Haberler

Fenerbahçe’de Bir Köşk Restorasyonu ve Ardındaki Gerçekler…

Tarih: 9 Haziran 2008 Kaynak: Kadıköy Life Yazan: Kadir Toprakkaya

Fenerbahçe’deki ünlü Borsa Lokantası’nın bulunduğu köşk restore ediliyor.

Sizlere çeyrek veya yarım sayfa olarak vermemiz gereken bir haber bu. Ancak, Kadıköy Life okurlarını daima farklı olmanın ayrıcalığıyla buluşturma misyonumuz ve biraz da olayların arkasına bakma özelliğimiz bize bu haberi bir köşk restorasyonundan ziyade bakın nerelere götürdü.

1838 yılında yardım istemek zorunda kaldığımız İngiliz dostlarımızın bizi bir anlamda bugünkü Avrupa Birliği’ne taşıyan antlaşmayı imzalattırmaları neticesinde başlayan çöküşün başlangıcı ile bu köşkün bakın nasıl bir bağlantısı varmış. Önce Balta Limanı Antlaşması’na bakalım…

Baltalimanı Antlaşması (16 Ağustos 1838), Osmanlı Devleti'nin İngiltere ile İstanbul'un Baltalimanı semtinde imzaladığı ticaret antlaşmasıdır.

Osmanlı Devleti 1826'dan beri yerli hammaddelerin yurt dışına çıkarılmasını önleyen yed-i vahid (tekel) sistemini uygulamaya koymuştu. Bu sistem İngiltere'nin çıkarlarına uygun düşmüyordu ve İngilizler kendilerine topraklarımızda ayrıcalıklar verilmesi için Osmanlılara baskı yapıyorlardı. Dışişleri Bakanı Mustafa Reşit Paşa, Mısır Valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın isyanını bastırmak için İngilizlerden yardım istedi. Bu yardıma karşılık olarak da İngilizlere ticari bakımdan büyük ayrıcalıklar veren bir antlaşmayı Baltalimanı'nda kendisine ait olan yalısında imzaladı. Antlaşma 8 Ekim 1838’de Kraliçe Viktorya, bir ay sonra da Sultan II. Mahmut tarafından onaylandı.

Bu antlaşmanın bazı maddeleri şunlardı: Tekel sistemi kaldırılacak, iç ticarete Osmanlı vatandaşlarının yanı sıra İngilizlerin de katılması sağlanacak. İngiliz vatandaşları Osmanlı ürünlerini ihraç etme hakkına sahip olacaklar. Transit resmi kaldırılacak, İngiliz gemileriyle gelen İngiliz malları için bir defa gümrük ödendikten sonra mallar alıcı tarafından nereye götürülürse götürülsün bir daha gümrük ödenmeyecek. Böylece İngiltere vatandaşları Osmanlı Devleti sınırları içinde ticaret yaparken, Osmanlı vatandaşlarından bile daha az vergi ödeyecekler…

1838-1841 yıllarında buna benzer antlaşmalar Fransa, İsveç, Norveç, İspanya, Hollanda, Belçika, Danimarka ve Portekiz'le de imzalandı. Bu antlaşmalar kapitülasyon sistemini sağlamlaştırdı, Osmanlı sanayine büyük bir darbe vurdu. Osmanlı Devleti'nin diğer devletlere borçlanmasına yol açtı ve mali çöküşü hızlandırdı.

Yıl 1885… İngiliz dostlarımızdan sonra, 1838 ile 1841 yılları arasında Osmanlı’ya antlaşmalar imzalattıran 9 Avrupa ülkesinin Türkiye’de görevli temsilcileri Padişah Abdülhamid’e haber gönderirler: ”Ekselansları siz ki, dünyanın hakimisiniz, gücünüz malum. Ancak kıyafetleriniz bu görkeminizi yansıtmakta zayıf kalıyor. Emir buyurun size bir terzi temin edelim.”

Bugün bile hakkında hiçbir bilgi bulamadığımız Hollanda vatandaşı, Fransa’da yaşayan terzi Jean Botter gelir ve dileklerini iletir: Fenerbahçe’de kendim için ve yaşları 6, 7 ve 9 olan üç kızım için dört tane köşk isterim. Ancak bu köşkler o kadar görkemli olmalı ki, hiç biri birbirine benzememeli ve hepsi de birbirinden güzel olmalı… Ayrıca Beyoğlu’nda kışları kalacağım bir malikane isterim… Ayrıca Beşiktaş’ta modern bir atölye isterim… Ayrıca şu kadar altın isterim…

Bütün bunlar yerine getirilir. Köşkler için yurt dışında en ünlü mimarlar seferber olurlar, projeler hazırlanır… Sonunda Botter için yapılacak ilk köşke zamanın en ünlü İtalyan mimarı D’Aronco’nun projesinin uygulanmasına karar verilir ve başlanır.
Daha sonra Beyoğlu’nda yapılacak olan malikane için de aynı mimar seçilir ve İstiklal Caddesi üzerinde o zamanlar Hachette Kütüphanesi olan binanın yanındaki 745 numaralı bina “BOTTER PALACE” olarak inşa edilip, hem İstiklal Caddesi’nde, hem de Pera tarihinde yerini alır.

Aradan 5 yıl geçmiştir bu defa sıra Botter’in kızları Louise, Josephine ve Marie için yapılacak köşklere gelmiştir. Pek çok proje hazırlanır. Hatta bir tanesinin başlanıp, yüzde 20’lik bölümünün tamamlanmış olmasına rağmen beğenilmeyerek, yıktırılır ve başka proje uygulanır. Sonunda o doyumsuz Fenerbahçe Koyu’nun en güzel yerinde gerçekten de birbirinden güzel dört tane muhteşem köşk, görenleri hayran bırakacak şekilde inci gibi dizilir.

Botter’in 10, 11 ve 14 yaşlarına gelen şanslı küçük kızları için yaptırdığı bu köşkler, İstanbul’dan önce İngiltere, Fransa ve İtalya’da magazin basınına yansır, ya da yansıtılır. Sonrasında İstanbul gençliği de Fenerbahçe sahillerini daimi mesken tutarlar ancak plan çok öncelerden yapıldığı için hiçbir başarı kaydedemezler. İtalya’nın ümit vaadeden avukatlarından Alfred Rizzor ile Josephine için söz kesilir. Louise için sırada İngiliz diplomat Smith Lyte vardır. Marie içinse Fransız ekonomist Sezar Geoffredy seçilir. Birbiri ardına gerçekleşen düğünlerle onlar ererlerken muratlarına, bu güzel olaylara tanık olanlara ise düşünmek kalır: “Bir adam neden yaşları henüz 6, 7 ve 9 olan üç kızı için üç tane köşk yaptırmak ister. Bunda nasıl bir mantık olabilir ?“ diye..

Altın üçgenden platin kareye…
İtalyan avukat, İngiliz diplomat ve Fransız ekonomist damatları ile altın üçgeni inşa eden terzi Jean Botter, Hollandalı kimliğiyle platin kareyi tamamladıktan sonra başlar mucizeler yaratmaya İstanbul’da…

Dünyaya hükmetmiş bir imparatorluğun padişahının terzisi her gün ölçü alacaktır, prova yapacaktır, dolayısıyla padişaha en yakın kişi odur. Fısıldayacağı tek bir söz, söyleyeni olduğu kadar, söyletenleri de ihya edecektir. Bu nedenle sonsuz kredi açılır Botter’e, temsilcilikler verilir, gümrüksüz mallar gelir ve başka ülkelere gönderilir. Olağanüstü bir hareketlilik vardır. Ne Botter, ne de damatlar, İstanbul’da pek bulunamazlar… Sürekli ülkeler arasında mekik dokurlar…

Adına daha çocukken görkemli köşkler yaptırılan Botter’in üç şanslı kızı mutluluğu ne kadar bulmuştur bunu kestiremiyoruz ama damatlardan ikisinin Türkiye’ye hiç dönmediğini, Botter’in ise İsviçre’de 1917 yılında öldüğünü biliyoruz… Botter’in terziliğine gelince; ne yazık ki padişahın yüzünü bile görmemiş, bir gömlek dahi dikmemiştir. Dikmesini beklemek ne derece akılcı olurdu o da bir başka konu tabi…

Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygün, özellikle göndereceğim bu yazıyı okuyunca eminim ki yerinden zıplayacaktır. Ancak yıllar önce bunların yazılması gerekmez miydi diye de düşünmeden edemiyor insan.

Borsa Lokantası yeniden açılmaya hazırlanıyor…
Terzi Jean Botter, İsviçre’de hakkın rahmetine kavuştuktan 15 yıl sonra Fransa’da yaşayan eşi Marie Botter’in aklına gelen köşk, Nurullah Sami adındaki Kayserili bir tüccara satılır.1960 darbesinde krize yakalanan Nurullah Sami Bey, Garanti Bankası’ndan aldığı krediyi geri ödeyemez ve köşk bankaya intikal eder.

Bugünlerde bir belgesel tadında seyrettiğimiz masum Türk filmlerinde görünen bu köşkün zengin ve kudretli sahipleri bulamadıkları mutluluk ile bize bir mesaj mı veriyorlar orasını bilemeyiz. Ama bundan sonrası için umutluyuz. Nedenine gelince; köşk 2005 yılında Borsa Lokantaları’nın sahibi olan Özkanca Ailesi tarafından Garanti Bankası’ndan satın alınır. Özkancalar, köşkü baştanbaşa yenilemek, kapsamlı bir restorasyondan geçirmek isterler. Ancak bir bakarlar ki, köşkü taşıyan çelik putreller 100 yıllık ömrünü çoktan tamamlamış ve korozyona uğramıştır. Anıtlar Kurulu’na müracaat ederler. Onların bu restorasyon projeleri 20 ay sonra onaylanır ve nihayet çalışmalar başlar.

Dr. Mimar Ülkü Kulaç ve Yüksek Mimar Özcan Gürsel yönetiminde…
Artık ekonomik mantığın dışına çıkan restorasyon çalışmasında Özkanca Ailesi, hiçbir fedakarlıktan kaçınmayarak, konusunda Türkiye’nin en tecrübeli iki isminden bu işi üstlenmesini rica ederler ve Dr. Mimar Ülkü Kulaç ile restorasyon uzmanı Yüksek Mimar Özcan Gürsel yönetiminde başlar çalışma ve 2008 yılının Nisan ayında nihayete ulaşır…

Eylül ya da Ekim ayı içinde açılması planlanan Borsa Lokantası, yenilenmiş haliyle eski görkemine kavuşacak. Bizler ise her sayımızda size köşkten ve bünyesinde yapılacak olan etkinliklerden haberler vereceğiz.

Takvim
<<Ağustos 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30 31        
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.