Haberler

İnşa Etmeden Önce Düşün

Tarih: 16 Ağustos 2007 Kaynak: Guardian Yazan: Jonathan Glancey Çeviren: Derya Karadağ


Açıkcası, su baskını su baskınından beslenir. Bu nedenle daha önce sel baskınlarının olduğu arazilerde konut inşa etmek iyi bir fikir değildir. Fakat, gelgit olan bölgelerde suyun üstünde nasıl yapı inşa edeceğimizi biliyoruz.

Evler, ister geleneksel ister modern teknikler ile inşa edilmiş olsun, kolonlar üzerinde yükselebilir. Nehir yatağı ya da su baskını altındaki ovaya bakan muhteşem manzarasıyla, Le Corbusier’in Fransa’da, Oscar Niemeyer’in Brezilya’da tasarladığı çizgileri taşıyan zarif ve modern bir apartman bloğunda yaşamak sel baskınlarına karşı güvenli olduğu kadar keyifli de olabilir. Bu evler sandal ya da bot donanımına sahip olabilir. Sel baskınından uzak, modern bir Venedik yaşamını, buraya getirebiliriz.

Biliyoruz ki yapılabilecek en akılsızca şey, sürekli yayılarak değerli toprak arazi üzerine konut inşa etmek. Fakat görünen o ki, Yorkshire ve Glouchestershire’dan gelen tüm uyarılara rağmen kendimizi durduramıyoruz. “İnşa et, inşa et, inşa et”, günümüzde politikacıların bir numaralı sloganı.

2020 yılına kadar üç milyon ev inşa edilmesi gerekiyor. Bunların çoğunun Thames Nehri kıyısındaki su baskınlarının sıklıkla yaşandığı bölgelerde, geriye kalan kısmı ise İngiltere’nin güneyindeki alçak arazilerde planlanıyor.

Ekolojik kasabaları (geçmişteki tüm yerleşkeler ekolojik olduğu halde, bununla böbürlenmiyorlardı.) oluşturmak için ekolojik konut adını verdiğimiz (çatısına bir rüzgar türbini ekleyerek) yapılarda teknolojiye güvenerek, sel baskınlarından uzaklaşıp güvenli ve kuru bir uyku uyuyabilecek miyiz? Fakat ben yine de, buralarda yaşama şanssızlığına sahip kişilere, kova, bot ve su geçirmez çizmelere yatırım yapmaları konusunda ciddi tavsiyelerde bulunuyorum. Neden mi? Çünkü yalnızca gözlerimizin şahitliği, bu bölgelerin eninde sonunda uzun süreli hava değişikliklerinden etkileneceğini söylemeye yetiyor.

Geniş alanlara yayılmak öncelikli problem. Sığ düşünceler ile daha önceleri kimselerin yaşamak istemediği arazilerde banliyö tipi gelişim gösterecek olursak sonunda kendimizi suyun bayağı derinlerinde bulacağız. Geleneksel konut yerleşimleri, günümüzde bildiğimiz inşa yöntemlerine göre çok daha hoş. Büyük bir alana yayılan bu beton kütleleri, toprak yüzeyini kaplıyor. Bu da, suyun topraktan doğal yollarla çıkmasına ya da toprağın yağışı emmesine engel oluyor. Bu suratsız yerleşkelerdeki konutlar, yağışlı herhangi bir gün konforlu olmayacak kadar toprağa yakın.

Her durumda, yayılarak büyüyen gayrimenkul yatırımları, küresel ısınma açısından da büyük bir problem. Pek çoğu yalnızca konut yerleşkesi olarak işlevlendirilmiş. İşe, okula, hastaneye, kliniğe ya da alışverişe yürüyerek gitmeyi imkansız kılan bu bölgelerde yaşayanların bir numaralı ihtiyacı ise araba. Bu akılsız, süpermarketlerle sınırlandırılmış bölgelerde benzin tüketimi sonsuz ve küresel ısınmaya büyük katkıda bulunuyor. Estetikten yoksun çıkmaz sokaklarına sular hücum ettiğinde, arabaların kesinlikle insanlara yardımının olmayacağı da bir gerçek.

Tek ihtiyacımız, geleneksel yerleşkelerin modern yorumu olan gerçek ekolojik yerleşimlerin inşa edilmesi. Görünüşte kaçınılmaz olan “yayılma” yerine, yüksek arazi tercih edilerek ve çok az miktarda yeni kasaba inşa edilmesi, herbirinde iş, okul, ibadet ve sosyal merkezlerini barıdırması gerekiyor. Ulaşımın en fazla yirmi dakikalık yürüyüş ile sağlanabilmesi de şart. Bu tip kasabalar, çok fazla sevilen ve sel baskınlarından uzakta olan Tuscany ve Provence ya da Buckinghamshire ve Derbyshire’a rakip olabilir.

Sel baskınlarına açık olan ucuz arazilerde inşaat yapma konusunda ısrarcıysak, kesinlikle tasarımının da buna uygun olmasını göz önünde bulundurmalıyız. İnşa etmeden önce düşünmeliyiz. Bu ıvır zıvırların yayılması yalnızca, sel baskınlarının artmasına ve daha çok gözyaşı dökülmesine neden olur.
Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.