Haberler

Öğrenci Yurtlarında Ucuz, Rahat ve Eğlenceli Yaşam

Tarih: 26 Ağustos 2009 Kaynak: Treehugger, Great Buildings, Architecture Lab, Nikiomahe Derleyen: Betül Tuncer

Birçok öğrenci için, üniversiteye gitmek öğrenci yutlarında kalmak demek. Bu kadar gencin, üniversite yakınlarında kurulan yurtlarda yaşaması, bu ortamın sakinlerinin psikolojilerini nasıl etkilediğini görmek açısından araştırmaya değer. İnsanın çevresinin, duygusal ve ruhsal sağlığı üzerinde büyük bir etken olduğu kanıtlanmış bir gerçek.

Smarties, Uithof, Utrecht, Hollanda
Architectenbureau Marles Rohmer

Utrecht Üniversitesi'ne ait, öğrenci binalarından Uithof bölgesinde bulunan kompleks tam donanımlı kampüse dönüştürüldü. Böylece Utrecht şehrindeki kronik ev sıkışıklığı da çözülecek.

Tasarımı OMA tarafından geliştirilen, 20 metre konsol çalışan tek bir binanın içinde 380 adet öğrenci odası var. Göz kamaştırıcı ana betonarme taşıyıcı yapı dört kattan oluşuyor ve beraber tiyatral bir masa ayağı oluşturuyor. "Ayak" ve sallanan sandalyesi ana girişi dramatize ediyor ve kentsel bir buluşma noktası yaratıyor.


Dev kütle, ana taşıyıcı yapı üzerinde duruyor ve dik strüktür, yatay tünellerle geçilerek esnekleşen bina, Uitho'a kalıcı bir ek olarak görülüyor.

Cephe, pencere boşlukları dışında çok renkli alüminyum panellerle kaplı. Uzaktan bakıldığında, renkler birleşip gri, pullu deri olarak algılanıyor ancak yakından bakıldığında genç entellektüeller için renkli bir arı kovanına dönüşüyor. Renkli cephe, içinde yaşayan dünyanın dört bir yanından gelen öğrencilerin yarattığı çeşitliliği yansıtıyor.

Bina, tüm ölçeklerde buluşma ve iletişim için olanaklar sunuyor. Eğlence odaları, merdivenleri, cumbalı koridorları ile bina, içinde genç aşkların yeşerip kalıcı dostlukların kurulabileceği sosyal bir evren yaratıyor.

CCA Öğrenci Yurdu, Oakland, ABD  
Mark Horton Architecture


Erişilebilir konuta duyulan acil ihtiyaç üzerine CCA, bu konuya adanmış ilk yurt binasını yaptı. San Fransisko, Kaliforniya'da bulunan, genelde mimari tasarım üzerine yoğunlaşan Mark Horton Mimarlar bu sefer mimari tasarım sürecine bağlı olarak planlama ve iç mekan tasarımı ile de ilgilendi. Yeni bina, sakin Oakland kampüsünün yanında güçlü bir uç ve ticari bölgenin kentsel dokusu ile konut bölgesi arasında geçiş elemanı olarak görev yapıyor.

1,300 metrekarelik parseldeki iki katlı betonarme binada, 38 araçlık bir otopark ve binanın lobisi yer alıyor. Üç katlı ahşap yapıda 64 oda, 124 yatak bulunuyor. Lokaller ve mutfaklar heykelsi hacimlerin içinde yer alıyor.

St. Andrews Öğrenci Yurdu, St. Andrews, İskoçya
James Stirling

Öğrenci yurdu, ortada ana sirkülasyon alanına bağlı iki kanattan oluşuyor.

İki kanatta da 250 öğrenci kalabiliyor. Öğrenci odaları "parmaklarda" yer alıyor ve muhteşem Kuzey Denizi ve İskoç Dağları'na bakıyor. Yemekhane, oyun odası gibi kendini tekrar etmeyen birimler parmakların birleştiği ağda yer alıyor. Binanın yarı yüksekliğine ulaşan camla çevrili bir geçit var ve buradan iç merdiven sayesinde öğrenci odalarına inilip çıkılabiliyor. Bu geçit, sirkülasyonun ana damarı ve sosyalleşmenin esas elemanı olarak tasarlanmış. Tüm özel öğrenci odaları binadaki en önemli yerleşim ve her oda, manzaraya göre açısı olan pencereye sahip. Açı, odanın cephe üzerindeki yerini belirliyo ve bu yüzden son derece yapısal bir projede bile odaların en önemli birimler olduğu ifadesini sağlıyor.

Bamboo Öğrenci Yurdu, Karjat, Hindistan
Architecture BRIO

Brio Mimarlık'ın NGO Magic Bus için tasarladığı çalışanlar yurdu Karjat, Hindistan'da inşaat aşamasında.

Son zamanlarda mimarlık, kısıtlamalar dolayısı ile darbe aldı. Kısıtlamalar, malzeme ve enerji kaynaklarının tükeniyor olması, inşaat süresi, finansal olanaklar ve projelerin uzak olmasından kaynaklanıp Brio Mimarlık'ı, bu kısıtlamalarla baş edecek yeni çözümler aramaya itti.

Binalar çevre dostu olmayan insan aktivitesi olduğu için mimarlar yaratıcılıklarını binaların çevresel yüklerini düşürmek ve kısıtlamaları yenilikçi mimarlığa dönüştürmek için kullanmalı.

Binalar, çok miktarda malzeme, yenilenemez enerji ve zaten kıt olan araziyi kullanmaları ile bilinir. Sadece enerji ve malzeme tüketimini azaltmak bir çözüm olamaz. Sürdürülebilir çözümlerin hızlı ve yaygın şekilde kabul görmesi gerekiyor. Mesele, büyük ölçekte kendine yeten taze fikirler üretmek. Yeni bina sistemleri, az maliyetli malzemelerin tekrar kullanımı ve akıllı enerji konseptleri mimariye yenilikçi bir biçimde entegre edilmeli.

Yapı detayları, yapının hafifliğini vurguluyor. hazır beton kolona gömülü çelik plaka, hem alt hem üst ikiz bambuyu ve de ara bambu kirişleri bağlıyor. Çelik plaka, ters bükülmeden faydalanmak için bambu kolondan geçiyor, bambu kolonların devamlılığı ve yapının düşeyliği vurgulanıyor.

Doğal ve yerel malzemelerin son teknoloji ile kullanılması yeni bir inşaat dili ve çağdaş sürdürülebilir mimarlık ifadesi yaratacak.

Stade de Ladoumegue'de Öğrenci Apartman Kompleksi, Paris, Fransa
OFIS Arhitekti

OFIS Arhitekti, Paris'in Rout des Petits Ponts bölgesinde yapılacak öğrenci yurdu için davetli yarışmada birinci oldu. Proje arazinin biçimi, kısa teslim süreci, engelli öğrenciler için erişilebilir olmak, Paris iklim planına uyması için uygulanması gereken sürdürülebilirlik gibi zorluklara cevap vermek zorundaydı. Mimarlar, sadece binayı çevresine entegre etmediler, sokaktan bir parçayı, bina ve peyzajdan oluşan bir cepheyi binaya entegre ettiler.

Proje, Paris'in 19. bölgesi olan Stade de Ladoumegue'de olup 180 stüdyoluk bir öğrenci yurdunu içeriyor. Bina parseli, Reichen & Robert mimarlar tarafından geliştirilen kentsel gelişim planının bir parçası.

2012 başında, Paris metrosu bu arazinin önünden geçecek ve hedef, açılıştan önce, 2011'de projeyi tamamlamak. Diğer bir hedef, çok az enerji tüketimi ile Paris'in "iklim planı"na katılmak. Projenin asıl amacı ise, öğrencilere çalışmak, öğrenmek, eğlenmek, sosyalleşmek için sağlıklı bir ortam yaratmak. Bina 2010 sonuna kadar inşa edilmeli ve az enerji tüketmeli. Bu amaçlara ulaşmak için basit, iyi yalıtılmış ve her mevsim en iyi şekilde işleyecek iyi havalandırması olan bir obje geliştirildi.

TIETGEN Öğrenci Yurdu, Danimarka
Lundgaard & Tranberg Arkitektfirma

Projenin ilham kaynağı, öğrenci yurtlarının karakteristik özelliği olan topluluklar bireyin bir araya getirilmesi oldu.

Tietgen Yurdu'nun basit dairesel biçimi, yeni planlanmış bölgeye cesur bir mimari ifade sağlarken, çevreye verilmiş kentsel bir cevap niteliği taşıyor. Eşitliğin ve ortaklığın simgesi olan dairesel biçim, bireysel alanı ifade etmek için konsol çalışan kütlelerle kontrast oluşturuyor.

360 öğrenci odası, dairenin dış çevresine ortak alanlar ise iç bahçeye bakan çevresine dizilmiş. Tüm yurdun kullanımına açık tesisler ise giriş katında yer alıyor.

Öğrenci odaları farklı derinliklerde ve değişen ritimde sıralanarak kişinin bireyselliğini ifade edip, diğer türlü dairesel biçimi ile fazlasıyla anıtsal görünecek binayı nötrleştiriyor.

Oda gruplarının ortak alanları da buna göre ayarlandı. Avlunun ortasına bakan, tüm biçimin merkez noktası olan ortak alanlar dramatik anlamda çıkıntı oluşturuyor.

Öğrenci yurdunun cephesi bakır alaşım panallerle kaplı ve onlara perde cam ve kayan profilli yağlanmış Amerikan meşesi güneş kırıcılar eşlik ediyor. Binanın iç mekanları ise çıplak betonarme strüktür ve plywood kaplanmış duvarlar oluşturuyor. Bina boyunca yerlerde magnezya ve tavanlarda akustik özellikli metal kullanılmış.

Simmons Hall, ABD
Steven Holl




MIT camiası ve uluslararası tasarım çevreleri tarafından olumlu ve olumsuz pek çok eleştiriye maruz kalan, açılışı 2002 yılında yapılan 350 yataklı öğrenci yurdu Simmons Hall'ın tasarımı Steven Holl tarafından gerçekleştirildi. Henüz tasarım ve inşa aşamasında iken arka arkaya iki ayrı ödül alan Simmons Hall'un temel fikri "izotropik porozite" yani "görünür gözeneklilik". Dar ve uzun parselde yükselen kütleyi kuru bir "duvar" olmaktan kurtaran gözenek fikri içeride ve dışarıda farklı oluşumlar gösteriyor: Kütlenin dışındaki asimetrik indirgemeler binanın giriş, teras ve spor merkezi gibi bölümlerine karşılık geliyor. Bütünden kesilip alınan bu dilimlerin oluşturduğu boşluklar binanın kütlesine hareket katıyor. Boşlukların konumlarındaki strateji ise komşu binaların manzarasını bloke etmeme kaygısı...

Binanın iç kısmındaki gözenekler ise sünger gözenekleri fikri ile amorf, ve düşeyden şaşırtmalı olarak binayı boydan boya geçen boşluklardan oluşuyor. Bu dev oylumlar iç aydınlık ve havalandırma fonksiyonlu "ciğerler" olarak kullanılıyor. Bu amorf hacimlerin düşeyde "kendi halinde" yükselmeleri binanın dik açılı Ortodoks mimarisini tamamen zıt bir karakterle işgal ederek koridor ve ortak alanlarda sürprizli mekanlar yaratıyor.

Steven Holl'ün yurtta hayata geçirmeye çalıştığı bir diğer fikir ise mikro ölçekte bir şehirsel mekan yaratmak. Geniş koridorların oluşturduğu iç sokaklar ve bu sokakların gerek kütlenin boşaltılarak dışarı açılması, gerek düşey açıklıkların yüzeyleri tarafından kırılması ile oluşan mekanlar kullanıcılarına paylaşım ve etkileşim seviyesi yüksek bir ortam yaratıyor. Yine bu amaçla tasarlanmış restoran, kafeterya, müzik ve performans odaları gibi hacimler Holl'ün tasarıma getirmek istediği şehirsel mekan fikrini destekliyor.

Simmons Hall'un 200 metre ötesindeki komşusu Aalto'nun ünlü Baker öğrenci yurdu ile tasarım fikirleri bakımından pek çok ortaklık taşıyor. Aynı modülleri bir araya getirerek oluşturulan bütünde özellik ve tek defalık yaratma sorunsalını Aalto binaya zarif bir eğrisellik vererek çözerken, Holl bunu cephede renk ve kullanımdan kaynaklanan varyasyonlarda ve Aalto'nun vazgeçilmez mobilya malzemesi kontrplak'ı kullanarak geliştirdiği değişik kullanımlara göre esnek tefrişlere olanak veren modüler bir ranza/mobilya sistemi kullanarak cevap veriyor.

Konuyla İlgili Linkler
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.