Haberler

İstanbul Anadolu Yakası’nın Akciğeri: Özgürlük Parkı

Tarih: 29 Şubat 2008 Yazan: Gökçe Aras

Fotoğraf: Arkitera Mimarlık Merkezi

İstanbul Anadolu Yakası’nda Kadıköy Selamiçeşme’deki tren yolunun hemen yanında 120.000 m²’lik bir alanda konumlanan Özgürlük Parkı, Anadolu Yakası’nın bir nevi akciğeri. Yeşilliği ve büyüklüğü ile bölge halkı için bir çekim noktası olan park, özellikle hafta sonları ve yaz günlerinde kentin bütün bölgelerinden ziyaretçi akınına uğruyor. Parkta, futbol ve basketbol sahası, tenis kortu, yürüyüş kordonu, çocuklar için iki adet oyun alanı, yetişkinler için spor aletleri, bisiklet yolu, süs havuzları, amfitiyatro, hayvanların gezdirilmesi için özel alanlar, piknik alanı ve bir de kafeterya bulunuyor. Barındırdığı bu fonksiyonlarla her türlü yaş grubuna hitap eden park, sabahın ilk ışıklarından gece yarısına kadar hizmet veriyor.

Genç yaş grubunun daha çok spor yapma olanaklarından, orta yaşlı insanların ise genellikle çocuklarının rahatça oyun oynayabileceği bir mekan olmasından dolayı tercih ettikleri park evcil hayvanlar için tasarlanmış özel bölümü ile hayvanseverler için de oldukça cazip. Zaman zaman çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapan park ile ilgili her şeyin bulunabileceği bir de internet sitesi var. Etkinliklerin, duyuruların ve genel bilgilerin yer aldığı web sitesinin yanı sıra parkı sevenlerin birbirleriyle iletişim kurdukları bir de e-mail grubu var.

Arkitera.com olarak güneşli bir kış gününde parka giderek müdavimleri ile söyleşiler gerçekleştirdik. Genel olarak parktan memnuniyetlerini dile getiren park ziyaretçileri parkla ilgili sorunların da halkın bilinçlenmesi ile çözülebileceğine inanıyorlar. Söyleşilerde ziyaretçilere parkın Bağdat Caddesi tarafında bulunan Meteoroloji Arsası’na yapılan gökdelenlerle ilgili fikirlerini de sorduk. Öncelikle parkta uzun süredir satış yapan Abdullah Bey'le küçük bir söyleşi gerçekleştirdik. 

Abdullah Bey: Park daha çok hafta sonları kalabalık oluyor ve parka genellikle genç ve çocuklu insanlar geliyorlar. Özgürlük Parkı bol oksijen ve yeşilin bulunduğu çok güzel bir park. Beğenmediğim bir tarafı yok. Ben bu parkta çalışmaktan çok mutluyum. Özgürlük Parkı’nın etrafına gökdelenler yapılırsa İstanbul ölür. Burası İstanbul’un göz bebeği. Çocuklarınız varsa nereye getireceksiniz, tabi ki buraya. İnsanlar binaların içinde boğuluyorlar. Orta yaşlı emekli insanlar gelip burada temiz hava alıyorlar, sohbet ediyorlar, çaylarını içiyorlar. Park, genellikle öğleden sonra saat üçten sonra yoğun oluyor. Bunun yanında sabahları saat 4’te spora gelenler oluyor, sabah saat sekize kadar spor yapanlar oluyor. Çocukları olanlar ise 11 – 12 saatleri arasında geliyorlar. Özgürlük Parkı dışında bir de Avrupa Yakası’nda Bayrampaşa’da Adapark var. Adapark, Özgürlük Parkı’ndan daha albenili. Fakat Bayrampaşa’daki park kendi yerinde güzel burası kendi yerinde.”

Muharrem Taşdemir (Emekli): Parkın civarında bulunan Dumlupınar Mahallesi’nde oturduğumdan dolayı Özgürlük Parkı’nı tercih ediyorum. Parkta arkadaş çevrem oluştu. Özgürlük Parkı küçük çocukların güvenle oynayabilecekleri bir mekan. Parkın etrafına gökdelen yapılmasını ise olumsuz buluyorum.


Fotoğraf: Arkitera Mimarlık Merkezi 

Özgürlük Parkı’nın kafeteryasında sohbet ettiğimiz bayanlar ise olumlu yönlerinin yanında parkı daha iyi hale getirebilmek için neler yapılabileceğine dikkat çektiler.

Arzu Turan: Özellikle yaz günlerinde haftanın en az dört günü geliyorum. Yaz günlerinde genellikle hafta içi geliyorum çünkü haftasonu çok kalabalık oluyor. Hafta içi çocuklar hava alsınlar diye geliyoruz. Çocuklarım spor yaparken ben de arkadaşlarımla çay kahve içip sohbet etme imkanı buluyorum. Spor yapmak için de oldukça uygun bir mekan. Kızım tenis, oğlum basketbol oynamak için burayı tercih ediyorlar. Kentin içinde böylesine doğayla içiçe ve yeşili bol bir mekanın olması çok güzel. Güvenlikle ilgili şu ana kadar bir sıkıntım olmadı fakat güvenlik çalışanlarını ortalarda pek de görmedim. Kafeterya yetersiz kalıyor ve işletmesinden de memnun değilim.

Nevin Çiftçioğlu: Parkı özellikle haftasonları çok fazla insan ziyaret ediyor ve böyle günlerde kafeterya yetersiz kalıyor. Varolan kafeteryaya da daha fazla kaliteli eleman gerekiyor. Bostancı Sahili’nde büyük alanlar var ama burada çocuklarımız oynarken biz de arkadaşlarımızla sohbet etme imkanı buluyoruz, sahil şeridinde bu pek mümkün olmuyor. Küçük çocuklarımızın bisiklet sürmesi için de çok emniyetli bir mekan. Buraya da gökdelenler yapılıyor olabilir tıpkı Salı Pazarı’na yapılması planlananlar gibi. Çıkar söz konusu olduğu zaman bölge halkının fikri pek önemli olmuyor.

Kadıköy Belediyesi Özgürlük Parkı ile ilgileniyor ama bakımı biraz es geçiliyor. Özellikle çekirdek yemeyi bu parkta yasaklamak gerekiyor. Çünkü çekirdek kabuklarını temizlemek çok zor. Halk da parka yeterli özeni göstermiyor. Biz elimizden geldiğince gördüğümüzde kibarca uyarıyoruz.

Örneğin biz sigaramızı kafeteryada içiyoruz fakat bilinçsiz aileler çocuklarını parka getiriyorlar ve çocuk parkının içinde sigara içiyorlar. Bu tür şeylerle ilgili en azından yasak tabelaları olmalı ve güvenliğin de bunları takip ve kontrol etmesi gerekli. Belediye iyi güzel yapıyor ama maalesef halkımız temiz tutmuyor dolayısıyla temizlik konusunda çocuğunu da yetiştiremiyor. Parkta hayvanlar için özel gezdirme alanları var ama güvenlik olmadığı için herkes köpeğini parkın her yerinde gezdiriyor ve bu köpek alanları bomboş bekliyor. Biz gördüğümüz eksikleri kibarca belirtmeye çalışıyoruz. İnsanların sıkıntılarını söylemeleri lazım. Söylenmediği zaman işletme de bunu bilemez. Yönetim uyarı alırsa daha da dikkatli olur.


Fotoğraf: Arkitera Mimarlık Merkezi

Güldal Dal: Kadıköy Belediyesi, Özgürlük Parkı, Bağdat Caddesi ve Selamiçeşme bölgelerine özen gösteriyor fakat diğer yerler için aynı şeyi söylemek pek mümkün değil. Bir gün belediyeye “elinize bir bebek puseti alın ve Kuyubaşı’nda bir yürüyüş yapın” başlıklı bir e-mail gönderdim. Minibüs Caddesi olarak adlandırdığımız Fahrettin Kerim Gökay Caddesi’nde kaldırımların hali çok kötü. Bunun yanında Kuyubaşı’ndaki oto galerileri kendi önlerine hep arabaları koymuşlar ve kendilerine göre yer döşemesi yapmışlar. Bu alanlara kesinlikle çıkma şansınız yok, yürümek için yola inmek zorundasınız. Puseti de geçtim tekerlekli sandalyede hayatını sürdüren engelli insanların Minibüs Caddesi üzerinde ilerleyebilmesi mümkün değil zaten.

Bazen Özgürlük Parkı ile ilgili de “haftasonları farklı muhitlerden gelen insanlar parka alınmasa nasıl olur” diye düşünüyorum. Geçen sene yaz aylarında arka taraftaki piknik alanında bulunan tahta masaların çoğu oyulmuştu. Hafta sonları ise çocuk salıncaklarında sallanan gençler, çekirdek yiyip çimlerin arasına atanlar, mangal yapanlar... Aileler için daha fazla oturma alanı ve banklar yapılması lazım. Bazı günler parka çocuğumuzu getiriyoruz ama ayakta kalıyoruz. Arka tarafta çocuklar için bisiklet alanı var ama bir tane bank var onu da biz götürdük.

Söyleşi gerçekleştirdiğimiz park sakinleri olumlu ve olumsuz yönlerine rağmen parkta vakit geçirmeyi sevdiklerini önemle vurguladılar. İlerleyen günlerde varolan parkların eksikliklerin giderilmesi ve yeni yeşil alanların yaratılması için yönetimlerin yanında kent sakinlerinin de en azından manevi katkıları gerekiyor.İmaj Galerisi
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.