Haberler

İstanbullu Üç Yeni Plaja Kavuşuyor

Tarih: 16 Nisan 2006 Kaynak: Milliyet
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'la, İstanbul'da haziran ortasında açılacak plajları görmek için bir tekne turuna çıktık. Florya'dan başlayıp Caddebostan'a kadar yol aldık. Yüzmeyi Göksu'da öğrendiğini söyleyen Topbaş, İstanbul'un hemen her yerinde denize girdiği günlerden bahsetti.

Bu yaz bu plajlardan birkaçı yeniden hizmete açılıyor. Uzun süren arıtma çalışmaları ve 40 milyon YTL'ye mal olan plaj ve sahil düzenlemeleri sonucunda İstanbullu yazın birçok yerde güneşlenip yüzebilecek. Geçen yıl Caddebostan ve Şile plajları açılmıştı. Küçükçekmece'deki Menekşe High Life plajının her ne kadar resmi açılışı yapılmasa da burası da kullanılıyordu. Bu yaz da, Florya'da Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nün bittiği yerle Göl Ağzı arasındaki Menekşe plajı, Florya'daki Güneş plajı ile Yeşilköy'deki Çiroz plajı hizmete açılıyor.

İstanbul'daki eski plajları canlandırma projesi nasıl ortaya çıktı?
İstanbullunun da tatile ihtiyacı var. İstanbul geçmişte deniziyle, piknik alanlarıyla kendi kendine yeten bir kentti. Kontrolsüz atıklar nedeniyle denizler kirlendi. Benim çocukluğumda İstanbullu başka yere tatile gitmezdi. Boğaz'daki yerleşim yerlerinin birçoğunda insanların yazlıkları vardı. Artık dünya bir çevre bilinci içerisinde. Türkiye de kaybettiklerini geri kazanmak için, maliyetleri yüksek de olsa, girişimlerde bulundu. Haliç, "temizlenemez" kayıtlarına rağmen temizlendi. İstanbul'un 224 km. sahil şeridi var. Bu şeridin 140 km'sinde denize girilebiliyor. Arıtma süreci devam ediyor. Halk bilinci oluşmaya başladı. Vatandaş ne yaptığının, neyi kirlettiğinin farkında.

Siz de "zamanıdır" deyip çalışmalara başladınız...
İstanbul'un plajları geri dönüyor. İnsanlar ortada giyinip soyunmasın, ihtiyaçları için mekan aramasın ve yerleşim alanlarının önünde denize girmesin, esas plajları tercih etsin diye bu plajları hayata geçiriyoruz.

"Birbirimizi tanımalıyız"
Plajları belediye mi işletecek? Özel işletmelerin daha başarılı olduğu düşünülür.
Fatih, Bakırköy, Zeytinburnu sahilleri daha önce özel işletmelere iyi niyetlerle verilmişti. Sonra bunlar el değiştirdi ve farklı atmosferler oluştu. Hem maliyet hem de güvensizlikten dolayı halk buralara gitmez oldu. Özelleştirmeyi doğru buluyorum ama istediğimiz sonucu henüz alamadık. Yoksa biz her şeyde, her yerde olmak istemiyoruz.

Caddebostan plajı refah düzeyi yüksek insanların yaşadığı bir bölgede açıldı ve insanların donla denize girmesi tepki aldı. Bu tür olayları nasıl engelleyeceksiniz?
Denize girmeyi bilmeyen insanlar oldu. İnsanlarla ortak mekan sayımızı ne kadar artırırsak, ne kadar sık bir araya gelirsek, birbirimizi o kadar iyi tanır, birbirimize tahammül ederiz, aramızda sevgi ve hoşgörü gelişir. Ayrıştırılmış toplumlarda kavgalar ve kaos oluşur. Bu insanlar bizim insanlarımız. Öğrenecek, ayıp olduğunu görecekler. Biz bir yerleri paylaşmadık. Herkes kendi sokağında, kendi mahallesinde kaldı. Şimdi yeni yeni insanlar dışarı çıkıyor.

Geçtiğimiz yıl Caddebostan plajına kaç kişi gelmiştir?
Öyle bir rakam vermek zor. Hafta sonları binlerce insan geliyordu. Kadıköy belediye başkanımız bir etkinlik yapıp mankenleri çağırınca olay farklı bir boyut kazandı. Başkana, "Mankenleri çağırdın. Herkes her gün manken var sandı ve bütün İstanbul buraya aktı" diye takıldım hatta.

Boğulmaların önüne geçmek için ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Her yıl 15-20 kişiyi bulan boğulma vakalarıyla karşılaşırdık. Geçen yıl Şile'de 40 kişiden oluşan bir cankurtaran ekibi oluşturduk. Sadece bir boğulma vakası oldu. Bunu her plajda uygulayacağız. Sahil boyutuna göre ekip kuracağız. Hedefimiz plajlarda 300 metrede bir cankurtaran kulesi olması. Ambulans ve doktor da bulunacak.

Ali Müfit Gürtuna, temizlendikten sonra Haliç'e girmişti. Plajların açılışında sizi de yüzerken görecek miyiz? Türkiye'de denize giren siyasetçi sayısı neden bu kadar az sizce?
Yöneticiler vatandaşı ikna edebilmek, güven hissi verebilmek için bu tür şeyler yapar. Ali Müfit bey de bir söz vermişti ve sözünü tuttu. Biz söylüyoruz, vatandaş da bize güvenecek. Sonuçta siyasetçiler de insan. Onların da yüzme ve tatil gibi ihtiyaçları var. Ben üç-dört yıldır vakitsizlikten hiç denize giremedim. Yüzmeyi severim halbuki. Görüntü verme konusuna gelince, basının bazı görüntüleri farklı açılardan vereceği ya da "yüzüyor, yüzemiyor" gibi eleştirel yaklaşabileceğine dair endişeler olabilir. Ha ben iyi yüzerim, laf aramızda.

"Plaj voleybolu başlatmak isteyenler var. Onlara destek vereceğiz"
Halk plajında girip çıkanı denetlemek zor. İpsiz sapsız da gelebilir. Bunun nasıl önüne geçeceksiniz?

Cüzi rakamlarla bazı plajlar ücretli olacak. Birçok kentte halk plajı var. Oralarda halk giriyor ve kimse kimseyi rahatsız etmiyor, taciz etmiyor. Dar gelirli insanlarımızın da çocuklarıyla soluklanabileceği alanlara ihtiyacı var. Tretuvar üzerindeki ağacın gölgesinde piknik yapmaya kalkıyorlar. Avrasya Maratonu'nda köprüde piknik yapmaya kalkanlar oldu. Başkalarıyla mekan paylaşmamış, çocuklarıyla bir arada olamamış insanlar için bu bir fırsat.

Plajlarda etkinlikler olacak mi?
Spor hocalarının sabah sporu yaptırmasını planlıyorum. Plaj voleybolu başlatmak isteyenler var. Onlara destek vereceğiz.

Park yeri sorunu olacak mı?
Plajların her birinde park yeri olacak. İspark diye bir şirketimiz var. İstanbul'un park etme alanlarını kontrol altına almaya başladı. İstanbul'u denetim altına alacak ve değnekçi olayını bitireceğiz.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.