Haberler

Mimarlar Odası Antalya Şubesi’nce Düzenlenen "Mimarlık ve Teknoloji" Sempozyumundan Kısa Notlar

Tarih: 29 Mayıs 2008 Yazan: Özlem Bahadır Kebabcı

17-19 Mayıs 2008 tarihlerinde, Mimarlar Odası Antalya şubesi tarafından “3.Ulusal Genç Mimarlar Buluşması” kapsamında “Mimarlık ve Teknoloji” konulu bir sempozyum gerçekleştirildi. Etkinlik, Oda Başkanı Osman Aydın, Mimar Niyazi Duranay ve Mimarlar Odası Genel Başkan Yardımcısı Erkan Karakaya’nın açılış konuşmaları ile başladı.

Daha sonra söz alan YEM Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol, “Mimarlık ve Teknoloji” başlıklı konuşmasında, “Teknoloji”de yeni atılımlar yapılmadığı dönemlerde, “Mimarlık”ın geriye dönerek eski formları bugüne uyarlamaya çalıştığını ifade etti.

Japon mimar Tatsuya Yamamoto “Kültürler Arası Etkileşim ve Teknoloji” başlıklı konuşmasında şirketinin kurulduğu ilk günden bugüne yurtiçi ve yurt dışındaki serbest proje deneyimlerini izleyicilere aktardı. Ancak bugün bazı noktalarda, üniversitede ders verdiği dönemde söyledikleriyle çelişkili görülebileceğini söyleyen Yamamoto, piyasada mimarın iş yapma koşullarını, uygulama sürecini ve mimarın insiyatifini aşabilen durumları samimi bir üslupla dile getirdi.
ODTÜ öğretim üyelerinden, sosyolog H.Ünal Nalbantoğlu’nun konuşması daha çok izleyicinin mevcut düzendeki yerini sorgulamasına yönelikti. Nalbantoğlu, içinde bulunduğumuz düzeni gerçekçi bir şekilde gözler önüne serdiği konuşmasında bugün “etik” kelimesinin sıklıkla kullanılıyor, buna gerek duyuluyor olmasının bazı şeyleri yitirdiğimiz anlamına geldiğini söyledi. Memnun olsak da olmasak da hepimizin bu düzende yer aldığını ve düzeni sürdürdüğünü söyleyen Nalbantoğlu, ancak kişinin bunu sorgulayabileceğine dikkat çekti.

Sempozyumun ilk günü, Nalbantoğlu’nun konuşmasıyla noktalandı. Ertesi gün, tüm bildirilerin 6 ayrı oturumda -1.2. ve 3.4. oturumlar eşzamanlı olarak- sunulduğu, tartışıldığı gün oldu.

Sempozyumun “Tarihsel Süreç İçinde Mimarlık ve Teknoloji” konulu ilk oturumu’nun tematik sunuşu, Prof.Dr. Günhan Danışman tarafından gerçekleştirildi. Konuşmasında “Çağdaş Mimarinin ömrü ne olmalıdır?” sorusuna yanıt aramaya çalıştığını söyleyen Danışman, yapım sistemlerini tüm olanaklarıyla bilmenin ve tercihini ona göre yapmanın önemine dikkat çekti. Ancak bugün mimarlık eğitiminde ağırlıklı olarak betonarme sisteminin yer aldığını, çelik, ahşap, kerpiç vb. diğer sistemlere çok az yer verildiğini söyleyen Danışman, mesleki eğitimde tüm yapım sistemlerine yer verilmesi ve bu alanlardaki “AR-GE” çalışmalarına yatırım yapılması gerektiğini ifade etti.

“Mimarlık ve Teknoloji İlişkileri Çerçevesinde Mimari Ürünün Tasarım, Üretim ve Kullanım Değişimleri” konulu 4. Oturum’un tematik sunuşu ise, Prof.Dr. Murat Eriç tarafından gerçekleştirildi. Eriç konuşmasında, çeşitli örnekler üzerinden teknolojideki ilerlemelerin ve imkanların etkileyemeyeceği bir felsefe olarak mimaride öz-biçim birlikteliğinden söz etti.
Aynı oturumda bildirisini sunan Yrd.Doç.Dr. Didem Eerten Bilgiç ise, Mimari tasarımda Teknoloji kullanımı bakımından “sürdürülebilirlik” kavramını ele aldığı konuşmasında, güneş paneli vb. eko teknolojik uygulamaların yapıya sonradan eklenmesi yerine projeyle bütünleşik tasarlanmasının önemine dikkat çekti.

5.Oturum’un başlığı “Teknoloji ve Ekolojik Sorunlar/Çözümler” olarak belirlenmişti. Oturumun tematik konuşmasını çevre bilimleri konusunda uzun yıllardır çalışmakta olan ve bu konuda üniversitelerde dersler veren Ediz Hun yaptı. Mevlana’dan, Aşık Veysel’den yaptığı alıntılarla renklendirdiği konuşması izleyicilerden büyük ilgi gördü.

Yrd.Doç.Dr. Selda K. Karaosman, “Akıllı ve Sürdürülebilirlik Binalar” üzerine hazırladığı konuşmasında sürdürülebilir tasarımın, belli bir reçete olmaktan çok, bir felsefe olduğuna dikkat çekti.

Yrd.Doç.Dr. İpek Fitöz, belki pek de farkında olmadığımız bir konuya değinerek- teknolojik ışıkların ekosistemler üzerinde yarattığı yanılsamaları ve sorunları aktardı.

Benim yaptığım sunumda, bugün “ekolojik” olarak tanımlanan yapı ve kentlerin hızla çoğaldığını, ancak -bu uygulamaların çoğunda da görebileceğimiz gibi- “sürdürülebilirlik”in sosyal, kültürel, etik vb. kriterlerinin ihmal edildiğini ve yaşanan çevre sorunlarının teknik uygulamalarla çözülebilecek salt enerji sorununa indirgenmiş olduğunu belirttim.

Ancak, “Teknoloji ve Ekolojik Sorunlar/Çözümler” konulu oturumda, -belki de konunun başlı başına bir kongre konusu olabilecek kadar kapsamlı olması sebebiyle- “teknoloji-ekoloji” ilişkisinin, yaşanmakta olan çevresel, toplumsal, kültürel vb. sorunlara olan etkisinin ve olası çözüm yollarının yeterince tartışıldığını söylemek zor.

Sempozyum’un bütününe bakacak olursak, Antalya Mimarlar Odası’nın başarılı bir organizasyon gerçekleştirdiğini söyleyebiliriz. Ancak, organizasyonun daha iyi değerlendirilebilmesi için eş zamanlı oturumlardan –bir şekilde- kaçınabilmek mümkün olamaz mıydı diye düşünmeden edemiyorum. Mimarlara görüşlerini bildirme, öğrenme ve tartışma imkanı sağlayan bu önemli organizasyonun biz katılımcıların yapıcı eleştirilerini dikkate alacağını umuyor ve önümüzdeki sene uluslararası olacağını öğrendiğimiz “Antalya Genç Mimarlar Buluşmaları”nın her geçen yıl gelişerek devamını diliyorum.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.