Erdoğan'ın çılgın projesi dünya basınında da geniş yer buldu.

Erdoğan'ın İstanbul'a ikinci boğaz projesi dünya basınında da yer buldu. Rusya ve Romanya konuya yayın organlarında yer verirken, projeyi şöyle duyurdu:

Rus basını: Türkiye Başbakanı İstanbul'a ikinci boğaz yapacak
Rusya devlet haber ajansı Ria Novosti gelişmeyi "Türkiye Başbakanı İstanbul'a ikinci su kanalı planını açıkladı" başlığı ile duyurdu.

12 Haziran'da Türkiye'de yapılacak parlamento seçimleri öncesinde Erdoğan'ın yaptığı proje açıklamasına yer veren ajans, "Erdoğan kanalın 150 metre eninde olacağını ve 21. yüzyılın en büyük projelerinden biri olacağını açıkladı. Proje İstanbul boğazındaki trafiğe de önemli katkı sağlayacak" bilgisini verdi.

Erdoğan'ın İstanbul'dan iki deniz yolu geçeceği ile ilgili açıklamalarına yer veren Ria Novosti, "Türkiye Başbakanı enerji, ulaşım, şehir planlaması ve bilimsel projeler eş zamanlı uygulanacağını belirtti. Başbakan istihdam ve çevre projelerine de katkı umuyor. Erdoğan'a göre proje İstanbul'un tabiatını, çevresini, deniz ve su kaynaklarının korunmasına da katkı sağlayacak" ifadelerini kullandı.

Başbakanının 25 metre derinlikte olacak kanaldan en büyük gemilerin bile geçişine imkan sağlanacağı ile ilgili açıklamasına yer veren ajans, "Projenin maliyeti ile ilgili çalışmalar iki yıl içinde tamamlanacak. Kanal çevresine Türkiye'nin en büyük havalimanlarından da biri kurulacak" dediğini aktardı. Maliyetin gizli tutulduğunu kaydeden ajans, Türk basınında 20 milyar dolarlık bir rakamın yer aldığına dikkat çekti.

İkinci boğaz Montrö anlaşmasının ihlali mi?
Ria Novosti Türkiye'nin inşa edeceği kanalın İstanbul boğazlarından gemi geçişini düzenleyen 1939 Montrö Anlaşması ile ilgili uluslararası anlaşmaların ihlali olup olmayacağı ile ilgili tartışmaların başladığına da dikkat çekti.

Gazeta.ru haber portalı Türkiye'nin boğazın yükünü hafifletmek için kanal yapacağı ile ilgili haberleri duyururken, Regnum haber ajansı "Erdoğan'ın çılgın projesi" başlığı ile haberi verdi. RBK gazetesi ise internet sayfasında boğazalrın ulaşım yükünü hafifletmek için İstanbul'a kanal yapılacağını yazdı.

Lenta.ru haber portalı "Türkiye boğazların dublerini yapacak" başlığını atarken, Erdoğan'ın projenin 21. yüzyılın en büyük projelerinden biri olduğunu söylediğine dikkat çekti. Komsomolskaya Pravda gazetesi de internet sayfasında yayınladığı haberde "İstanbul'da yeni körfez inşa edilecek" başlığını attı.

Romanya, iki çılgın kanal projesinden birini gerçekleştirebildi

Romen medyası: "İstanbul ikiye bölünecek"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 'çılgın projesi' Türkiye'de olduğu kadar Karadeniz bölgesinden Türkiye'ye komşu ülkelerden Romanya'dan da ilgiyle takip ediliyor. Romen medyası haberi "İstanbul ikiye bölünecek" başlığı ile verdi. Erdoğan'ın radikal projesi ile daha önce Büyükşehir Belediye Başkanlığı da yaptığı megakentin problemlerine çözüm bulmayı hedeflediği belirtiliyor.

Erdoğan'ın çılgın projesinin iki benzeri Çavuşesku Romanya'sında yıllar önce hayata geçirilmeye çalışılmıştı. Bunlardan birisi Tuna- Karadeniz projesi, diğeri ise Tuna- Bükreş kanalı. Birinci proje; 1984 yılında hizmete açılırken, Bükreş - Tuna projesi ihtilalden hemen sonra 1990 yılında "deli saçması" denilerek iptal edilmiş.

Romanya iki kanaldan birini gerçekleştirebildi
Tuna - Karadeniz Kanalı, bugün ülkenin nükleer tesislerinin de bulunduğu Cernovoda (Karamurat) bölgesinden geçen Tuna nehrini Karadeniz kıyısındaki Köstence iline bağlıyor. Proje ile Romanya, Karadeniz - Tuna arasındaki deniz ulaşımını 400 kilometre kısaltarak taşımacılık açısından önemli bir avantaj yakaladı. Karadeniz üzerinden Avrupa'ya gitmek isteyen gemiler bu kanal üzerinden Avrupa ülkelerine rahatlıkla gidebiliyorlar. Temelleri, 1950'li yıllarda atılan kanalın inşası 20 binin üzerindeki yönetim muhaliflerinin zorla çalıştırıldığı bir ceza alanı olarak görüldüğü için yıllarca tartışıldı. Hatta bazı Romenler kanala "Romen burjuvanın mezarı" adını verdi. Yaklaşık 20 bin kişi kanalda zorla çalıştırıldı. Çalışanlar arasında; papazlar, öğretmenler, eski işadamları ve komünizme muhalif entellektüeller vardı. 1953- 1955 yılları arasında inşaat çalışmaları iki kez durduruldu. Sonra uzun yıllar çalışmalara ara verildi. 1975 yılında ülkenin o dönemdeki diktatörü Nikolay Çavuşesku tarafından inşaat çalışmalarına yeniden başlama talimatı verilir. Kanal, nihayet 1984 yılında törenle açıldı.

İnşaat çalışmaları sırasında kanaldan 300 milyon metreküpten fazla toprak çıkarıldı. Uzunluğu 64 km. olan Tuna - Karadeniz kanalının; derinliği, 7 metre, genişliği ise 70 ile 140 metre arasında değişiyor. Panama ve Süveyş kanallarından sonra dünyanın üçüncü büyük kanalı sayılan Tuna- Karadeniz kanalında 3,6 milyon metreküp betonarme malzemesi kullanıldı. Kanalın yıllık toplam taşıma kapasitesi, 785 milyon ton civarında.

İkinci kanal "Deli saçması" bulundu
Çavuşesku'nun bir diğer çılgın projesi de Tuna'yı Bükreş'le birleştirecek olan kanal planıydı. 1986 yılında temelleri Çavuşesku tarafından atılan proje, ihtilalden hemen sonra 1990 yılında yönetime gelen yöneticiler tarafından "deli saçması" denilerek iptal edildi.

Dört sene inşaatı devam eden Bükreş- Tuna kanal projesinin yüzde 70 bölümü tamamlanmıştı. Gelişen ekonomiyle beraber Bükreş'in Karadenize bağlanması projesi günümüzde tekrar canlandırılmaya çalışılıyor. Bükreş Belediyesi yetkililerinin gündeminde olan kanal projesinin tamamlanması için en az 500 milyon Euro'luk bir bütçeye ihtiyaç var. 73 km'lik kanal projesi hayata geçirildiği takdirde yıllık 20 milyon ton yük taşınabilecek. Projede kanal boyunca iki indirme bindirme limanı ve gemilerin gidiş gelişlerini kontrol edecek beş gözetleme yeri planlanıyor.
Projenin tekrar hayata geçirilmesini teklif eden Su ve Kanal Taşımacılığı Daire Başkanı Ovidiu Cupşa, kanalın ulaşıma açılması halinde maliyetini 14 yılda amorti edeceğini söyledi. Kanal projesi ile ilgili tekliflerini hükümete sunduklarını ve hükümetin projeyi olumlu karşıladığını belirten Cupşa, nihai kararı beklediklerini söyledi.

Kanalın hizmete girmesi ve gemi ulaşımına açılmasıyla birlikte Bükreş'ten Tuna Nehri yoluyla yük ve yolcu ulaşımı da yapılabileceğine dikkat çeken Ovidiu Cupşa, Bükreşten deniz yolu ile taşımacılık yapan firmaların da Köstence limanına doğrudan bağlantıları olacağı bilgisini verdi.