Adana Orman Bölge Müdürlüğü sorumluluk sahasındaki 27 yaylada yapılan kadastro çalışmalarında kaçak olduğu tespit edilen 8 bin 692 konut için dava açıldı. Adana Orman Bölge Müdürü Seyfettin Yılmaz, sorumluluk bölgelerinde 8 bin 692 kaçak konut tespit ettiklerini söyledi. Yıkım kararı bulunan 2 bin 297 konuttan 74'ü yıkıldı.
2 bin 297 konuta ise mahkeme kararıyla el konuldu. Adana Orman Bölge Müdürü Seyfettin Yılmaz, Adana, Osmaniye, Kahramanmaraş, Niğde ve Kayseri'yi kapsayan sorumluluk bölgelerinde, 3 bin 760 hektar yaylalık alan bulunduğunu bildirdi. Yılmaz, bunaltıcı sıcaktan kurtulmak ve rahat nefes alabilmek amacıyla ikamet edilen yaylalardaki en önemli sorunun kaçak yapılaşma olduğunu belirtti.
Yaylalık yerlerde, orman arazisine yönelik işgal olup olmadığının belirlenmesi amacıyla 10 yıldan bu yana kadastro çalışmaları yapıldığını bildiren Adana Orman Bölge Müdürü Seyfettin Yılmaz, yıkılma kararı bulunan 2 bin 297 konuttan 74'ünün yıkımının gerçekleştiğini, kalanların yıkım çalışmalarının sürdüğünü dile getirdi. Yılmaz, "1.005 konutun davası ise sürüyor." dedi. Yılmaz, bölgelerindeki 600 ve 1.800 rakımlı 27 yaylanın yaz aylarındaki nüfusunun 321 bin olduğunu, bunların yüzde 37'sinin gelir seviyesinin yüksek, yüzde 51'inin orta ve kalan yüzde 12'sinin ise dar gelirli olduklarının belirlendiğini kaydetti.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 2001'de aldığı bir kararla yaylalara kesinlikle ev yapılamayacağını, sadece hayvan barınağı yapılacağını, bu nedenle Adana'nın Akçatekir beldesinin de yaylak olduğuna karar vermişti. Yargıtay'ın kararı doğrultusunda yapılan tespitlere göre 11 bin 800 konutun yayla kanununa muhalif olarak inşa edildiği belirlenerek bunlar hakkında yasal işlem yapıldı. 3 bin 500 civarında konut hakkında açılan dava sonucunda 171 yapının yıkılmasına karar verildi. Ancak yıkım için henüz bir adım atılmadı. Söz konusu evlerin genellikle tek katlı klasik yayla evi olduğunu belirten Akçatekir Belediye Başkanı Derviş Oruç, esas sorunun ormanın işgal edilmesi olmadığını, insanların kendi tapulu arazisine bile yaylada ev yapma hakkının bulunmadığına dikkat çekiyor. Oruç, "Devlet yaylayı kanunlarda sadece hayvanların otlatılması gereken alanlar olarak tarif ediyor. Buralarda da hayvanların otlatılması için barınak yapılabileceğini öngörüyor. Oysa bizim bölgede yaylacılık anlayışı daha farklı. Bu alanları yazın sıcaklığından kurtulup serinlemek için gidilecek mekan olarak gören halk buralara barınak yapıyor. Yasada yapılacak tek maddelik değişiklik sorunu çözecek. Çünkü bizde Acaristanbul gibi bir orman işgali yok." dedi.
Ormanları koruyan köylülere para ödeniyor
Bazı orman köylerinde, köylünün ormanı koruması yönünde pilot uygulama başlatıldı. Bu uygulamada ormanların, yangından, otlatmadan, kaçakçılık faaliyetinden ve her türlü müdahaleden korunması karşılığında köylülere ücret ödeniyor. Köylülerin koruma karşılığı aldığı ücret, köy tüzel kişiliğine ödeniyor. Ortalama bir köy 10-20 bin YTL ücret kazanıyor. Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, 2006'da köylere ormanı koruma karşılığı toplam 20 milyon YTL ödeme yapıldığını söyledi. Kahveci, 250 yüksekokul mezunu alınarak orman muhafaza memuru yapılacağını, bu yeni personelin, kaçakçılığın hassas olduğu yerlerde görevlendirileceğini sözlerine ekledi.