Haberler

"Kışla Şehri" Bir Müzeye Umut Bağladı

Tarih: 3 Mayıs 2010 Kaynak: Sabah (New York Times)
Uzaktan bakınca yeni Pompidou müzesi çorak endüstriyel bir arazinin ortasında yükselen kar beyazı bir mantara benziyor. Lorraine bölgesinde yer alan bu nispeten sessiz şehirde inşa edilmiş binanın avangart şekli, müzeye çeşitli isimler takılmasına yol açtı. Belediye başkanı müzeye "Şirinler Evi" diyor. Binanın Japon mimarı Shigeru Ban çatının şeklini yıllar önce Paris'ten aldığı örgü bir bambu şapkadan esinlenip tasarlamış. Bu yüzden bazı çevre sakinleri "Çin Şapkası" gibi daha şık bir lakabı tercih ediyor. Modüler yapısı ve fütürist tasarımıyla, Paris'teki ünlü Pompidou Kültür Merkezi'nin ilk bölgesel şubesi olan ve kapılarını Mayıs ayında açmayı planlayan Pompidou-Metz birçok kişi için pek çok farklı şeyin simgesi. Ancak yerlilerin umudu onun şehirlerini yeni bir Bilbao yapması. Çoğunlukla dikkatlerden kaçan, gösterişten uzak, 127 bin 500 nüfuslu bir burjuva şehri olan Metz, Fransa'nın en büyük askeri üslerinden birine ev sahipliği yapıyor. Bu ağırbaşlı çevrede, göz alıcı bir modernliğe sahip, çağdaş sanata adanmış müze binası başlangıçta anlamsız, hatta biraz da tuhaf bulundu. Yüzyıllar boyunca Alman ve Fransız egemenliği arasında gidip gelen giren Metz, bir kimlik sorunu yaşıyor. 17'nci yüzyıla kadar 700 yıl boyunca Almanya egemenliğinde olan Metz, daha sonra 1871-1918 arası ve 1940-1944 arası Modern Almanya egemenliği altında kaldı. Belediye Başkanı Dominique Gros, İkinci Dünya Savaşı'nı takip eden yıllar boyunca Metz'in bir güven krizi yaşadığını söylüyor. "Bu kargaşalar şehrin özgüvenini yaraladı" diyor. Muhteşem bir ortaçağ ve Belle Époque mimarisine sahip olan Metz'in büyük bir opera binası yok. Sadece bir tiyatrosu ve bir düzine kadar da sanat galerisi var. Şehrin başlıca cazibe öğesi olan, Avrupa'nın en büyük vitray koleksiyonlarından birine sahip, 13'üncü yüzyıldan kalma St. Étienne katedrali bile Metz dışında fazla bilinmiyor. Şehrin merkezi caddelerinden Place Saint-Jacques'ta yer alan Kangourou Café'nin sahibi 43 yaşındaki Corinne Wilhelm, "Fransa'nın geri kalanı için biz kasvetli ve çirkin bir kışla şehriyiz" diyor. Konferanslar, filmler ve gösterilerle bir kültür merkezi olarak hizmet vermesi amaçlanan müze, büyük ölçüde Lorraine bölgesi ve Metz belediyesi tarafından finanse edildi. Müze, Avrupa'nın en büyük modern sanat koleksiyonuna sahip Paris'teki Pompidou Kültür Merkezi'nin arşivindeki 65 bin sanat eseri arasından seçim yapabilecek. İspanya'nın Bilbao şehrinin, Frank Gehry'nin tasarladığı çarpıcı Guggenheim müzesiyle başlayan dönüşümüne burada gıptayla bakılıyor. Metz, Avrupa'nın sanat merkezi olmayı hayal ediyor ama bu belediye başkanı dâhil birçok kişinin tabiriyle "Guggenheim etkisi"ni yakalaması gerektiği anlamına gerekiyor. Metz Üniversitesi'nin Rektör Yardımcısı ve Tarih Profesörü Gérard Michaux, "Metz en başından beri Guggenheim etkisini yakalamaya çalışıyor. Bilbao'yla aynı potansiyele sahibiz ve bu uzun vadeli bir süreç olsa da, ekonomik kazanç sağlamak için elimizden geleni yapacağız" diyor. Bernard Staudt gibi bazı yerliler müzeden yararlanmaya başlamış bile. Binanın basit şekillerinden, ince malzemelerinden ve doğal ışığından büyülendiğini söylüyor. "İnsanlar buraya bayılıyor. Bir numaralı sohbet konuları oldu burası" diyor. "Pompidou" ismi onun için özel bir şey ifade etmese bile, Wilhelm de binanın mimarisinden oldukça etkilenmiş. "Buradaki insanlar modern sanat hakkında fazla şey bilmiyor. Ama çatı muhteşem" diye konuşuyor.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.