Haberler

"Tesettür"lü binalar kenti İzmir...

Tarih: 17 Temmuz 2008 Kaynak: Yeni Asır Yazan: Durmuş Odabaşı
İzmir'de çirkinlikleri örtü ile kapatmak, geçtiğimiz yıllarda yapılan Uluslararası Akdeniz Oyunları sırasında icat edildi. Yabancı sporcuların geçeceği güzergahlardaki çirkinlikler örtü ile kapatıldı. Aynı "moda", Çankaya'nın göbeğindeki iki çirkinlik abidesi bina için de uygulandı. Bazı hanımların, güzelliklerini gizlemek için kullandığı giyim tarzının bir benzeri, burada çirkinlikleri kapatmak için kullanıldı. Oysa, bu kenti bu çirkinliklerden kurtarmakla görevli olanların, İmar Kanunu'nun 39. ve 40. maddelerini biliyor olmaları lazım.

Ayrıca, bu maddeleri "es" geçerek, resmen suç işlediklerini de unutmamaları gerekir. Bilmeyenlere bildirecek makamların harekete geçmemiş olması da bir başka "görevi savsaklama" örneği olarak önümüze çıkıyor. Örneğin İzmir Valiliği ile Çevre ve Orman İl Müdürlüğü gibi...

Vatandaşa bu işkence neden?
İşte o 25 yıllık "çirkinlik, pislik, insana ve kente saygısızlık" anıtı tesettürlü binanın kaldırımı. Her gün yüzlerce insan bu kaldırımı kullanırken, başlarına, yüzlerine dalgalanan "belediyecilerimizin son icadı" olan "çirkinliği gizleme örtüsü"ne dikkat etmek zorunda. Bu içi fare, dışı çirkinlik dolu binayı, mal sahipleri, istedikleri imar planını alamadıkları için yıkmıyor; gelmiş geçmiş belediye başkan ya da bürokratları da yıktırmıyor. Ya da yıktırıp, mal sahibine faturayı göndermiyor. Kanunda maddesi olduğu halde... Biz de "bu kent neden geri gidiyor" diye üzülüyoruz. Cevabı çok ama, biraz ağır...

Dünyanın en büyük mermer-fayans sergi alanı...
47 yıldır bu kentte yaşarım; kentte yaşam kurallarının bu kadar askıya alındığı bir döneme rastlamadım. Merkezi yerlerdeki tüm dükkanlar kaldırımlara taşınmış. İnsanların elindeki kağıt parçasını buruşturup atacakları bir çöp kutusu bile yok. Yıllar önce sökülen büfelerin kalıntı fayansları, kesilen demirlerin fazlalıkları hala ayağa takılıyor. Bir de kaldırımlara döşenen kaplama malzemelerinin çeşitliliği... Mermerden, ham betona kadar... Vatandaş bu konuda da o kadar özgür ki... Sanki sokaklar, kaplama malzemesi teşhir yeri gibi...

Şu iyi biline ki; bu fotoğraf ve yazılardaki amacım, kimseyi karalamak ya da kötülemek değil. Sadece, daha kurallı ve düzenli bir kentte yaşamayı istemek... Görevliler görevini yaparsa, bu da neden olmasın...

Ayrıca; dünkü köşemizde yer alan "İzmir manzaraları"ndan sonra çok sayıda telefon aldık; "Bir de bizim buraları görün, yazın" diye. Bornova'dan, Alsancak'tan, Güzelyalı'dan, Hatay'dan... Hangi birine yetişelim. Üstelik bizim köşe güzellik amaçlı...

Sevgi Yolu, "Sevgi Otoparkı..."
Çankaya'daki Sevgi Yolu'nun bir bölümü, fotoğrafta görüldüğü gibi artık "Sevgi Otoparkı..." Bir zamanlar rengarenk çiçeklerin açtığı, ulu palmiyelerin gölgelediği, oturma banklarında sevgililerin gelecek planları yaptığı o yolun yarısı artık otopark. Çiçeklerden, süs bitkilerinden ise eser yok. Şimdi birisi çıkar da "İzmir şehircilikte, eskiye göre daha ileride..." derse, şu Sevgi Yolu'na bir baksın...

Bu "Sevgi Otoparkı(!)"nın karşısında ise dizi dizi kafeler, restoranlar var. Siz dünyanın hiç bir ülkesinde merdivenle inilip, merdivenle çıkılan kaldırım yüksekliği gördünüz mü?... Belediyelerin imar müdürlüklerinde görevli "okumuş insanları", bu binalara nasıl olup da "oturma ruhsatı" veriyor, anlamak mümkün değil.

Giriş merdiveni kaldırımda...
Bu da, İzmir'in göbeğinde yer alan Doktor Behçet Uz Çocuk Hastanesi'nin dibine jet hızıyla yaptırılan İl Sağlık Müdürlüğü binası. "Jet hızı ile" demem, İzmir ilçelerinde bir çok devlet hastanesi ya da sağlık ocağı binasının ödeneksizlikten çürümeye terkedildiğini bilmemdendir. Neyse... Bugüne gelirsek, binanın giriş merdiveni kaldırımı işgal ediyor. Acaba bu mühendislik hatası mı, "kabul" veren belediyeci hatası mı, ya da "şark kafası..." mı?

Bu "eser"e isim bile bulamadım...
Burası, İzmir Ticaret Lisesi'nin yan tarafı. Mini bir kaldırım parkı, iptal edilmiş ve bordürlerle kesilmiş bir oto geçidi. Belediyelerin kadrolu mühendisleri ne yapacaklardı da yapmadılar bilen yok. Ne zamandan beri?... En az 8-10 yıldan beri... Hadi biz bu çarpıklıklara alışık olduğumuz ve dayatılan "düşük şehircilik standartları"nı kanıksadığımız için aldırmıyoruz. Ama, bu kentte dolaşan yabancılar, bu şehri yönetenlerin notunu çoktan verip gidiyor; Zayıf...
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.