Daha ilk günden itibaren kent meydanı ile ilgili görüşlerimizi aktarırken; "Buraya yapılacak bi alışveriş merkezi, Santral Garaj'a çıkan yolları ciddi şekilde sıkıntıya sokacak" demiştik.

Dediğimiz bir kez daha oldu. Hatırlarsanız Korupark için de aynı şeyi söylemiştik. Kimse oralı bile olmamıştı,

Korupark açıldı açılalı, Kentim insanı Cumartesi Pazar günü kentin o bölgesine gidemiyor. Hele hele Mudanya'ya falan gitme hayali yarı yolda suya düşüyor.

Uzun uzun kuyruklar oluşuyor Korupark civarında ve o kuyruklar ne hikmetse bir türlü açılmıyor. Korupark bu kent için hala bir kabus. Özellile de hafta sonları.

Aynı şeklde Kent Maydanı adıyla açılan alışveriş merkezi de öyle. Cumartesi günü açılışı yapıldı yapılmasına ama, Kent trafiğinin de canına okundu resmen. Kaldı ki, bu kentin ciddi bir Cumartesi kabusu var.

Şehrin sokakları caddeleri geçit vermez hale geliyor Cumartesi olunca. O kabusun üzerine bir de Kent Meydanı'nın açılışı eklenince, geçtiğimiz Cumartesi garaj civarında mahsur kalmış halde geçirdi insancıklar.

Ne o alt tarafı meydan diye başlanıp alışveriş merkezine döndürülen yer görülecek. Heves ya. Neyin hevesiyse.

Kent Meydanı'ndan önce de o bölge şehir trafiğinin kara noktalarından biriydi. Kavşağın plansızlığı bir tarafta, İstanbul, Ankara ve İzmir yönünden gelen araçların şehire o noktadan girme çabaları, Fevzi Çakmak ve Çarşambapazarı'nın üzerine kaldırılamayacak kadar ağır yük bindirir, sonra o yük Çekirge'den yahut Setbaşından ses verirdi.

Şimdi... Meydan alışveriş merkezi sayesinde, bölge tam anlamıyla geçit vermez bir hal aldı.

Üstelik hani Korupark'ın yarattığı sıkıntıyı gidermek için o bölgede yeni bir kavşak falan yapmak mümkün ama, Kent Meydanı Alışveriş merkezinin yaratacağı yükü ortadan kaldırmak için ancak yolun altını kazabilirsiniz.

Sağında solunda öyle yeni bir yol yapma şansınız yok. Yani bu şehir, bu saatten sonra, o bölgede yaşanacak yığılmanın yükünü, Ankara Yolu'nda en az Duaçınarı. İzmir Yolunda muhtemelen Paşa Çiftliği, İstanbul Yolu'nda da büyük olasılıkla çevre yolu girişine kadar hissedecek.

Taşımak zorunda kalacak ama ne yazık ki taşıyamayacak. Tamam çok lazımmış gibi bir devasa alışveriş merkezimiz daha oldu. Yine tamam, Kentin çaprıtılmış sosyal yaşam anlalışına bir mekan daha kazandırıldı, ve hatta tamam, birileri buralardan iyi para kazanacak.

Ama kent bir kez daha kaybetti. Hem en keyifli alanlarından birini sermayenin eline kaptırdı Hem o alanın etrafına içinden çıkılmaz bir trafik yükü yükleyip, tadını kaçırdı.

Santral Garaj civarına iş nedeniyle bile olsa gitmek artık kabus. O bağlantıyı kullanmak da öyle. İhsaniye tarafından Ankara Yolu'na geldiğinizi düşünün, zaten çok engel var önününüzde yolu aşılmaz kılan, bir üstüne Santral Garaj civarında yaşanacak kabus eklendi.

Ve asıl kötüsü, bu anlattıklarımızın hiç birisi fasarya falan değil. Geçtiğimiz Cumartesi günü bu kentin insanı her satırını bire bir yaşadı. Şimdi hakikaten merak ettiğim bir şey var.

Bu denli iddialı yatırımlarda niye kimsenin aklına ana projenin etkilerini de hal yoluna koymak gelmiyor, Ya da geliyor da birileri gereğini mi yapmıyor.

Santral Garaj'ın yeni ve devasa bir yapıdan öte, bölgedeki trafiğe nefes aldıracak adam gibi bir kavşağa ihtiyacı vardı. Öncelik bir alışveriş merkezinde değildi. Keşke önce o kavşağı adam estelerdi, en azından zaten kimsenin içine sinmeyen o yapıya bu denli eleştiri almazlardı.