Malatya Belediyesi’nin aldığı kararla Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında yıkılacak olan 8 mahalleden biri de Beydağı. Beydağı halkı geçtiğimiz günlerde yaptıkları eylemlerle gündeme gelmişti.
‘Şimdiye kadar güvendikleri, sırtlarını dayadıkları devlet, evlerini başlarına mı yıkacak’ düşüncesiyle uykuları kaçıyor. Sadece evlerinin yıkılması değil yıllardır emeklerini, alın terlerini akıttıkları evlerinin karşılığının dahi devlet tarafından verilmiyor olması huzursuzluklarını doruk noktasına çıkarıyor. Kimi apartman dairesinde oturmak istemiyor. Kimi de 3 katlı evi karşılığında 1 daire almanın haksızlığından tepki gösteriyor dönüşüme. Ancak öyle örnekler var ki ister istemez herkesi ne kadar oy vererek başa getirmiş olsalar da, AKP’li Malatya Belediyesi’ne verip veriştirmeden yapamıyorlar: “Tek katlı eve 1500 YTL verilmesine isyan etmemek elde değil.”
2 kata 41 bin
Fatma Aydın yıllar önce Adıyaman’dan gelin gelmiş Malatya’ya. 14 çocuğu var. Eşi TEDAŞ’ta şoför. İki katlı, bahçeleri duvarlarla kaplı ‘pembe panjurlu’ evinin yıkılmasına şiddetle karşı. Çünkü ne apartman dairesi istiyor TOKİ’den ne de değerinin altında verilen parayı. 41 bin YTL vermişler evlerinin karşılığı olarak. Aydın, “20 senedir evi yapmışız, niye başta söylemediler yıkacaklarını? O kadar emek verdik. İki kez tapu için para yatırdık. 41 milyar etmez bu ev. Ben yapılan eylemlere de katıldım. Evimize sahip çıkmak için. İnanmak istemiyoruz evlerimizden çıkarılacağımıza. Dönüşüme karşı değiliz ama haksızlık yapılıyor” diyerek tepki gösteriyor. Oğlu Abdurrahman Aydın (18), “41 milyar veriyorlar TOKİ’de kiracı konumuna düşeceğiz. Doğru bir uygulama ama hakkımızı vermiyorlar. Biz de evimizi vermek istemiyoruz” diye konuştu.
‘Kendi arsamı satmışlar’
3 katlı evinin son katında oturuyor. Diğer iki dairede kiracıları kalıyor. Mahmut Aydın 10 çocuk babası. Aydın, “Biz kentsel dönüşüme karşı değiliz. Bizim isteğimiz, 87 bin nüfus var, bunların mağdur edilmemesi. Yerimizi ‘84 yılında Milli Emlak’tan çıkan kanunla aldık. Parasını verdik. Tasdikli belgemizi aldık. Ardından müstakil tapu göndereceklerdi, hâlâ gönderecekler. Bize danışmadan söylemeden belediyeye devretmişler paramızla aldığımız arsayı. Bu nasıl devlet, bu nasıl kanun? Böyle şey olur mu? Sormadan etmeden senin arsanı belediyeye satıyor. Ya hakkımızı versinler ya da TOKİ gelip bizimle anlaşsın” diyor tepkiyle.
3 katlı evine 96 bin YTL değer biçildiğini dile getiren Aydın, “Bunu kabul edemeyiz. Eylemler yaptık. Birkaç rantçı peşimize takılmış bizi alıp kara yüzün dağına götürecekler. Burası merkeze yakın, manzarası güzel, alıp yiyecekler” diyor.
Fidan Demirel’in durumu çok daha kötü… Çünkü eşiyle birlikte yaşadığı eve sadece 1500 YTL değer biçilmiş. Buna sadece kendileri değil komşuları da isyan ediyor. Demirel, “Emeğimizle yaptık evimizi. Evimizden razıyız, o yüzden istemiyoruz. Evimize değer vermemiş ki. Bir buçuk milyar vermiş. Böyle kabul etmiyoruz. Bu yaştan sonra nasıl ev parası ödeyeceğiz?” diyor.