İstanbul'un en yeşil alanlarından ve içme suyu havzalarından birisi daha imar rantına kurban gitti. Dünya'nın en zengin bin insanı arasında adı anılan bankacı Hüsnü Özyeğin, neredeyse sadece kulübe yapılabilecek içme suyu havzası koruma alanında yaklaşık 150 dönümlük bir arazi aldı. Belediye de kolları sıvayarak resmi itirazlar ve yönetmeliklere rağmen sınırsız bina yüksekliği hakkı vererek araziyi ihya etti. Böylece 'kamu yararı' tanımı adı altında İstanbullu'nun yeşili ve suyu üzerinde kurulacak olan Özyeğin Üniversitesi binası, Hüsnü Özyeğin'in cebini hızla doldurabilecek.

Özyeğin'in, 30 Aralık 2009'da İstanbul Çekmeköy Alemdağ'daki araziyi satın almasından sadece 3 ay sonra arazinin imar durumunu gündemine taşıyan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Meclisi; kendine bağlı müdürlüklerin resmi itirazlarına, mevcut imar yasa ve yönetmeliklerine rağmen Özyeğin'i ihya etmekten geri durmadı.

Dosyayı 269 rapor numarasıyla 12 Mart 2010'da konuyla ilgili toplanan belediye meclisi, Özyeğin'in aldığı konut ve yer yer konut+ ticaret alanında kalan arazinin ‘üniversite alanı'na alınması teklifini değerlendirmeye aldı. Birçok parselinin üzerinde hiçbir yapı bulunmayan, bazı parsellerinde de ufak konutlar bulunan arazinin üstünde büyük bir yapılaşma isteyen Özyeğin'i belediye de kırmadı.

İTİRAZLAR FAYDA ETMEDİ
İBB'nin komisyon raporlarında ‘kurum ve kuruluş görülüşleri' bölümündeki itirazlar ve şartlı görüşler ise, Özyeğin'in arazisine tanınan ayrıcalıklı imar hakkının nelere rağmen verildiğini gözler önüne seriyor.

Raporlarda; Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü, arazideki derin kaymalarda sorun çıkabileceğini ve kayma problemleri görülebileceğini belirtiyor. Arazinin büyük bir kısmının ‘önlem gerektiren alan' statüsünde olduğunu belirten müdürlük, arazide kum, kil ve çakıl oranının fazla olacağına dikkat çekerek "Yeraltı suları yüzeye yakın. Zemin büyütmesi riski görülebilir. Ayrıca temel mühendisliği bakımından zayıf bir zemin olduğu için oturma sorunları da yaşanabilir" görüşünü bildiriyor.
Komisyon raporlarında İBB'ye bağlı İmar Müdürlüğü'nün de planla ilgili çekinceleri ve itirazları bulunduğu görülüyor. Müdürlük, değerlendirmesini şu notlarla belediye meclisine sunuyor:

- Ulaşım Plan Müdürlüğü'nün plan aşamasında kendisine tekrar danışılması şartıyla, teklifte bu durumun danışılmadan yapılmak istenmesi çelişiyor. Teklif ve görüş birbirine uymuyor.

- Plan notlarının 5.maddesindeki azami bina yükseklikleri, binalar arası yaklaşma mesafeleri, çıkma uzunlukları, bina iç ve dış boyutları, kat yükseklikleri, çatı şekli, yapı nizamı (ayrık, bitişik, blok), mimari tasarımı ilgilendiren vb. hususlar, mimari avan projede belirlenerek uygulanacaktır." ifadesinin ve birden fazla bodrum katın inşaat emsaline dahil edilmeyeceği ifadesinin İstanbul İmar Yönetmeliğine uymadığı görülmektedir.

- Uygulama; 1/5000 ölçekli Nazım İmar Planına göre yapılacaktır." Plan notuna göre 1/1000 ölçekli plan yapılmadan 1/5000 ölçekli plana göre uygulama yapılması plan hiyerarşisine uymamaktadır.

- 0.25 hakkına sahip emsalin 1'e çıkarılmasıyla yapılaşma izni 5 kat artırılmıştır.

- Teklif ile inşaat alanının 12 bin 515 m2'den, 62 bin 576 m2'ye çıkarıldığı, böylece inşaat alanının yaklaşık 50 bin m2 arttırıldığı görülmektedir.

- Teklif plan notlarına göre bodrum katlar ve çatı katları emsale dahil edilmeyeceğinden inşaat alanının daha da artacağı dolayısıyla yapı yoğunluğunu arttırıcı ve emsal teşkil edici nitelikte olduğu, yukarıda açıklanan 5 numaralı plan notu bakımından İstanbul İmar Yönetmeliği'ne uymadığı tespit edilmiştir.

TEK KALEMDE 500 MİLYON DOLAR!
İmar Müdürlüğü şu ifadelerle de son itirazlarını yapıyor: "Teklifin özel de olsa bir donatı alanı olan Üniversite Alanına dönüştürüldüğü ancak Ulaşım Planlama, Deprem ve Zemin İnceleme Müdürlüğü ile TEİAŞ görüşlerinin şartlı olduğu, İSKİ Genel Müdürlüğü'nün teklife emsalin 0.25'i aşamayacağına dair plan notunun eklenmesinin uygun bulduğu ancak teklif ile bu emsalin 4 katı olan 1 emsalin önerilmesi İSKİ İçmesuyu Havzaları Yönetmeliği'ne aykırı olduğu, ayrıca sözkonusu parselleri de içine alan Alemdağ bölgesine ait 1/5000 ölçekli nazım imar planı çalışmaları Şehir Planlama Müdürlüğünce yürütüldüğünden teklifin nazım imar planı çalışmaları kapsamında ve İSKİ Yönetmeliği doğrultusunda değerlendirilmesi gerekmektedir."
Yukarıdaki itirazlara rağmen imar planı değişikliği teklifini olduğu gibi kabul eden İBB Meclisi, böylece Özyeğin'in arazisini ihya ediyor. Bir bölge emlakçısının verdiği fiyata göre, bakir bölgede yeşil alana yakın bir yerin metrekaresi 10 bin dolara geliyor. Bu matematik, Özyeğin'in arazisinin sadece fazladan aldığı 50 bin metrekare inşaat hakkının bile parasal değerinin 500 Milyon dolara yakın olduğunu ortaya koyuyor.

Forbes Dergisi: en zengin Türk işadamı Özyeğin
Hüsnü Özyeğin, 32 yaşındayken (1977) Pamukbank Genel Müdürü oldu. 1984'te yine Karamehmet'e ait Yapı Kredi Bankası'nın genel müdürlüğüne geçti. Özyeğin, 1977-1984 yıllarında Pamukbank'ta ve 1984-1987'de de Yapı ve Kredi Bankası'nda genel müdürlük yaptı. Hüsnü Özyeğin, 1987 yılında Yapı ve Kredi Bankası'ndan ayrılarak kendi bankası Finansbank'ı kurdu. Fiba Şirketler Grubu bünyesinde 30'dan fazla şirketi bulunan Özyeğin, 1996 yılında satın aldığı Gima ve Endi'yi Sabancı Holding'in yüzde 40 ortak olduğu Carrefoursa'ya sattı. Özyeğin, İstanbul'daki Swissotel The Bosphorus'u Nisan 2005'te yaklaşık 100 milyon dolara alarak turizm sektörüne adım attı. 2005 yılında Forbes'in milyarderler listesine ilk kez giren Hüsnü Özyeğin, 1 milyar dolarla 620. sırada yer aldı. Mart 2009 itibariyle Forbes'in 'En zengin 100 Türk' listesine 2.9 milyar dolarlık servetiyle 1. sıraya yükselmiştir. Forbes dergisi tarafından tüm dünyada yapılan araştırmanın 2009 yılı sonuçlarına göre de, Dünyanın en zengin 221. kişisi olmayı başarmıştır. Mart 2010 araştırmasına göre 3 milyar dolarlık servetiyle 1. sıradaki yerini korumuştur. Finansbank'ın eski sahibi Hüsnü Özyeğin'in 1994'te Hollanda'da kurduğu Credit Europe Bank halen 11 ülkede faaliyet gösteriyor. Toplam aktif büyüklüğü 15 milyar dolar olan banka 215 şubesi ile hizmet veriyor. Halen Belçika, Almanya, Malta ve Dubai'de şubeleri bulunan bankanın İsviçre, Rusya, Romanya ve Ukrayna'da iştirakleri bulunuyor. Başbakan Erdoğan ile Aydın Doğan'ın çekişmesi sırasında AKP'lilerin Özyeğin'i Hürriyet gazetesinin başında görmek istedikleri dedikoduları ortaya çıkmıştı.