Haberler

Antalya’da Yıkılan Okullarla İlgili Hazırlanan Bilirkişi Raporu

Tarih: 4 Eylül 2007
Antalya’daki İnönü İlköğretim Okulu Binası’nın “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olduğunu iddia eden Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı Galip Büyükyıldırım tarafından açılan davaya bu konuyla ilgili Antalya Mimarlar Odası’ndan bir heyetin hazırladığı bilirkişi raporunu yayınlıyoruz.

“Galip Büyükyıldırım tarafından T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı açılan davada, Antalya 2. İdare Mahkemesi’inin Esas No: 2006/2693, 22.3.2007 tarihli Ara Kararı gereğince istenen keşif ve bilirkişi incelemesi, Hakim Işıl Yılmaz niyabetinde, bilirkişiler Doç.Dr. Mehmet Tunçel, Doç.Dr. Seyhan Doruk, Öğr.Gör.Dr. Yaşar Selçuk Şener ile davacı ve davalı idare temsilcisinin katılmalarıyla 25.5.2007 günü gerçekleştirilmiştir.

Keşif ve bilirkişi incelemesi için Naip Üye Sayın Işıl Yılmaz tarafından bilirkişilere sözlü olarak yöneltilen, metni dava dosyasında mevcut “bilirkişi sorusu” gereğince anlaşmazlık konusu taşınmaz ayrıntılarıyla incelenerek yakın çevresi gezilip görülmüş, dava dosyasındaki bilgi ve belgeler de değerlendirilerek bilirkişi raporu hazırlanmıştır.

Uyuşmazlık konusu taşınmaz, Balbey Mahallesi’nin güneyinde, kuzeydoğu - güneybatı doğrultusundaki aks boyunca uzanan ve batıdaki kısa kenarı ile biraz yamuk görünüşlü, engebesiz bir arsada yer almaktadır. Etrafı duvarlarla kuşatılmış bu arsa, kuzeybatıda “Şehit Binbaşı Cengiz Toytunç Caddesi”, güneydoğuda “Ali Çetinkaya Caddesi” olmak üzere birbirine paralel iki cadde ve kuzeydoğuda bir ara sokak, güneybatı yanında ise açık bir otopark halindeki alanla hemhuduttur. Kuzeydoğu tarafındaki ara sokaktan itibaren ilk komşu parselde “İsmet İnönü Meslek Lisesi” ve daha sonraki paralel diğer bir sokakla ayrılmış olarak da ikinci parselde “Akdeniz Sağlık Vakfı Hastanesi” bulunmaktadır. Birbirine denk sayılabilecek ölçülerle yanyana konumlu bu parsellerin üçü de, dava dosyasındaki 1/5.000 ölçekli “Antalya Kent Merkez / Kent Meydanı Düzenlemesi Nazım İmar Plan Değişikliği” paftası çizimlerine ve aynı paftalara kaydedilmiş “Plan Notları” izahatına göre uygulama yapılacak alan dahilindedir.

Dava konusu bina etrafı bahçe duvarlarıyla kuşatılmış arsanın güneybatıdaki kısa kenarına yerleştirilerek, halen bodrum, zemin, iki kat olmak üzere toplam dört katlı ise de, ikinci katı ilavedir. Ayrıca arsanın kuzeydoğu bölümünde kuzey ve doğu köşeye konumlu birer blok halindeki tek kattan ibaret helalar, kantin, soyunma mekanları ve spor odası da tamamen muhdes müştemilattır.

Okul binasının planı kuzeydoğu – güneybatı istikameti doğrultusuna uzanmış ve iki kolu kuzeybatıya yönelen “(“ benzeri bir şemaya sahiptir; fakat güneybatıdaki kolunun diğerine göre hem biraz daha uzun ve enli, hem güneydoğuya da az taşıntılı olmasından dolayı simetrik değildir. Bina betonarme karkas iskelet ve tuğla duvarlarla inşa edilerek, örtü sisteminde ahşap konstrüksiyonlu ve Marsilya tipi kiremitler kaplanan, saçaklı bileşik kırma çatı kullanılmıştır.

Binanın girişi, güneydoğuya taşıntılı kütle cephesine ve bahçe kotuna göre altı adet basamakla çıkılan sahanlık yapılarak yerleştirilmiş bir ana kapı ve “(“ plan şemasında iç köşelere bitişik olarak ikişer adet (toplam dört) tali kapı ile sağlanmıştır. Bunlardan güneybatı kol ve esas kütlenin doğu taraftaki olmak üzere, tali kapılardan ikisi halen kapalı tutulmaktadır. Batısı demir profiller ve saç levhalardan mamul, üst kısımları camekanlı birer çift kanat takılmış kapıların hepsi de dikdörtgen biçimi açıklığa sahiptir ve herhangi bir özellikleri yoktur.

Bina cepheleri sıvalı ve badanalıdır. Pencereler, bodrum kat ve merdiven bölümlerindekiler hariç, çoğunlukla kareye yakın dikdörtgen biçiminde, eş boyulu birer açıklıktır ve kat adedini dıştan belirtecek şekilde hizalanarak sıralanmışlardır. Ama ilave ikinci kat pencerelerinden, güneybatıdaki kolun kuzeydoğu cephesine ait bir dizi pencere ve çatı saçağı öteki taraflara göre daha yüksek seviyelere ulaştığı için uyumsuzluk vardır. Pencere doğramaları muhtemelen kısa bir müddet öncesine kadar ahşap olmakla birlikte PVC malzeme ile yenilenmiştir. Merdiven bölümlerine ait pencereler güneybatı ve kuzeydoğu cephelerde, diğerlerine göre daha büyük ölçülerle ve boyuna dikdörtgen biçiminde yerleştirilmiş birer açıklıktır. Ayrıca bunların yukarısında da ilave ikinci kata ait kare şeklinde bir pencere vardır ve güneybatıdaki bir dershane, kuzeydoğudaki ise yine merdiven hacmi içine yerleştirilmiştir. Bodrum kat pencere açıklıkları küçük boyutlara sahip dar - uzun enine dikdörtgen biçiminde ve şimdiki bahçe kotu hizasına oturtulmuş gibi alt seviyededir ve esasen gün ışığı ile iç mekanlara aydınlık vermekten ziyade, havalandırma menfezi amacıyla bırakılmış birer açıklıktan ibaret oldukları anlaşılmaktadır.

Binanın iç mekanı, keşif ve bilirkişi incelemesi esnasında dava dosyasına dahil edilen, okul müdürlüğünce hazırlanmış kat planı krokilerinde işaretlendiği gibi bodrum hariç her katta “(“ şeması boyunca uzanan güneybatı - kuzeydoğu istikametindeki birer koridorla bağlantılı olarak, çeşitli büyüklükte hacimlere ayrılmıştır ve koridorların güneydoğu yanlarında birbirine bitişik konumlu dershaneler çoğunluğu oluşturur. Zemin kat ve üst katlardaki koridorların kuzeybatı yan duvarında ise boydan boya sıralanmış, eş büyüklükte bir dizi pencere vardır. Sanat ve estetik değerleri bulunmayan koridorlarla dershane mekanlarında, tavan - taban betonarme döşemedir ve hepsinin tabanına dökme mozaik kaplanmıştır. Binanın inşası sonrasındaki günümüze yakın bir dönemde duvarların alt kısımlarına 15 x 15 cm. ölçülerdeki 9 sıra (takriben 135 cm) düz beyaz fayans kaplanarak, daha üst kısımlar sıvalı badanalı yüzeyler halinde bırakılmıştır. Merdivenler çevresindeki duvarlara da kaplanan fayanslar belki temizlik için düşünülmüş ama sıcak bir atmosfer beklenen okulda, tam tersine bir etki bırakacak şekilde ve sanki iç mekanın tamamı banyo – hela - mutfak hacimlerinden ibaret gibi, neredeyse her duvara fayans kaplanmak suretiyle son derece soğuk ve hatta itici görünüşler ortaya çıkarılmıştır.

Katlar arası düşey sirkülasyonu sağlayan merdiven hacimleri koridor başlangıçlarında ve biri güneybatı, diğeri kuzeydoğu cephe duvarına bitişik yerleştirilmiştir. Her ikisi de üçer kol halindeki merdivenler, kare biçiminde ikişer köşe sahanlık ve 1,50 m kadar genişliğe sahip basamaklarla betonarme olarak yapılmıştır. Düz lama demirinden imal edilmiş korkulukları ahşap küpeştelidir. Sahanlık ve basamaklarının tamamı yerinde dökme mozaik kaplıdır. Merdivenlerden güneybatıdaki yalnız bodrum ve birinci kata irtibat kurmaktadır; zira ikinci kat ilavesinde sadece güneydoğu taraftakinin devamı inşa edilerek yetinilmiştir. Fakat böylece ilave kat, ciddi boyutlarda tehlikeli bir ortam oluşturmaktadır. Zira herhangi bir kalabalık nüfus barındıran binalar ve bilhassa da öğrenci topluluklarının yaşadığı okullar için deprem, yangın gibi panik yaratıcı tehlikelere karşı son derece dikkat edilmesi gereken tedbirler vardır. Elbette amaç, tehlike vuku bulduğunda binanın süratle tahliyesidir ve bunun başlıca araçları arasında en önemlilerinden biri yeterli ölçülerde ve standartlara uygun azami - asgari kaçış mesafeleri gözetilerek yerleştirilen merdivenlerdir. Aksi taktirde, tedbirsizlik bir yana adeta tehlikeye davetiye çıkarıldığı kesindir ve dava konusu binanın ilave ikinci katı bakımından durum tamamen böyledir. Nitekim vaktiyle bu okulun ilk yıllarında, muhtemelen şimdikine göre çok daha az sayıdaki öğrenci kullanımına göre tasarlanmış merdivenlerin genişliği, yanyana en fazla iki veya üç kişilik yetişkin insan ve belki üç - dört öğrencinin hareketine imkan verebilecek ölçülerdedir. Bu ölçüler sabit kaldığı halde, öğrencilerin sayısı gün geçtikçe artmıştır ve günlük olağan sirkülasyonda merdivenlerin ikisi de kullanılmasına rağmen yetersiz kaldıkları açıkça görülebilmektedir. Halbuki tehlike anında paniğe kapılacak kişiler için kaçış mesafesi düşünülürse, ilave ikinci kat güneybatısındaki fazla miktarda mekana bir hayli uzaklıkta, koridorun kuzeydoğusundaki bir tek merdivene en kısa müddette ulaşılması gerekecektir. Binanın neresinde, ne zaman ve hangi sebeple ortaya çıkacağı kestirilemeyecek bir tehlikeye maruz kalması mümkün kişilerin aşırı yığılması da tahliyeyi imkansız kılacağından, öğrenciler veya öğretmenler için can kaybı doğurabilecek mahiyette ve kesinlikle fevkalade sakıncalarla dolu bu ortamın, teknik bir bilinçsizlik veya sorumsuzluk eseri olarak ilave ikinci kat inşa edilmesiyle hazırlandığı anlamına gelmektedir.

Zemin katta, güneydoğudaki girişten esas koridora geçişi sağlayan kısa bir koridorun iki yanında karşılıklı ikişer adet küçük mekan okulun idari işlerine mahsustur. Merdiven hizasından sonra, bina planında “(“ şemasının bir kolunu teşkil eden bölüm, okulun “ana sınıfları” ile mutfak ve bay - bayan hela hacimlerini; kuzeydoğu yandaki ikinci kol ise rehberlik odası ile bir dershane ihtiva etmektedir.

Birinci katta, binanın güneydoğuya taşıntılı kütlesinin de bulunduğu kısım, öğretmenler ve idari büro hizmetlerine ait iki mekan halindedir. Bu taraftan koridora girildiğinde, bir kapıyla bağlantılı güneydoğu yandaki ilk mekan “müdür odası”, ahşap bir paravandan sonraki diğerleri ise birer dershanedir. Kuzeybatıya uzanan kollar yekpare, ötekilerden daha büyük ebadlı birer hacimdir ve doğu taraftaki “laboratuar”, batı taraftaki “konferans salonu” olarak kullanılmaktadır. Konferans salonu daha yüksek tavanı ile silindirik kolonlarından dolayı öteki mekanlara göre biraz farklı düzenlenmiştir.

İlave edilmiş ikinci katta, merdivenin yanı başındaki kuzeybatı kol bir dershane hacminden ibarettir. Koridorun güneydoğu yanında birbirine bitişik sıralanmış beş adet dershane vardır. Koridor sonunda ise güneybatı kenar boyunca yerleştirilen altı adet basamaktan başka, genişçe bir kapı açıklığı görüntüsündeki aralık geçilerek daha yüksek kotlu tabana sahip ve koridora dik istikamette dikdörtgen biçimi planla kuzeybatı - güneydoğu yönlere doğru kısmen uzanan bir hole ulaşılmaktadır. Holün güneybatı yanında ufak boyutlu üç dershane, güneydoğu yanında nisbeten daha büyük iki dershane, kuzeybatı tarafta ise “ev ekonomisi odası” olmak üzere toplam altı adet mekan vardır ve hepsinin de tabanı holdeki ile aynı kotta ve koridora göre yüksek seviyede olmasına rağmen, tavanları diğer mekanlardan daha basık bir etki bırakmaktadır. Buradaki taban kotu, alt katta binanın ilk döneminde yapılmış “konferans salonu” yüksekliğinden kaynaklanmaktadır ve ilave kat inşa edilirken, bu bölümde çatıyı yükseltmemek düşüncesiyle basık tavan ortaya çıkmış; fakat aynı sebepler dış cephe görüntüsünde uyumsuzluk doğurmuştur. Ayrıca bu bölüme yerleştirilen mekanların ortaklaşa giriş - çıkış ve koridora bağlantısını sağlayan tek açıklık, tehlike anında kaçış için yeterli genişliğe sahip olmadığı gibi, daha önce başka bir paragrafta ayrıca izah edildiği üzere, buradan kaçış mesafesi itibariyle de bir hayli uzaktaki bir tek merdivene bağlı kalınması, can güvenliğinin hiç dikkate alınmadığına dair çok vahim teknik hataların bariz göstergesidir.

Bodrum kat aslında depo, ambar vb. ihtiyaçların karşılanmasına hizmet edici mekanlara bölünmekle birlikte, şimdi sadece kuzeydoğudaki merdiven vasıtasıyla kullanılan bir kısmı bu nevi (odun deposu vb.) fonksiyonlarını sürdürmekte, diğerleri de “resim”, “müzik”, “teknoloji ve tasarım” derslerine tahsis edilmiştir. Böylece günümüz ihtiyaçlarını gidermek amacıyla buradaki mekanların da birer dershaneye dönüştürüldüğü görülmekle beraber, büyük ölçüde toprak kotuna gömülü durumdaki bodrum kata inildiğinde, devamlı rutubetten kaynaklanmış yoğun bir küf kokusuyla karşılaşılmakta ve elbette böyle bir ortamın sağlığa aykırı olduğu bilinmektedir.

Okul binasının sonraki bir dönem ihtiyaçlarına ait müştemilatından ibaret, bahçenin bir kısmı kullanılarak inşa edilmiş mekanlar, alelade görünüş sergilemeleri ötesinde hiçbir vasfa sahip değildir.

Dava konusu İnönü İlköğretim Okulu Binası, plan, dış kütle tertibi veya iç mekan taksimatı bakımından, inşa dönemini yansıtan mimari karakteristikleri temsil edici özellikler taşımadığı gibi yakın çevresindeki binalarla ortak hususiyetleri de yoktur. Nitekim hemen yanı başında, kuzeydoğudaki komşu parsele ait “İsmet İnönü Meslek Lisesi” veya bundan sonraki komşu parselde mevcut eski “Doğumevi”, halen “Akdeniz Sağlık Vakfı Hastanesi” binaları ile karşılaştırıldığında, eşdeğer sayılabilecek ölçülerde yanyana parsellere inşa edilmelerinden başka benzerlik bulunmadığı açıkça görülebilmektedir.

Sonuç olarak, dava konusu Antalya ili Merkez, İnönü İlköğretim Okulu Binası, yukarıdaki paragraflarla açıklandığı üzere plan, dış kütle ve cephe biçimlenişi ile iç mekan taksimatı bakımından yapıldığı devir yahut herhangi bir dönemin mimari karakteristiklerini temsil edici vasıflardan yoksundur ve 2863 sayılı kanun veya ilgili diğer mevzuat hükümlerine göre değerlendirildiği taktirde, “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” nitelikleri taşımadığından dolayı, bu kapsama uygun tescil işlemi beklentisinin gerçekçi olmadığı ve gelecek kuşaklara aktarılmasının kamu yararı sağlayabilecek sonuçlar doğurmayacağı anlaşılmaktadır.”
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.