Türkiye'de kent mimarı deyince ilk akla gelen isimlerden biri olan Prof. Ahmet Vefik Alp'ten duymuştum bu sözü. Ege Koop Başkanı Hüseyin Aslan kaynaklı ve "Kaçak yapıya ödül vermedikleri kaldı" başlıklı haberi okuyunca Hoca'nın sözlerini anımsadım.

Gerçekten de iki de bir imar affı yapılıyorsa, yapılmaya devam edilecekse imar planlarına ne gerek var? Türkiye'nin refah ve çağdaşlık yolunda en önemli sorunu sağlıksız yapılaşma ve kentleşme. Politikacılar ve hükümetler bunu bilir. Fakat gelip geçen hükümetlerin hepsi de kaçak yapılaşmaya göz yumar. "Millet plan değil pilav istiyor" geleneğinin uzantısıdır bu. İmar afflarıyla kaçağı teşvik eder. Bu yüzdendir ki imar afında dünyanın en bonkör ülkesiyiz.

200 Bin Kaçak
Aflar kentlerimizi, doğal ve kültürel varlıklarımızı katletti. Deprem, sel gibi doğal afetlerle acı faturalar getirdi. Büyük kente göçüp gecekondu konduran uyanık bir gecede konut sahibi olurken, 30-40 yıl köle gibi çalışan, yasalara saygılı vatandaş başını sokacak bir ev sahibi olamadı.

İzmir'de şu anda 200 bini aşkın kaçak yapı var. Her geçen gün de sayısı artıyor. Önceki gün Pınarbaşı'ndan dağa tırmandı. Etekler gecekonduyla dolmuş. Kızılay'da, Limontepe'de, Uzundere'de, Cumhuriyet'te, Çiğli çıkışında her yerde öyle.

Politikacımız oy deposu gecekondu bölgesine el uzatırken, yasaya saygılı vatandaşın mağduriyetini hiç aklına getirmedi. Bu saygısızlık, bu vicdansızlık sürüp gidiyor.

Yıllarca iskan izni olmayan yapılara su, elektrik, kanal, gaz, telefon gibi altyapı hizmetleri verilmesin, özel parselasyon yoluyla hisseli satış yapılmasın, kentlerimizi disiplin altına alalım diye yazıp çizdik. Sonuç sıfır.

Seçim Rüşveti
Bir ara kaçak kayıt altına alınır gibi oldu. TCK'na, gecekonduya altyapı hizmeti götürülmesini yasaklayan hükümler eklendi. Yıkım kararı olan taşınmazlar için tapu kayıtlarına şerh düşülmesi, bunların tapuda satış, bağış ve trampa işlemlerinin yapılmaması için müeyyideler kondu. Caydırıcıydı ama uygulanmadı. Daha sonra da bu hükümler ceza yasasından geri alındı.

Şimdi önümüzde yerel seçim var ya vazgeçilmez Türkiye klasiği tazeleniyor. Hükümet önerdi, parlementoda AKP çoğunluğu parmak kaldırdı ve yasal izin çıktı. Kaçak yapılara su ve elektrik bağlanabilecek.

1994 Kasım ayından önce yapılan kaçak yapılara, gecekondulara, inşaat ve oturma ruhsatı sorulmadan su ve elektrik verilecek. Kasım 1994'ten sonra yapılmış kaçaklara ise inşaat ruhsatı sorulacak ama oturma izni sorulmadan su ve elektrik bağlanabilecek. Çağa, kente, kent insanına, en çok da yasaya saygılı insana ayıp.