Haberler

Kentleri Kurmak ve Korumak

Tarih: 14 Temmuz 2008 Kaynak: Akşam Yazan: Orhan Beşikçi
Her kentin bir kuruluş öyküsü var, masallar, destanlar, hatta rüyalar kentlerin kurulmasında etkili olmuş. İnsanoğlu yurt yapacağı arazide havayı, suyu, toprağı ilkel de olsa testlerden geçirmiş. Kentleri kuranlar, korunmasına da kafa yormuşlar.

Nebukadnezar, Babil şehrini güvenlikli hale getirdiğini anlatmak için tarihe şöyle not düşmüş ‘’Babil’i, doğudan muazzam bir surla çevreledim. Hendeğini kazdım ve şevlerini yer katranı ve tuğlalarla yaptım. Kıyısında dağ gibi yüksek muazzam duvar inşa ettim, geniş kapılar açtım ve bunlara servi ağacından üstü bakır kaplı kapı kanatları taktım. Kötü niyetli düşmanların yanlarından sıkıştırmaması için deniz nasıl karaları dalgalarıyla sararsa öyle muazzam surlarla çevirdim. Duvarları delemesinler diye önlerine toprak yığdırdım ve tuğladan rıhtım duvarlarıyla çevirttim. Dış kaleyi sanatla tahkim ettim, Babil şehrini kale haline getirdim’’ Gün geldi Babil zapt edildi, Nerede o dünya harikası Babil’in Asma Bahçeleri...

İzmir’in 5000 yıl önce Bayraklı’da kurulduğunu biliyorduk. 2. İzmir Kadifekale’de rüya üzerine kuruldu, ancak arkeoloji, Yeşilova höyüğünü bulup 8500 yılla tarihleyince hesaplar ve sıralama değişti.

İzmir’in en eski semti Altınpark’ta, Kurulduğu günden bu güne yaşam devam ediyor, kazı sırasında başları kıbleye dönük insan kemikleri gördüm. Sanki ‘’bizim evimiz buralarda bir yerde, uyumaktan yorulduk bizi evimize götür’’ der gibiydiler... Eski İzmir’den kalan kültür varlıklarını korumak için EXPO umuttu, milyar dolarların bir kısmı tarihi dokunun korunmasına ayrılacaktı. Bunun kokusunu alanlar nedense şimdi ortalıkta gözükmüyor...

Tarihi kentin surları yıkık, eski evlerin kapıları, cumbaları kırık, havuzları, çeşmeleri susuz... Sandıklardan çıkan objeler, fotoğraf albümleri kapanın elinde kalıyor... Dünyanın en eski kentlerinden biri olan İzmir’in suyunu, denizini, kirletip, ormanlarını yakıyor, kültür değerlerini hoyratça tüketiyoruz...

Belediye seçimleri yaklaşıyor, “Aydınların yönetimlerde görev alması’’ düşüncesine katılıyorum. Güvendiğim, başarılı olacağına inandığım insanlara yerel yönetimlerde görev alın diyorum. Aldığım yanıt çoğunlukla “O iş bize göre değil” oluyor.

Geçenlerde Belediyecilik üzerine üç kitap yazmış, başta İstanbul Büyükşehir, Beşiktaş, Şişli belediyelerinde çeşitli birimlerde çalışmış, halen Karşıyaka Kent Meclisi Başkanlığı görevini yapan çevre bilimci (Geoekolog) Yard.Doç.Dr. Metin Erten’le yerel yönetimler ve Fatma Girik’in belediye başkanlığı üzerine bir söyleşi yaptım. Lafı belediye başkanlığına getirip neden aday olmuyorsun diye sordum. Başta Büyükşehir ve Konak Belediye Başkanları olmak üzere tarihe saygı duyan isimlerin bir dönem daha başkanlık yapmasını istiyorum. Yeni başkan adayları içersinde Çevre bilimci Metin Erten’i de görmek isterim.

İzmir, Kızıl meydan, Fransa örneğinden sonra bu kez Lizbon’a benzetilmek isteniyor. Proje üniversitelerde Şehircilik dersinde öğrencilere kötü örnek olarak okutulmalı. Uçuk projenin sahipleri Babil kıralı Nebukadnezer gibi “Ben İzmir’in meydanlarını Kızılmeydan gibi yapıp, Fransa’daki tak’ın aynısını kurdum, Şenzelize’ye benzeyen yollar açtım. Kentin içinde bunca boş bina varken, limon tepeyi unutup Lizbon gibi, Bayraklı’ya villa ve gökdelenler inşa ettim ‘’diye hava atıp tarihe geçerler mi? Partililere müteahhit ağzıyla konuşmak hiç yakışmıyor. Biz yinede; hop, abi kendine gel burası İzmir diyerek uyarımızı yapalım.

Kentleri kurmak kadar, yaşatmakta zor. Solcu olmak, sosyal demokrat olmak işte o daha da zor...
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.