Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, otobüs, dolmuş ve taksilerin oluşturduğu çevre kirliliğinin, Şişhane’ye çimento fabrikası kurmakla eşdeğer olduğunu ifade ederek, “İstanbul’un pek çok yerinde onlarca çimento fabrikası görüyorum.” dedi.
Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, İstanbul’da halk otobüsleri, belediye otobüsleri, dolmuş ve taksilerin, sağlıklı egzoz muayeneleri yapılmadığından müthiş bir çevre kirliliği oluşturduklarını ifade ederek, “Bunların oluşturduğu kirlilik, şehir merkezine çimento fabrikası kurmayla eşdeğer.” dedi.
Pepe, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği tarafından düzenlenen “Ulaşım, Taşımacılık ve Sürdürülebilir Çözümler Kongresi”nde yaptığı konuşmada, sürdürülebilir kalkınmanın ancak çevre değerleri gözetilerek ve çevre ile uyumlu olarak sağlanabileceği görüşünü dile getirdi. Özellikle şehirlerde otomobil ve toplu taşıma araçlarının egzozlarından çıkan gazların sebep olduğu kirliliğin, çevre ve insan sağlığını olumsuz etkilemenin ötesinde, iklim değişikliğine de önemli katkı yaptığını kaydeden Bakan Pepe, şöyle konuştu: “İstanbul’da Şişhane Yokuşu’nun dibine bir çimento fabrikası yapsak, bacalarında da filtre olmadan üretime devam etsek, bütün İstanbullular nümayiş yaparlar mı? Yaparlar. Peki bizim bu halk otobüsleri, bu belediye otobüsleri, bu dolmuşlar, bu taksiler... Bunların doğru dürüst egzoz muayeneleri yapılmadan müthiş bir çevre kirliliği oluşturduklarını düşünürseniz çimento fabrikalarının ne kadar masum kaldığını o zaman görürsünüz. Ben İstanbul’un pek çok yerinde onlarca çimento fabrikası görüyorum.” Pepe, yerel yönetimlerin karbonmonoksit emisyonlarını azaltmak için eylem planları oluşturulmasında öncü rol üstlenmeleri gerektiğini vurgulayarak, bu bağlamda toplu taşıma araçlarının kullanımının yaygınlaştırılması ve ısı yalıtımlı konutların teşvik edilmesi yönünde yerel yönetimlerin gerekli tedbirleri alması gerekliliğine işaret etti. Çevre ve Orman Bakanı Pepe, İstanbul ve Çanakkale boğazlarından gemilerle yapılan petrol ve tehlikeli madde taşımacılığının sebep olduğu sorunlara da değinerek, İstanbul’u, boğazları ile günde 500 bin ton petrolün geçtiği adeta bir petrol kanalı olarak nitelendirdi. İstanbul’un ne kadar açık risklerle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Pepe, Türkiye’nin, denizlerini ve boğazlarını taşımacılıkta doğru kullanacak birtakım projeler geliştirmesi gerektiğini söyledi.
Osman Pepe, Türkiye’nin çevreyle alakalı meseleleri konusunda çocukların ana kucağındayken eğitilmesi gerektiği görüşünü aktararak, toplantıya gelirken gördüğü bir olayı katılımcılarla paylaştı. Yolda çok lüks bir arabanın içinde seyahat eden bir ailenin, 4 yaşındaki çocuklarına yedirmek istediği muzu soyduktan sonra kabuğunu arabadan dışarı attığını anlatan Pepe, “Bu çocuk büyüyüp işadamı olursa tehlikeli varilleri ovaya getirip gömecek. Yani adam 7’sinde neyse 70’inde de o olur. Darı ektiğiniz yerden buğday biçemezsiniz. Rüzgar ekerseniz fırtına biçersiniz.” dedi.