"Çevre dostu" olduğu söylenen ürünler hakkında şüphe duyar mısınız?

Yanıtınız evetse, şüphe duymakta haksız da sayılmazsınız. Yapılan araştırmalar, artan ilgiye bağlı olarak bugün bu duyarlılığın bir pazarlama aracına dönüştüğünü ve bu tip ürün ve hizmetler için ciddi bir güvenilirlik sorunu olduğunu ortaya koyuyor.

Peki ürünün gerçekten "yeşil" olup olmadığını, iddialarının güvenilir olup olmadığını nasıl anlayacağız, neye göre karar vereceğiz?

Bu sorunun yanıtını "Terrachoice" tarafından yapılmış bir araştırma raporunda bulmak mümkün.

"Terrachoice", Kuzey Amerika’da şirketlerin sürdürülebilir gelişimine yardımcı olan bir Çevresel Pazar Ajansı. "Bir şirketin çevresel eylemleri ya da bir ürün ya da hizmetin çevresel avantajları hakkında kullanıcıyı yanıltma eylemi" anlamına gelen "greenwash" (yeşil gösterme) faaliyetlerini anlamak ve kamuoyunu bu konuda bilgilendirmek amacıyla, geçtiğimiz sene 1753 çevresel iddiada bulunan 1028 adet ürün (55 kategoride) üzerinden bir araştırma gerçekleştirmiş. Ürünlerin iddia edildiği gibi gerçekten "yeşil" mi olduğu, yoksa yeşil gösterilmeye mi çalışıldığı anlaşılmaya çalışılmış. Sonuç çarpıcı: İncelenen 1028 ürünün biri hariç hepsinin belirlenen "yeşil gösterme" suçundan en az birini gerçekleştirdiği tespit edilmiş.

Terrachoice’un 1028 ürün üzerinde gerçekleştirdiği araştırma sonuçlarına dayanarak, yalan ya da yanıltıcı çevresel iddialar 6 ana başlık altında (Six Sins of Greenwashing TM) sınıflandırılmış:

1- Bütüncül bir çevre analizi yerine tek bir özelliğe vurgu yapmak
2- Kanıt olmaması
3- Yanlış anlamalara yol açabilecek şekilde belirsizlik
4- Konu dışı ve yersiz iddialarda bulunmak
5- Yalan söylemek
6- İki farklı sorundan daha az önemli olanını vurgulayarak tüketicinin dikkatini asıl sorundan uzaklaştırmak




Ürünlerin "Yeşil Gösterilmesi"nin Olası Sonuçları
Çalışma sonuçları, "yeşil gösterme"nin son derece yaygın olduğunu ortaya koyuyor. Bunun sonuçlarına dikkat edilmesi gerekiyor çünkü,

- İyi niyetli kullanıcılar, kendi çevresel ilkelerine uygun olmayan yanlış satın almalara yönlendirilebilirler. Bu da hem kullanıcının yanlış yönlendirildiği, hem de onun satın alma aracılığıyla çevreye dair kazançta bulunma potansiyelinin israf edildiği anlamına gelir.
- Alışverişte gerçek çevresel yeniliklerin - ürünlerin etkisini yavaşlatır ve yaygınlığını azaltır.
- "Yeşil gösterilen" ürünler insanlarda fazlasıyla kuşkuculuk yaratabilir, özellikle çevresel gelişim için en duyarlı ve istekli insanlar bile ürünlere - üreticilere dair inancını yitirebilir. Ancak bu durum, gerçekten yeşil ürünler ve yeşil yenilikler için gerekli kamusal desteğin yitirilmesi ve dolayısıyla hükümetin finansal teşviğinin de kaybedilmesi anlamına gelebilir.

Ürünleri Yeşil Göstermenin 6 Yolu
1- Bütüncül Bir Çevre Analizi Yerine Tek Bir Özelliğe Vurgu Yapmak
Bu tip iddialar genellikle yanlış değildir fakat ürünü destekleyecek bütüncül bir çevresel analizinin yapılması yerine ürünün "daha yeşil" bir resmini yapmakta kullanılır.

Ürünün muhtemelen daha önemli çevresel özelliklerine (enerji, küresel ısınma, su ve kağıdın ormancılık etkileri gibi) dikkat etmeksizin sadece tek bir çevresel özelliğine (kağıdın geri dönüştürülebilir içeriği örneğin) ya da detaylarına (klorinsiz beyazlatma vb) dayanarak ürünün yeşil olduğu iddia edilir.

Aşağıda araştırmadan bazı örnekler görülebilir:

- Hava-su emisyonları ve küresel ısınma etkileri gibi üretim etkilerine dikkat etmeksizin sadece geri dönüştürülebilir içeriğinin ya da sürdürülebilir hasat yönteminin tanıtımı yapılan kağıt (evle ilgili ihtiyaçlar, kağıt havlu ve kopya kağıdı da dahildir) ve kereste ürünleri (iskelet ürünleri ve plywood gibi).

- İçeriğinin geri dönüştürülür olup olmadığına ve üretim etkileri vb. diğer çevresel etkilerine dikkat edilmeksizin iç hava kalitesine yönelik avantajları olduğu iddia edilen ev yalıtım ürünleri

- İç hava kalitesine olası etkilerine, malzeme içeriğine ya da geri dönüşümlü kağıtlarla - yenileştirilmiş toner kartuşlarıyla olan uyumluluğuna dikkat edilmeksizin enerji etkinliğini desteklediği iddia edilen ofis ekipmanları (printerlar, fotokopi ve faks makinaları)

İncelenen ürünlerin %57’sinde bütüncül bir çevre analizi yerine tek bir özelliğe vurgu yapıldığı tespit edilmiş.

2- Kanıt Olmaması
Bir çevresel iddia, kolaylıkla erişilebilir destekleyici bilgi yoluyla ya da güvenilir bir üçüncü taraf belgelendirme sistemi aracılığıyla doğrulanamıyorsa, kanıtı yok demektir. (Bu araştırma için, broşürde ya da ürünün websitesinde çevresel iddiayı destekleyen bir bilgi olup olmadığına bakılmıştır.)

Aşağıda araştırmadan bazı örnekler görülebilir:

- Enerji etkinliklerini tanıtan hiçbir destekleyici delil ve sertifika olmayan lambalar ve ışıklar
- Hayvanlar üzerinde test edilmediğini söyleyen ama bu iddia için hiçbir delil ve sertifika sunmayan şampuan vb. kişisel bakım ürünleri
- Delil göstermeksizin geri dönüştürülmüş içeriğe sahip olduğunu iddia eden yüz temizliğinde kullanılan kağıt peçeteler ve kağıt havlular

İncelenen ürünlerin yaklaşık %26’sının kanıt göstermediği ve araştırıldığında da ilgili iddiayı doğrulayacak herhangi bir kanıtı olmadığı tespit edilmiş.

3- Yanlış Anlamalara Yol Açabilecek Şekilde Belirsizlik
Gerçek anlamının yanlış anlaşılmasına yol açabilecek şekilde ya çok zayıf ya da çok genel tanımlanmış her türlü çevresel iddiada "belirsizlik" suçu işleniyor.

Çoğumuzun bildiği gibi yukarıdaki grafik, ürünün geri dönüştürülmüş malzemeden yapıldığını ifade eder. Fakat ürünün tamamı mı, yoksa bir kısmı mı geri dönüştürülmüş malzemeden imal edilmiştir? Geri dönüştürülerek tekrar kullanıldığı söylenen atıklar, tüketici atığı mıdır, endüstriyel atık mıdır? Niteleyici bir açıklama olmadan ürünlerde kullanılan bu grafik, muhtemelen alıcıyı yanıltacaktır.

Bu belirsizlik iddialarında sıklıkla tekrarlanan bazı ifadeler var. Örneğin:

- "Kimyasal içermeyen": Gerçekte, kimyasal içermeyen hiçbir şey olamaz. Su da bir kimyasaldır. Bütün bitkiler, hayvanlar ve insanlar da, tüm ürünlerimiz gibi kimyasallardan oluşuyor.
- "Toksik olmayan": Her şey tolere edilebilir ölçüde toksiktir. Su, oksijen, tuz hepsi de potansiyel olarak risk taşır.
- "Tamamen doğal": Arsenik doğaldır. Uranyum, merkür ve formaldehit de öyle. Hepsi de zehirlidir.
- "Yeşil", "çevre dostu", "eko-bilinçli" (bu sıklıkla kullanılan tanımlamalardan sadece bir kaçı) gibi ifadeler, tanımlamalar ayrıntılandırılmadan, detaylandırılmadan tamamiyle anlamsızdır.

Araştırmadan iddialarında belirsizlik olduğu tespit edilmiş ürünler arasında, kimyasal içermediği iddia edilen böcek ilaçları, "doğal" saç köpüğü, geri dönüştürülmüş içeriği olduğunu iddia eden ama miktarını belirtmeyen (%0,1 de olabilir) mutfakta kullanılan kağıtlar, herhangi bir açıklama ya da güvenilir bir 3. taraf belgelendirme sistemi olmaksızın toksik olmadığını iddia eden genel kullanımlı ev temizleyicileri ve "%100 doğal" banyo temizleyicileri sayılabilir.

İncelenen ürünlerin %11’inde yanlış anlamalara da yol açabilecek şekilde belirsizlik suçu işlendiği tespit edilmiş.

** İngiltere’de, etik çerçevesinde sürdürülebilirlik kavramı üzerinde çalışmalarda bulunan Futerra’nın hazırlamış olduğu "Greenwash Guide - 'yeşil gösterme' rehberi" de bu konuda faydalı olabilecek bir diğer kaynak. Futerra’nın araştırmasında Terrachoice’in çalışmasından farklı olarak, "Goobledygook: Sadece bilimadamlarının anlayabileceği jargon ve bilgi kullanmak" bir diğer "yeşil gösterme" suçu olarak belirlenmiştir. Terrachoice’in çalışmasındaki belirsizlik suçundan farklı da olsa, sonuçta tüketicinin ürünün anlatmak istediklerini anlayamamış ve belki de yanlış anlamış olması açısından benzer bir sonuca sebep olmaktadır.

4- Konu Dışı ve Yersiz İddialarda Bulunmak
Konu dışı, yersiz olma suçu, doğru ve gerçek olabilen fakat çevresel açıdan diğerlerine göre üstün özelliklere sahip ürün arayan tüketiciler için önemsiz ve yararsız bir çevresel iddiada bulunarak işlenir. İddia, konu dışı ve yersizdir, dolayısıyla da tüketicinin gerçekten yeşil bir ürün bulma sürecinde dikkatini dağıtır.

Konu dışı ve yersiz iddiaların en sık görülen örneği, ozon yok oluşuna en çok katkıda bulunan gazlardan chlorofluorocarbons ile (CFCs) ilgilidir. CFCler neredeyse 30 yıldır resmi olarak yasaklanmıştır, dolayısıyla onunla üretilen hiçbir ürün yoktur. Böyle olmasına rağmen, araştırmada az bulunur bir çevresel avantajmış gibi CFC kullanılmadığını ifade eden pek çok ürün bulunmuş:

CFC kullanılmayan böcek ilaçları, yağlar, ocak temizleyicileri, traş jelleri, pencere temizleyicileri ve dezenfektanlar, bu ürünlerin bazıları.

İncelenen ürünlerin %4’ünde konu dışı ve yersiz iddialarda bulunulduğu tespit edilmiş.

5- Yalan Söylemek
Yalan iddialarda bulunmakla bu suç işlenir. Araştırma bulgularında, sadece birkaç ürünün bu suçu işlediği tespit edilmiş. Örneğin:

“Organik sertifikalı” olduğu iddia edilen bazı şampuanların böyle bir sertifikasının olmadığı tespit edilmiş. Bir yalıtım ürünü "Energy Star" tescilli olduğunu iddia etmiş ancak araştırıldığında, Energy Star yetkili sitesi bunun yanlış olduğunu söylemiş. Bir bulaşık makinesi deterjanı ise ambalajının plastik olduğu rahatlıkla görülebilir olmasına rağmen, %100 geri dönüştürülmüş kağıt olduğunu iddia etmiş.

İncelenen ürünlerin 10 adedinde, yani tüm çevresel iddiaların %1’inden daha azında yalan söylendiği tespit edilmiş.

6- İki Farklı Sorundan Daha Az Önemli Olanını Vurgulayarak Tüketicinin Dikkatini Asıl Sorundan Uzaklaştırmak
Ürün kategorisinde doğru olabilecek "yeşil" iddialardır, fakat tüketicinin dikkatini kategorinin daha geniş çevresel etkilerinden dağıtma ve asıl sorundan uzaklaştırma riski taşır. Organik sigaralar, "yeşil" böcek ilaçları ve bitki öldürücüler, bu ürünler arasında sayılabilir.

Açıkçası, bu ürünleri gerektiren bazı koşullar ve tüketiciler mevcut, böcek ilaçları ve bitki öldürücüler bazı tarımsal uygulamalarda gerekli. Bu şartlarda, en yeşil seçeneği seçmek gereklidir. Ancak, böcek ilaçları ve bitki öldürücüler çimenlik alanlar vb. pekçok estetik uygulama için gereksizdir.

Organik tütün, belki sigara içenler için daha sağduyulu bir tercih olabilir, fakat sigara içicisinin vazgeçirilmesi öncelikli değil midir?

Ürünün kendisinin çevresel değeri soru işaretli ve tartışmaya açık olduğu durumlarda, söz konusu ürünlerde gördüğümüz "organik" ve "yeşil" gibi çevresel niteleyiciler aracılığıyla iki farklı sorundan daha az önemli olanın vurgulanarak tüketicinin dikkatinin asıl sorundan uzaklaştırıldığı söylenebilir.

İncelenen ürünlerin 17 adedinde, yani tüm çevresel iddiaların yaklaşık %1’inde iki farklı sorundan daha az önemli olanın vurgulanarak tüketiciin dikkatinin asıl sorundan uzaklaştırıldığı tespit edilmiş.

** Futerra’nın araştırmasında Terrachoice’in çalışmasından farklı olarak, bazı çevresel suçlar "Yeşil Ürünler ve Kirli Organizasyon" başlığı altında değerlendirilmekte. Terrachoice’in çalışmasındaki "Öncelikli Olmama Suçu" ile bir anlamda benzerlik taşıyan bu değerlendirme kriterinin daha iyi anlaşılabilmesi için "çevresinde bulunan nehri kirleten bir fabrikada çevre dostu ampüller üretilmesi" örnek olarak gösterilmiş.

Kullanıcılar için Tavsiyeler
Hükümetler ve standart düzenleyici kuruluşlar, üreticileri ürünlerini ve hizmetlerini "yeşil göstermek"ten vazgeçirmeye çalışıyorlar. Ancak çevreye dair ilginin yoğunlaştığı günümüzde, bütün karşı çabalara rağmen "yeşil gösterme" hızla çoğalmakta.


Tek Özellikli İddialara Karşı Çok Özellikli İddialar
Çevresel açıdan tercih edilebilir ürünlere bakarken, sadece tek bir çevresel faktör yerine, bütünü kaçırmayacak şekilde birden çok çevresel faktörü göz önüne almak önem taşıyor.

Örnekleyecek olursak, daha sağlıklı yiyecek seçeneklerini belirlemeye, tanımaya çalışırken, içerdikleri kalorilere de bakmak faydalı olabilir. Hatta aynı zamanda şeker, vitamin, yağ içeriklerini incelemek daha da faydalı olabilir.

En çok güvenilen çevresel iddialar, ürünün yaşam döngüsünün -hammaddenin çevresel etkilerini, üretim sürecini, ürünün kendisini ve kullanım sürecini içeren- her bir safhası boyunca pek çok çevresel faktörü içermekte ve bütünleştirmekte.

Tek özellikli iddialar, geri dönüştürülmüş malzeme içeriği ya da enerji etkinlik gibi sadece tek bir çevresel özelliği göz önüne alıyor. Aynı derecede önemli olarak, tek özellikli iddialar diğer önemli çevresel faktörleri gizleyebilirler.

Bu konuda tüketicinin etkisi belirleyici özellik taşıyor. Çalışmada tercihlerini ürünlerin çevresel kazanım değerlerine göre yapmak isteyen tüketiciler için bazı öneriler yer alıyor:

Kullanıcılar İçin Bazı Öneriler

- Eko-etiketi olup olmadığına bakın ve geçerliliğini kontrol edin.
- Aşağıdaki soruları sorarak 6 "yeşil gösterme" suçundan herhangi biri / birilerinin işlenip işlenmediğini anlamaya çalışın.

1- "Yeşil" iddia sadece tek bir çevresel konuyla mı sınırlı? (Bütüncül Bir Çevre Analizi Yerine Tek Bir Özelliğe Vurgu Yapmak)
Eğer öyleyse, ürünün çevresel etkisi hakkında daha kapsamlı bir fotoğraf elde edebilmek için başka bilgilere de göz atmalısınız.

“Tamam, bu ürün sürdürülebilecek şekilde hasat edilmiş bir ormandan geliyor, fakat frezeleme ve nakliye etkileri neler? Üretici bu etkileri de azaltmaya çalışıyor mu?”

Çevresel bir konunun üzerinde önemle durmak, altını çizmek, vurgulamak bir sorun değil, ancak çevresel konular arasındaki etkileşimi dikkate almamak bir sorundur.

2- İddiayla ilgili daha fazla bilgi ve kanıt bulmam için ürün, bana yardımcı oluyor mu? (Kanıt Olmaması)
Yeşil iddianın bilimsel açıklamasını detaylı bir şekilde yapan bir ürün etiketi ya da broşür olmasını beklemek pek mantıklı olmayabilir; fakat daha fazla bulgu ve açıklamayı nereden bulabileceğiniz konusunda sizi yönlendiren bir etiket ya da broşür olmasını beklemek mantıklıdır. Gerçek bir iddiada bulunan ürün, tüketiciye daha fazlasını öğrenmek ve daha fazla bulgu, delil görmek için yardım eder. Şirket websiteleri, güvenilir bir üçüncü taraf belgelendirme sistemi ve ücretsiz telefon hatları, delil göstermede kolay ve etkili araçlardır.

3- İddianın -ürüne özgü- çevresel ve bilimsel anlamı anlaşılıyor mu? (Yanlış anlamalara yol açabilecek şekilde belirsizlik)
Bugün ürünler için sıklıkla kullanılan pek çok popüler terim var: "Toksik olmayan", "tamamen doğal", "çevre dostu" ve "gezegen dostu". Yeterli açıklama olmaksızın, ürünlerin "eko" ve "doğal" ön ekli olarak tanımlanması, bir anlam ifade etmeyecek kadar belirsizdir.

4- Bu kategorideki diğer tüm ürünler aynı iddiada bulunabilir mi? (Konu dışı ve yersiz iddialarda bulunmak)
En yaygın örneklerden biri "CFC kullanılmamaktadır" iddiasıdır. Bu anlamsız ve yersiz bir iddiadır, çünkü zaten CFC ile üretilen hiçbir ürün yoktur. Diğer olayları, davaları ortaya çıkarmak daha zor olabilir. Kendinize iddianın önemli ve ürünle ilgili olup olmadığını sorun, mukayese kuruluşları ve ürün tedarikçileri bu konuda ipuçları ve bilgi verebilir.

5- Araştırdığınızda ne buluyorsunuz, iddia doğru mudur? (Yalan söylemek)
Bu suçu tespit etmek zor olabilir. Bu çalışmada en sık rastlanan örnekler, üçüncü taraf belgelendirme sistemlerinin yanlış kullanımları olmuş. İyi haber şu ki, bunların doğruluğunu onaylamak ve kesinleştirmek artık daha kolay. EcoLogoCM, Chlorine Free Products Association (CFPA), Forest Stewardship Council (FSC), Green Guard, Green Seal vb. oluşumların hepsi sertifikalı ürünlerin listesinin geçerliliğini sağlamakta.

6- İddia, -ürünün ait olduğu kategorinin çevresel değeri tartışılabilir bir konu iken- tüketicinin o ürün hakkında "yeşil" hissetmesini mi sağlamaya çalışmaktadır? (İki farklı sorundan daha az önemli olanını vurgulayarak tüketicinin dikkatini asıl sorundan uzaklaştırmak)
Tütün ve sigaranın olumsuz etkileriyle ilgilenen kullanıcılara organik sigara temin etmek yerine sigarayı bırakmalarına yardım ederek de hizmet verilebilir. Benzer şekilde, çimenlik alanlar için kimyasalların lüzumsuz kullanımının insan sağlığı ve çevresel riskleri ile ilgilenen tüketiciler, daha yeşil alternatiflere yönelmek yerine, bu kimyasalların kullanımlarını azaltarak daha büyük bir çevresel kazanç oluşturabilirler.

Pazarlamacılar İçin Notlar
Yeşil pazarlama olması gerektiği gibi, yani bilimsel ve etik açılardan doğru ve ticari olarak başarılı olduğunda, çevresel sürdürülebilirliğe ivme kazandıracak büyük bir imkan.

Çalışma aracılığıyla pazarlamacıların iddialarını gerçekleştirmeleri ve konuyla ilgili şüphelerin giderilebilmesi için yardımcı olunması hedeflenmiş. "Daha yeşil" ürünler, iddialarında haklı ve çevresel değeriyle diğer ürünlerden daha tercih edilebilir olsun ki,

- Uygunsuz ve gerçek dışı yeşil iddiaların rekabetçi baskısı azaltılsın.
- Tüketiciler, yeşil iddialara ve yeşil ürünlere gereğinden fazla şüpheci davranmasın ve konuyla ilgili bıkkın ve isteksiz olmasın.
- Pazarlamacılar, çevreye duyarlı üreticilerin müşterileriyle dürüst, güvenilir ve uzun soluklu bir diyalog kurabilmeleri için çalışsın.

Her şeyden önce unutulmaması gereken şu ki, mükemmel bir yeşil ürün yok. Çevre açısından tercih edilebilir ürünler, "yeşil" değil "daha yeşil"dir ve onları böyleymiş gibi tanımlamak çok daha doğrudur. İkinci olarak, çevresel gelişim, zorunlu olarak aşamalıdır, sadece daha yeşil yenilikler ve ürünlerin değil tüketicinin de özendirilmesi, teşvik edilmesi gereklidir.

Sonuç Olarak
Bugün giderek daha fazla tüketici, harcamalarını çevresel sorumluluğunun bir ifadesi olarak kullanmayı düşünüyor. İşletmeler ise çevresel performanslarını bir farklılık ve sosyal sorumluluk göstergesi olarak değerlendiriyorlar. Gerçek çevresel duyarlılık, piyasada ödüllendirildiği zaman (piyasa, çarşı paylaşımı, ücret primleri, halkın saygısı ve artan görünülürlük), bu doğrultudaki ürünlerin gelişimini motive edecektir.

Bu çalışmanın amacı, belli pazarlamacıları suçlamak değil, tüketiciyi yeşil iddialardan korkutmak, hevesini kırmaksa hiç değil. Çalışma, pazarlamacıların iddialarını gerçekleştirmeleri, konuyla ilgili şüphelerin giderilmesi ve pazarlamacılar-tüketiciler arasında daha dürüst ve etkili bir diyalog kurulması için yardımcı olmak amacını taşıyor.

Yeşil pazarlama bu yanlışların üstesinden geldiği zaman, tüketiciler yeşil iddialara daha kolay güvenebilecek ve çevre açısından -gerçekten- daha tercih edilebilir ürünler, pazarda daha süratli ve derinlemesine etki sağlayacak.

Bu konuda gelişme sağlanabilmesi için bilmek kadar bildiklerimizi paylaşmak da önemli. Terrachoice’un web sitesinde kendi tespit ettiğiniz yeşil gösterme suçunu ilgililere iletebiliyorsunuz. Greenwashingindex’in sitesindeyse eklenen örneklerin belirlenen kriterler üzerinden puanlandırılması ve böylece ürünün ortaklaşa değerlendirilebilmesi mümkün. Sitede dünyanın her yerinden ürünler var, Garanti Bankası Bonuscard’ın iddialı reklamı, sitede değerlendirmeye açılmış örneklerden biri.

Terrachoice’in araştırma sonuçlarına bakacak olursak, ürünlerin pek çoğu -Bonuscard reklamının aldığı gibi- testten tam puan (!) alır gibi gözüküyor.

** Terrachoice’in değerlendirmeye aldığı 55 adet ürün kategorisi: Hava tazeleme cihazları, otomobil temizleyicileri, çantalar, banyo temizleyicisi, banyo losyonu, halı temizleyicisi, deodorant, bulaşık deterjanı, dezenfektan spreyler, zarflar, kumaş yumuşatıcısı, cilt için kullanılan peçeteler, yer temizleyicisi, yer döşemeleri, zemin kaplamaları, banyo köpüğü, mobilya parlatıcısı, jel, cam temizleyicisi, saç spreyi, el losyonu, el sabunu, yabani ot ile mücadele ilacı, mürekkep kartuşu, böcek - bitki ilaçları, yalıtım, izolasyon, çamaşır deterjanı, aydınlatma ampulü, yağ, saç köpüğü, ağız spreyi, çok amaçlı temizleyici, fırın temizleyicisi, ambalaj malzemeleri, boya, kağıt, dosyalar, yazıcılar, fotokopi makineleri, fırça, peçeteler, şampuan, traş jeli, kargo kutuları, paslanmaz çelik cilası, televizyon, tuvalet kağıdı, diş macunu, ahşap paneller, ambalaj kağıtları, yazı araçları, green product section, conditioner, degreaser.