Başkan Kadir Topbaş, "10. Ulaşım Şurası"nda yaptığı konuşmada İstanbul'u Türkiye Cumhuriyeti'nin 100. kuruluş yıldönümüne hazırladıklarını belirterek, "Şehrin iki yakasındaki yerleşim alanlarını, limanları, havaalanlarını ve karayollarını, 618 kilometre raylı sistemle entegre hale getiriyoruz" dedi.
"Ulaşım Sorununu Bilimsel Yöntemlerle Çözüyoruz..."
10. Ulaştırma Şurası, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım ve Başkan Kadir Topbaş'ın katılımıyla Haliç Kongre Merkezi'nde başladı. Açılışta konuşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, şuranın Türk ulaştırma altyapısının çok daha sağlıklı bir şekilde birbirine entegre, temiz enerji kaynaklarına sahip, 2020'li yılların teknolojisiyle donatılmış daha akıllı ve daha güvenli olması için atılmış önemli dev bir adım olduğuna inandığını söyledi. "Ulaşım refahtır, kalkınmadır, istikrardır, medeniyettir, barıştır, diyalogdur, sanattır, kültürdür, evrensele açılan kapıdır" diyen Başkan Kadir Topbaş, İstanbul'un geçmişten bugüne medeniyetleri birleştiren ulaşım aksları ile önemli enerji terminallerinden biri olduğuna dikkat çekti.
Türkiye ekonomisinin yarısını üreten bu dev şehir olan İstanbul'un büyük bir değişim yaşadığını, bu açıdan da üstlenmiş olduğu küresel sorumluluğun altından kalkabilmesi için çok daha güçlü bir ulaşım ve haberleşme altyapısına sahip olması gerektiğini vurgulayan Kadir Topbaş, "Günümüzde New York, Londra gibi alt yapı yatırımları tamamlanmış büyük kentler bile hâlâ bu soruna çözüm aramak durumunda. 12,5 milyon nüfusa sahip, her gün trafiğe 600 yeni aracın katıldığı İstanbul'da da ulaşım çözmek için gece gündüz çalıştığımız önemli bir sorun. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak biz de kentte ulaşım sorununu, İstanbul'un geleceğini de hesaba katarak, bilimsel yöntemlerle çözüyoruz" diye konuştu.
İstanbul'un ulaşım sorununun kaynağının plansız kentleşme olduğunu ve gelecek için sürdürebilir bir kentsel büyüme sağlamak için 100 binlik Çevre Düzeni Planı'nı hazırladıklarını anlatan Başkan Topbaş, bu planın İstanbul'un anayasası hükmünde olduğunun altını çizdi. Bundan önce bir plana sahip olmayan İstanbul'da tarım alanlarının, konut alanlarının, sanayi bölgelerinin ve diğer bölgelerin nasıl gelişeceğinin bilinmediğini ifade eden Topbaş, şöyle konuştu;
"Ulaşım Master Planı'nı Revize Ediyoruz"
"İMP'de planladığımız İstanbul Çevre Düzeni Planı ‘ekolojik sürdürülebilirlik', ‘ekonomik sürdürülebilirlik' ve ‘kültürel sürdürülebilirlik' kavramlarının birbirini bütünleyen bir sistematikte yer aldığı bir plan oldu. Bu anlamda kentin ulaşım master planlarından lojistik network'üne, merkezi iş alanlarından turizm bölgelerine, ekoloji, tarım ve yüksek teknolojili sanayi alanlarına kadar geniş bir yelpazede çalışmalar gerçekleştirilmiştir. Bu çerçevede Japonya Uluslararası İşbirliği Ajansı (JICA)ile birlikte oluşturduğumuz Ulaşım Master Planı'nı, yürürlüğe soktuğumuz 100.000'lik Çevre Düzeni Planına göre revize ediyoruz. Buna göre 618 kilometre raylı sistem ile birlikte kentin her iki yakasında 4,5 milyonluk yeni kentsel gelişim alanlarının, limanların, havaalanlarının ve karayollarının entegrasyonu hedeflenmiştir. Ulaşım planını, İstanbul'un 2023'teki durumunu gözeterek yapıyoruz. Bu plan çerçevesinde toplu taşımanın cazip hale getirilmesi, bunun için öncelikle ve özellikle raylı sistem çalışmalarının tamamlanması, ulaşım altyapısının tamamlanarak karayolu kapasitesinin artırılması, deniz ulaşımının yaygınlaştırılmasının üzerinde önemle duruyoruz."
"Tam Yetki Trafik Sorununun Çaresidir!..."
Tamamladıkları ve sürdürdüğümüz raylı sistem yatırımları, deniz ulaşımını yaygınlaştırma çabaları, yeni yol ve kavşak çalışmaları, trafik akışının düzenli kontrolü ve yönlendirmesini sağlayacak modern teknoloji uygulamaları gibi çalışmalarla İstanbul'un ulaşım altyapısını büyük ölçüde tamamladıklarını belirten Başkan Kadir Topbaş, "Bildiğiniz gibi 5 yılda yatırım bütçemizin yüzde 60'nı ulaşıma ayırdık. Böylece ulaşıma yaptığımız yatırımların tutarı 14,3 milyar TL'ye ulaştı. Ancak, ulaşım tipleri arasında fiziki-zaman-ücret entegrasyonunun kurulmasını, yatırım, planlama, işletim ve denetimi deruhte edecek tam yetkili bir ulaşım otoritesinin oluşturulmasını İstanbul için yegâne hal çaresi olarak görüyoruz" dedi.
Raylı Sistemler Omurga...
Raylı sistemlerin İstanbul'un toplu taşıma sisteminin omurgasını oluşturduğunu vurgulayan Kadir Topbaş, 2023 hedefi olarak 618 kilometrelik raylı sistem ağı ile İstanbul'u bir baştan bir başa adeta demir ağlarla ördüklerini hatırlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü; "Bugüne kadar 32 kilometre yeni raylı sistem hattını hizmete açarak bizden önce 44 kilometre olan raylı sistemi 76 kilometreye çıkardık. Yani raylı sistem uzunluğunu beş yılda yüzde 65 artırdık. Raylı sisteme yapılan harcamaların yüzde 73'ünü 2004 sonrası gerçekleştirdik. 72 kilometrelik banliyö hattıyla birlikte İstanbul'daki raylı sistem ağı 148 kilometreye ulaşmış oldu. Şu an itibariyle 52 kilometrelik, 3 milyar 25 milyon dolar maliyetli raylı sistem yatırımımız devam ediyor. 2012 yılında bu 52 kilometrelik metro hattına ilave olarak bir kısım banliyö hattı ile birlikte Marmaray'ın tamamlanmasıyla toplamda 217 kilometrelik raylı sistem ağına ulaşacağız. Yine özellikle metrobüs projemize de vurgu yapmak istiyorum. Vatandaşlarımızın büyük teveccüh gösterdiği bu projeyle, günde 80 bin aracı trafikten çekmiş olduk. Şu anda Avcılar Söğütlüçeşme arasında hizmet veren Metrobüs hattını en kısa zamanda Beylikdüzü'ne ulaştıracağız. Yüzde 2,5'luk paydan devraldığımız deniz taşımacılığını yüzde 5'lere taşıdık. Şimdi yüzde10'ları hedefliyoruz. Son 5 yılda inşa ettiğimiz 205 kavşak ile 350 kilometreyi bulan yeni yollar trafik yükünü azaltıyor. İstanbul'un trafiğini büyük ölçüde rahatlatacak ‘7 Tepe 7 Tünel' projesinin ilk adımı olan Kağıthane-Piyalepaşa Tünelini hizmete açtık. Toplam 33 adet olmak üzere 143 kilometre tünel yol yapmayı hedefliyoruz. Kente inşa ettiğimiz raylı sistem ağını, kara ve deniz yolu ile entegre ediyor ve böylece toplu ulaşımın cazibesini arttırıyoruz. Günlük toplu ulaşım yolculuklarında 2004 yılına göre raylı sistemde yüzde 90, karayolu ulaşımında yüzde 55, denizyolu ulaşımında yüzde 78 artış oldu. Farklı ulaşım tipleri arasında gerek fiziki anlamda, gerekse ücret ve zaman açısından tam bir entegrasyon sağlıyoruz. Sinyalizasyondaki modern teknolojik uygulamalar, trafikteki akış ve hareket kabiliyetini artırıyor. Satırbaşları itibariyle ifade etmeye çalıştığım bu hususlar, hazırlamış olduğumuz Ulaşım Master Planı çerçevesinde İstanbul için öngördüğümüz ulaşım sisteminin iskeletini oluşturuyor. Bu planda İstanbul'un yeni limanlarından, yeni raylı sistem projelerine, yeni kara ulaşım akslarından deniz yolları yatırımlarına kadar her türlü detayı bilimsel gerekçeleriyle bulmak mümkün olacaktır."
"3. Köprü Havzalara ve Ormanlara Baskı Yapmayacak!..."
Konuşmasında 3. Köprü tartışmalarına da değinen Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Boğaz geçişinin İstanbul'un ulaşım planlaması açısından hep en önemli sorun olduğunu belirterek, "Ulaştırma Bakanlığı Türkiye planlamasını oluştururken İstanbul için ‘3. Köprü Proje Önerisini' geliştirmiştir. Bakanlık tarafından geliştirilen proje, İMP'de ‘uygunluk analizleri' ve ‘arazi kullanım analizleri' çerçevesinde değerlendirilecek ve kesin güzergâh İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'ne sunulacak. Bu noktada süreç şeffaf ve 3. Köprü ile ilgili nihai kararı İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi verecek. Kimse şüphe duymasın! 3. Köprünün güzergâhı belirlenirken su havzaları, orman ve tarım alanları gibi kıymetli alanlara minimum düzeyde müdahale edilmiş olacak ve bu alanlar korunacak. Bu çerçevede yeni bir alanın ya da bölgenin yerleşime açılması ve havza alanlarına bir baskı gelmesi söz konusu olmayacak" diye konuştu.