17 Ağustos depreminin yıldönümüne üç gün kala, çeşitli illerde toplantılar, sempozyumlar düzenlenerek, konuya bir kez daha dikkat çekiliyor. İstanbul ve Sakarya'da dün gerçekleştirilen toplantılarda uzmanların görüşleri şöyleydi:
Türkiye Deprem Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Yer Fiziği Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eyidoğan: "İstanbul için resmi kurumların yaptığı deprem senaryoları bir büyük deprem durumunda, kentte yüzde 1'lik çökme, yüzde 6'lık ağır hasar, yüzde 15'lik ağır ve orta hasar sınıfına giren bina stokuyla karşılaşacağımızı gösteriyor. Kentte bina sayısını bile kesin bilemiyoruz. Toptan göç etmeyi sıfırlamamız lazım. Bu yüzyılın ilk yarısında, 30-40 yıl içinde başta İstanbul'u etkileyecek büyük bir deprem olasılığı oldukça yüksektir."
Hazır Beton Birliği Başkanı Ayhan Paksoy: "Depreme dayanıklı kaliteli beton üretimi adına, Türkiye'de bir boşluk yaşanmakta. Bunun bir an önce aşılması için çalışmalar devam ediyor."
Deprem olasılığı arttı
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Tüysüz: "17 Ağustos'tan sonra İstanbul'da deprem olma olasılığı yüzde 15 arttı. 10 yıl içinde büyüklüğü 7'nin üzerinde deprem gerçekleşmesi ihtimali var. Kumburgaz'dan Mürefte'ye kadar hatta deprem bekliyoruz. İstanbul'da deprem olma olasılığı yüzde 100'dür. "
Türkiye Jeofizik Kurumu Derneği Onursal Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ercan: "Doğu Anadolu'da kişi başına düşen gelir yaklaşık 400 dolardır ve depremin yıkıcılığı 4'tür. Orta Anadolu'da ulusal gelirden alınan pay 2 bin 500 dolardır, depremin yıkıcılığı 5.2'dir. Batı Anadolu'da kişi başına düşen gelir 15 bin dolardır, depremin yıkıcılığı 6.2'den başlar.
İstanbul'da depremin eşik yılı ise 2033'tür. 2040 ile 2050 arası en olası yıldır. En geç de 2075'te deprem olacaktır."