Çorum'da yürütülen kazılarda Yarıkkaya ve Büyükkaya mevzilerinde evlerin altlarında çok sayıda bebek cesedi bulundu.
Çorum'un Boğazkale ilçesinde Alman Arkeoloji Enstitüsü Başkanlığınca yürütülen ve başkanlığını Doç. Dr. Anderas Schachner'in yürüttüğü kazıların ikinci ayağını oluşturan Çamlıbel Tarlası mevkisindeki kazı çalışmaları, Edinburg Arkeoloji Üniversitesinden Dr. Ulf Dietrich Schoop yönetiminde yürütülüyor.
Kazı çalışmaları hakkında AA muhabirine bilgi veren Dr. Schoop, Neolitik dönem (MÖ 6000-5000 yılları arası) yerleşim yerleri olan bu bölgenin Kuzey Anadolu'da ender rastlanan yerleşim alanları arasında olduğunu belirterek, bu dönemde Anadolu'da bulunan yerleşim alanlarının genelde orta ve güney Anadolu bölgelerinde höyükler halinde görüldüğünü söyledi.
Dr. Schoop, önceki yıllarda Yarıkkaya ve Büyükkaya mevkilerinde bu dönemlere ait küçük ölçekli kazıların yapıldığını anlatarak, ancak ilk kez Neolitik döneme ait Anadolu'nun kuzeyinde bir yerleşim alanında kazı yapıldığına dikkati çekti.
MÖ 6000 ila 5000 yıllarında Kuzey Anadolu'nun genelinde ormanlık alanların hâkim olduğunu, bu durumun ise dönem şartları itibariyle zor hayat koşulları demek olduğunu belirten Dr. Schoop, sürdürülen kazı çalışmaları ile insanların yaşam koşulları daha uygun olan güneyden kuzeye neden gelindiği, bu bölgenin seçilmesinde hangi faktörlerin rol oynadığı, o günlerde yaşayan insanların coğrafi ve iklim şartları bakımından daha zor şartlar taşıyan kuzey bölgelerinde nasıl hayatlarını sürdürdükleri, mimarileri ve günlük hayatları hakkında bilgi toplamayı hedeflediklerini söyledi.
İki yıldır sürdürülmekte olan kazı çalışmalarında azda olsa bu soruların cevapları hakkında küçük ip uçları bulduklarını ifade eden Dr. Schoop, şunları kaydetti:
"Bizim işimizde kazı yapmak, işin en kısa süren kısmıdır. Bulunan tarihi eserlerin, botanik örneklerinin bulguların analiz edilmesi, yorumlanması ise daha uzun süren bir işlemdir. Tahmin ediyorum ki iki üç yıl içerisinde daha somut bilgiler elde edeceğiz.
Ama küçük buluntular ile azda olsa bilgi edinmeye başladık, örneğin bir tane Akdeniz’de yaşayan bir kabuklu canlı fosili bulduk, buda demek oluyor ki bu bölge o dönemlerde de ticaret yollarının ulaştığı alanlar arasında idi ve insanlar diğer yerleşim bölgelerinden bazı ihtiyaçlarını ticaret ile karşılama imkânına sahiptiler.
Buda bize Anadolu'da karşılaşılan ilk yerleşim ve ilk insan hayatının başlığı günden beri Hitit başkentinin bulunduğu coğrafyanın yerleşim olarak seçilmesi tamamen tesadüflerden oluşmamıştır. Devam eden kazı çalışmalarında elde edilecek bilgilerin analizlerinin yapılmasının ardından birçok soru işareti ortadan kalkacaktır, bu amaç için tüm kazı ekibi olarak özverili çalışmalarımız devam etmektedir."
Evde bulunan bebek cesetleri
Kazıyı yürüten Dr. Ulf Dietrich Schoop, MÖ 6000 ila 5000 yıllarında yaşayan insanlar ile ilgili olarak, yapılan kazı çalışmalarında ilginç bir gelenek tespit edildiğini vurgulayarak, evler içerisinde gömülü olarak bebek cesetlerine ait kemik parçaları bulduklarını anlattı.
Daha önce Anadolu'nun güneyinde rastlanan bu geleneğin aynı dönemde kuzeyde yaşayanlar tarafından da uygulandığının ortaya çıktığını aktaran Dr. Schoop, Çamlıbel Tarlası mevkisinde yapılan kazı çalışmalarında evlerin içerisinde ve yaşam alanların altlarına gömülü olarak bulunan küp içerisindeki bebek cesetlerine ait kemikler ile bu geleneğin o dönemde tüm Anadolu'da yaygın olduğunun göstergesi olduğunu anlattı.
Dr. Schoop, şunları kaydetti: "Bulunan bu küp mezarlar içerisinden sadece bebek cesetlerinin çıkması, dönem insanlarının bebeklerin savunmasız ve korumasız olduklarını düşünerek onları uzakta veya dışarıda bir yere gömmek yerine evlerinin içerisinde bir yere gömmeleri, onları korumaya almayı amaçladıklarını gösteriyor.
Yetişkin insanların dışarıda bir yere gömüldükleri tespit edilen bu dönemde, bebeklerin öldükten sonrada korumaya ihtiyaç duyduklarını düşünmek, o dönemlerde de ikinci bir hayatın varlığına, öldükten sonra da bir yaşamın olduğuna olan inancın varlığını göstermesi açısından ilginç bir tespittir."