Çoğumuzun aklına ‘yeşil tüketim’ deyince alışveriş yapmak gibi günlük zevklerimizden vazgeçmemiz gerektiği geliyor. Oysa küresel ısınmanın önüne geçecek önlemler aslında yeşil binalarda oturmaktan ferah ve temiz toplu taşıma araçlarına binmekten geçiyor.

Dünya sadece çöp ayrıştırarak, naylon poşet kullanarak kurtulmuyor. Çok daha büyük önlemlerin alınması gerekiyor.
Diğer haberler

BBC den ‘Viewpoint’ adlı köşeyazısında Sir John Sorrell, enerji ve doğal kaynak tüketimini azaltarak yaşam kalitesini yükseltmeyi başarmış örnek şehirler olsa da önemli ve büyük adımların politikacılar tarafından atılması gerektiğine dikkat çekiyor.

Çoğumuzun aklına ‘yeşil tüketim’ deyince alışveriş yapmak gibi günlük zevklerimizden vazgeçmemiz gerektiği geliyor. Oysa küresel ısınmanın önüne yaptıklarımızdan vazgeçerek değil, şehirleri yeniden tasarlayarak, toplum olarak hayat tarzımızı değiştirerek ve yeni fikirler üreterek önüne geçilebileceği belirtiliyor. Sorrell bu konuda neler yapabileceğimizi şöyle anlatıyor:

Hayal Edin
Karbon tüketimini azaltırsak önümüzdeki 10 yılda şehir nasıl değişir? Enerji tüketimini azaltmaktansa, enerjiyi güneşten elde etmeli ve merkezi olmayan yeni bir enerji dağıtım sistemi uygulamalıyız. Sorrell doğa dostu bir şehir yaratmak için 3 kriterin yerine getirilmesi gereğine dikkat çekiyor.

Binalar
Büyük bir şehirde ortalama bir ev yılda 2 milyon ton CO₂ (karbon) gazı üretiyor. Çünkü bu evlerin çoğu kötü bir ısı yalıtımına sahip ve gereğinden fazla karbon gazını şehre yayıyor. Bu evlerin kaliteli bir ısı yalıtımına kavuşması için belediyelerin teşvik yasası uygulaması ve yardımı gerekiyor.

Ulaşım
Toplu taşıma araçları çok iyi işliyor olmalı. Ancak bu şekilde arabalarımızdan vazgeçebiliriz. Hem daha ucuz, hem daha hızlı hem de iyi koşullarda olan bir toplu taşıma aracını neden özel arabalarımıza tercih edelim ki? Hem de petrolün ve otopark ücretinin çok yüksek olduğu büyük şehirlerde.

Şehrin Yeşillendirilmesi
Belediyeler yeterince ağaç dikiyor mu? Parklara iyi bakıyor mu? Yeşillik bir şehrin iklimi açısından çok büyük önem taşıyor.

İyi tasarlanmış, doğa dostu bir şehrin sakinleri de yaşadıkları şehrin geleceğinin kendi gelecekleri olduğunun bilincindedir. İyi yalıtılmış bir evde yaşamanın, toplu taşımayı kullanmanın ve yeşile saygı duymanın önemine inanırlar. Ancak böylesi bir bakışla ve yatırım desteğiyle şehirler değişebilir.

Sorrell’e göre bu noktada iş politikacılara düşüyor. Sorrell, 31 Mayıs'ta Birmingham da düzenlenen İklim Değişimi Festivali ile (Climate Change Festival) politikacıları bu kararları almaları için cesaretlendirmeyi hedefledi.