmiş, hem de inşaatına başlamıştır. İhalesini yapmıştır. Bunların bir kısmı bitmek üzere, bir kısmı devam ediyor.

Birincisi çevre konusunda çağdaş kentlilik anlayışıyla yaptıklarımıza bakalım. İnciraltı Kent Ormanı bin dönüm civarında. Kuzeyde ise çalışmalarını sürdürdüğümüz kuş cennetiyle birlikte 425 bin dönümlük Sasalı Doğal Yaşam Parkı var. Ayrıca Homeros Vadisi'nde, tarihi Smyrna kentine büyük uyum sağlayan ve Amazon kadın askerler tarafından korunan Bornova Çayı'nın kaynağında etap etap ilerliyoruz. Arkasından yaklaşık 10 yıldır sürüncemede olan Aşık Veysel rekreasyon alanınına ulaşılacak. 200 dönüm yeni rekreasyon alanı... Buz pateni yapılabilecek, bin 500 seyirci kapasiteli. Ayrıca 500 kişilik amfi tiyatro... Çevre düzeni, spor sahaları, yürüyüş bantlarıyla beraber büyük bir projedir.

- Zamanlama nasıl?

- Homeros Vadisi'nin birinci etabı bitti, ikinci etabı çevre planlaması ve amfi tiyatronun önümüzdeki günlerde ihalesine başlayacağız.

- İkinci döneme mi hazırlıyorsunuz?

- Bazı çalışmalar sarkacak. Ama önemli olan başlamaktır, kaynağını bulmaktır.

- Ulaşım, diğer kentlere göre daha iyi ama yine de önemli bir sorun.

- Öncelikle metro raylı sistemi bitirmeyi hedefliyoruz. Bornova'yla Balçova'yı birbirine bağlamayı hedeflemekteyiz. Aliağa Menderes hattında sonbaharda taşıma başlıyor. Üçyol ­ Üçkuyular'da 2008 sonunu hedefliyoruz. Ama kademe kademe açarız, durak durak. Göztepe'ye kadar 3 durak açmayı hedefliyoruz. Çiğli, Gaziemir, Evka-3 ve Üçkuyular'da aktarma istasyonlarıyla kenti metro sistemine yoğun olarak dahil etmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca kent içerisindeki ulaşımı, çevre yolunu yoğun bir biçimde kullanılacak şekilde planlıyoruz.

- Ancak merkezi hükümet ödenekleri kısıyor, bir türlü bitiremedi çevre yolunu.

- Hükümetin açıkladığı, nisan sonunda biteceği. Biz de bağlantılar için alt geçitleri düzenliyoruz. Çiğli ve Gaziemir'de alt geçitlerle havaalanı ve güneye kesintisiz gidişi sağlayacağız. 100 kentiçi otobüsün ihalesi bitti, 110 tanesini teslim aldık. Ayrıca 500 yeni otobüsün ihalesine çıkacağız. Filomuzun yüzde 55-60'nı klimalı ve sıfır otobüslerle yeniliyoruz.

- Deniz ulaşımında neler yapıldı?

- 6 yeni vapur alacaktık, 2'ye inmek zorunda kaldık. Çünkü ihaleye giren olmadı. Tersaneler dolu. İzmir'de deniz otobüsü ya da katamaran türü hızlı ulaşımı çok istiyoruz. Zaten yeni vapurlarla Karşıyaka'dan, Bostanlı'dan 10 dakikada karşıya geçiliyor. Özellikle yaz aylarında turistlerin, yolcuların Karaburun, Mordoğan ve çeşitli yerlere taşınması için deniz otobüsü ya da katamaran istiyoruz.

- İzmirliler yeterli olanak, gemi olmadığı için mi deniz ulaşımını tercih etmiyor, yoksa deniz ulaşımını sevmiyorlar mı?

- Yeterli aracımız var, kullanılıyor. 50-60 bin yolcu taşıyoruz. Deniz ulaşımını teşvik etmek için Bostanlı, Karşıyaka, Üçkuyular, Konak'a beslemeler koyduk.

- Abla-Ağabey-Kardeş projesi ne durumda?

- Gönüllü sayımız 820. Bursla beraber bu sayı artıyor. Üniversite öğrencisi abla ­ ağabeyle kentte ihtiyacı olan ortaokul 6. ve 7. sınıf öğrencilerini buluşturuyoruz. Ailelerin evlerine gidiyorlar, çocuğa örnek oluyorlar. Tutumlarıyla, hal ve hareketleriyle çocuğa ablalık ağabeylik yapıyorlar. Derslerinde destek oluyorlar. Ayrıca Kardeş Aile Projesi'nde de kente yeni gelmiş, uyum sıkıntısı çeken aileler, daha önce gelmiş ailelerle kardeş aile oluyor. Burada da sayı giderek artacaktır. Bunda amaç, kentlilik bilincini aşılamak. Onun dışında spor kulübümüz var. Başarıdan başarıya koşuyoruz. 2 bin 700 sporcumuz var.

- Heyelan bölgesinde problem yaşıyor musunuz? Birçoğu Kadifekale'den Uzundere'ye gitmek istemiyor.

- TOKİ'yle anlaşmalar var. Uzundere'deki konutların 924 tanesini büyükşehir belediyesi para karşılığı satın aldı. Kadifekale'de 2 bin 180 konut var. 2 bin 156 tanesi heyelan bölgesine ayrıldı. Bunların bin 250 tanesiyle anlaşma sağlandı. Kadifekale heyelan bölgesidir. Gelmek istemeyen 600 arkadaş var. Gelmek istemezse kamulaştırma yapacağız. Yıkacağız, parasını alacak. Uzundere'nin karşısındaki Limontepe gecekondularını da kaldırıyoruz. Hıfzısıhha'da kamulaştıracağımız 464 tane konut sahibine de 'isterseniz buradan konut alabilirsiniz' diyeceğiz.

- Kadifekale'de terör örgütü "konutlarınızdan çıkmayın" diyormuş.

- Türkiye Cumhuriyeti'nin devleti, hükümeti, yasaları, yerel yönetimi var. Biz projeyi orada yaşayan vatandaşlarımızın bir afete maruz kalmaması için yapıyoruz. Onların taşındığı yerler kent ormanı olacak. Aynı mantıkla Buca'da, büyükşehir belediyesinin arazisine 572 konut yapıyoruz. Konutlarımızın çoğunun kabası bitti. 17 blok yapıyoruz. Dolayısıyla aynı amaçla kent dönüşümünü sağlamak için takas yöntemini kullanacağız.

- Yeni fuar alanında durum nedir?

- Bu kent, fuarlar ve kongreler kenti olmalıdır. Fuar ve kongre merkezi projemiz 340 bin metrekare alanda gerçekleşecek. Proje çizimine başladık. Ekonomik durumumuza göre önce fuar alanını sonra kongre merkezini yapacağız. 365 gün fuar ve kongre düzenleyeceğiz.

- Kültürpark'taki binalar yıkılacak mı?

- Kültürpark'taki binalar kullanılacak. 11 bin metrekare kapalı alanımız var. 10 bin kişilik etkinlik yapıyoruz. Dünyanın her tarafından sergilerin getirilebileceği bir müze haline dönüştürülebilir. Fuarı, Kültürpark'tan kaldırıp burayı sosyal aktivitelerin, yeşilin bol olduğu alan haline getireceğiz.

- Yeni fuar alanının oluşması ne kadar sürecek?

- Aksilik olmazsa 2009'daki mermer fuarını orada yapmayı planlıyoruz.

- Körfezde kirlilik sorunu için neler yapılıyor?

- Bağlanacak 10'dan fazla arıtma var. Urla, Seferihisar, Payamlı, Gümüldür, Ürkmez, Torbalı, Ayrancılar, Kemalpaşa, Ulucak Menemen, Buruncuk, Tütüncüler, Aliağa, Mordoğan, Yazıbaşı ve Bayındır arıtması olmayan yerler. Bunların hepsinin projesi bitti. İhale aşamasındayız. Urla'da arıtmada ciddi bir ilerleme sağladık.

- İç körfezde durum nasıl? İzmirliler kirlilik meselesini her zaman soruyor.

- Şimdilik körfez kurtulmuştur. Denize girilebilecek düzeydedir. Körfez her gün daha iyiye gitmektedir. Körfezde kolibasiliden kaynaklanan hiçbir kirlilik yok.

- Kanallardan kirlilik gitmiyor mu? Sanayiciler atıkları arıtıp mı gönderiyor? 2 yıl önce aralarında büyük şirketlerinde yer aldığı 111 fabrika çevreyi kirletmişti?

- Bunu kontrol ediyoruz. Belediye bir taraftan çevreyi korumak bir taraftan da kentin gelişmesini sağlamak için çalışıyor. Sanayici hata yaptıysa cezasını kesersiniz, onu sürekli gözetim altında tutarsınız.

- Kentte birçok iş yapılıyor. Bunlar gerektiği gibi anlatılıyor mu? İzmirli, büyükşehir belediyesinin yaptıklarını biliyor mu?

- Tanıtım, anlatma konusunda, reklamda başından beri ciddi bir sıkıntımız var. Bu iş, biraz da kişiliğimden kaynaklanıyor.

- Reklamı sevmiyor musunuz?

- Evet. Ama anlatmak için elimizden gelen çabayı gösteriyoruz. 2007 başından beri gazete çıkarıyoruz. Orada yaptığımız işleri anlatıyoruz. Belediyeyi izleyenlerin de çaba göstermesi gerekir, diye düşünüyorum.

- Kentin Konak gibi merkezi noktaları, saat 5'ten sonra işportacılarla doluyor. Kordon bile sera görünümünde, balon, midye satanlar dolaşıyor. Bu konuda kahvelerde operasyon yapılıyor, sandalyeler kaldırılıyor, ama ertesi gün hepsi yerine konuyor...

- Büyükşehir belediyesinin zabıta örgütü çok zayıf. 350 üniversite mezunu zabıta almak üzere yola çıktık. 85 arkadaşımızı aldık, göreve başladı. Daha da alacağız. Bunlarla beraber Kemeraltı kontrol altına alınacak. Konak Belediyesi'yle zabıtamız kaynaşıp birlikte hareket edecek. Önümüzdeki hafta meclisten de Pasaport ile Konak Pier arasının yönetim planını, Kordon ve Güzelyalı'daki gibi çıkaracağız. Zabıta alma yetkimiz yoktu. Bu şimdi sağlandı.

- Gerek EXPO gerek UNIVERSIADE ve en son Efemçukuru'ndaki Çamlı Barajı konularında merkezi yönetimle uzlaşmacı bir yaklaşım sergiliyorsunuz. Kavgayı, gürültüyü sevmiyorsunuz, ama kimileri sizin çok fazla uzlaşmacı olduğunuzu, gerekli tavrı göstermediğinizi söylüyor. Çamlı Barajı'nın kentin çok önemli bir projesi olduğunu söylediniz. Fakat hükümet orada kamulaştırmaya gitti. Daha sonra ilgili dosyayı Bakanlar Kurulu üyelerine gönderdiniz. Buradaki tutumuz iktidarla karşı karşıya kalmamakla mı, yoksa yapıcı olmakla mı ilgili?

- Benim sorun çözme yöntemimle ilgili. Olimpiyatlar, EXPO'lar, aktiviteler o kentin yerel belediyesine verilir. Belediye muhatap alınır. Ancak bu organizasyonlar, devletin ve hükümetin desteğini alarak yapılır. Organizasyonlar kente verilir. 1992'de Sevill'da yapılan EXPO, "İspanya EXPO'su" diye geçmez, "Seville EXPO'su" diye geçer. Burada uyum içinde koordineli çalışmak zorundayız. Bunun UNIVERSIADE'de yaptık. Tarihin en iyi UNIVERSIADE'nı İzmir'de gerçekleştirdik. EXPO'da da aynı şekilde canla başla çalışıyoruz. Yarın EXPO alındığında başta başbakan yardımcı olmak zorundadır. Yürütme de İzmir Büyükşehir Belediyesi ve başkanında olmalıdır. Başka türlü bu iş olmaz. Bu tür organizasyonlar muhatap olarak belediye başkanını alır. Ama devletin desteği şarttır.

- Çamlı Barajı eleştirilerine ne diyorsunuz?

- Hiçbir zenginliğimizin yerin altında kalmasını istemeyiz. Genel doğrum ve bakış açım budur. Efemçukuru'nda altın arama organizasyonunun ayrı bir boyutu var. Efemçukuru'nda altın aranmasının doğru olmadığını söylüyor, hükümetin Bakanlar Kurulu'nda verdiği kararı tekrar gözden geçirmesini istiyoruz.

- Bunun için yargıya gitme kararınız var mı?

- Şimdi görüşmeler devam ediyor. Ondan sonra ne yapacağımıza karar vereceğiz.

- Sıra Payamlı'ya ve Küçükkaya'ya da geldi. İzmir'in dibinde altın aranacak. Buralarda da Koza var...

- Efemçukuru, İzmir metropol sınırları içindeki tek su havzasıdır. Şu anda mevcut iki gölet var. Tahtalı, İzmir'in yüzde 36 suyunu karşılıyor. Balçova Barajı yüzde 2 suyunu karşılıyor. Çamlı Barajı İzmir'in yüzde 10 suyunu karşılayacak. Buralarda yapılacak maden işletmesi, deniz seviyesinden 800 ­ 900 metre yükseklikte olacak. Kirlilik, Tahtalı Havzasına mı Seferihisar'a mı gidecek, Çamlı Barajı'na mı Balçova'ya mı gidecek? Balçova termal suyunu mu, Seferihisar termal suyunu mu, körfezi mi kirletecek. İzmir'in turizmi açısından 3 yere bakıyoruz. Birincisi liman havzası Turan bölgesi, ikincisi İnciraltı'nın EXPO çerçevesinde yapılanmasıdır. Bir de 171 bin hektarlık Yarımada'nın kalkınma projesinin yapılarak hangi bölgesinde organik, seracılık, naranciyenin, zeytinciliğini üretileceğidir. Hangi bölgesinde pansiyon turizminin, butik otelin yapılacağını planlayacağız. Siz bunun tepesinde niye altın arıyorsunuz? Tepesinde altın aradığınızı bile bile insanlar psikolojik olarak tatil için kalmayacaktır. Orada organik olarak ürettiğiniz ürünleri satma şansınız olmayacaktır.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.