Haberler

Âfet, ranttan doğdu

Tarih: 30 Eylül 2009 Kaynak: Taraf
Artvin'de yaşanan sel, Türkiye'deki çarpık yapılaşmayı gündeme getirdi. Doç. Dr. Tarık Şengül, "Özellikle İstanbul'daki dere yataklarını temizlemeye TC Hükümeti'nin bütçesi yetmez" dedi.

Mühendis, mimar ve şehir planlamacıların bilgisine başvurulmadan ortaya çıkan kentleşme, merkezî ve yerel düzeyde alınan kararlarla devam ettiği sürece, hiçbir teknik ve bilimsel inceleme yapmadan kent imarı, ulaşım master planı yapılan bir Türkiye'deki felâket görüntülerinin sonu gelmeyecek gibi görünüyor...

Oysa sel baskınına uğrayan bölgeler, dere yatakları, su havzaları, düz ova ve tarımsal alanlar, planlama ilkeleri açısından kentsel gelişmeye açılmaması gereken yerler arasında. Bu alanların dikkate değer bir bölümü için geçtiğimiz dönemlerde belediyelere uyarılar yapılmış, bir bölümü için davalar bile açılmıştı. Ancak Kamu İhale Kanunu ve belediyelerin dere yataklarını imara açmasının, bu tür olaylardaki büyük kayıpların adresi olduğunu bizzat devletin kendisi gösteriyor.

Yaşananlar ‘doğal afet' değil
Türkiye'deki çarpık kentleşme sonucu ortaya çıkan tabloyu TMMOB Şehir Plancıları Odası Genel Başkanı ve ODTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tarık Şengül'e sorduk. Şengül, büyük rantlarla ve rant çevreleriyle yüzleşmeden, sel ve benzeri afetlerde Türkiye'nin yüzleşemeyeceğini söyledi. "Bu toplumsal olarak inşa edilmiş ve adım adım hazırlanmış bir âfettir" diyen Şengül, şu değerlendirmeyi yaptı: "Kurallı şehir planları jeolojik etütlere dayanır ve bu etütlerde yapılaşmaya kapatılacak bölgeler belirlenir. Bu alanlar durumlarına göre ya tümüyle yapılaşmaya kapatılır ya da koşullu açılırlar. Ancak görüyoruz ki belediye meclisleri bu alanları sistematik biçimde yapılaşmaya açıyor ve sonuçta bu konularla hiç ilgisi olmayan masum insanları yitriyoruz. Bunun sorumluluğu bu kararları alanlardadır."

Şengül, "Dere yatağını yapılaşmaya açanlar ne yaptıklarını biliyorlar. Sorunun gerisinde arazi rantı var. 1000 metrekarelik arsanın milyonlarca dolar ettiği bir ortamda, dereler ‘tepe' görünmeye başlıyor. Uygulamalar bir ‘yolsuzluk rejimi'ne dönüşmüş durumdadır. Bugün dere yataklarını temizlemek yönünde kararlar alınıyor. Rant ve yolsuzluklarla yüzleşmeden dere yataklarını temizlemek çözüm olamaz" diye konuştu.

"Özellikle İstanbul'da dere yataklarını temizlemeye TC Hükümeti'nin bütçesi yetmez" diyen Tarık Şengül, 1998'de ‘Ayamama deresine dikkat' diyen bilirkişi raporunu 11 yıl görmeyen anlayışın, bu ihmalin hesabını vermeden, çözümün parçası olamayacağını söyledi.

Önlem, âfetten önce alınmalı
Uzmanların selin âfete dönüşmesini engellemek için Türkiye'de yapılması gerekenlere ilişkin önerilerinden bazıları şöyle:

- Yüksek derecede risk ülkesi olan Türkiye'ye özel bir ulusal strateji geliştirilmeli;

- Başta risk bölgeleri olmak üzere yerleşim alanlarının risk haritaları çıkarılmalı ve Belediyeler Yasası'ndaki düzenlemeler de bu haritaya uygun şekilde yeniden oluşturulmalı;

- Yerleşime uygun olmayan yüksek riskli bölgeler mevcut yapılaşmadan arındırılmalı;

- Bütçe kaynaklarının kullanımında afet konusu öncelikli hale getirilmeli;

- Su havzaları, dere yatakları, tarım alanları ve riskli kıyı bölgelerinde kentsel gelişmeye izin verilmemeli;

- Orman talanları durdurulmalı, 2B alanlarına yönelik rant merkezli anlayışlardan vazgeçilerek, bu alanlara orman vasfının kazandırılması için çalışmalar başlatılmalı;

- Topluma yönelik eğitim çalışmaları sistematik hale getirilmeli.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.