Haberler

Arkadaşım Sait Kozacıoğlu...

Tarih: 5 Kasım 2008 Kaynak: Radikal Yazan: Oral Çalışlar
Sait Kozacıoğlu’nın ölüm haberini Roma uçağına binmeden aldım. Bütün hayatım bir film şeridi gibi önümden geçti. Çünkü Sait’le arkadaşlığımız tam 50 yıl öncesine dayanıyor. Tarsus Amerikan Koleji’nde aynı sınıflarda okuduğumuzda yıl 1958 mi, 1959 muydu? Sait’le sınıf arkadaşı olmanın ötesinde hemşeriydik. Birçok ilki beraber yaşadığımız bu arkadaşımla, aynı zamanda aynı kentin insanı olmakla da övünürdük.

İlk gizli örgütü 11 yaşındayken Kolej’de birlikte kurmuştuk. Sınıfta mümessili değiştirmek amacıyla ‘Atom’ partisini kurmuş ve gerçekten de bizi sürekli cezaya bırakan sınıf mümessilini değiştirmeyi başarmıştık. O nedenle disiplin kurulundan bir ceza da almıştık...

2004 yerel seçimlerde CHP’den Tarsus Belediye Başkan adayı olmak istiyordu. Ben de onun mimari bilgisiyle, şehircilik kültürüyle ortak kentimize çok şey katacağına inanıyordum. Çok uğraşmamıza rağmen CHP Genel Merkezini onun aday yapılmasına ikna edemedik.

Bu yılın eylül ayında ailemi görmek için Tarsus’un Namrun Yaylası’na gitmeden önce Sait’i aradım. Onun da Namrun’da olduğunu duymuştum. Epeyce bir zamandır görüşmedik, orada buluşuruz belki diye düşündüm. Yayladan yeni dönmüştü, Ramazan Bayramı’nda yeniden gideceğini söylemişti.

O son konuşmamız oldu. Ölüm haberini aldığımda derin bir sarsıntı geçirdiğimi söyleyebilirim. Birlikte sosyalist olmuştuk. Tarsus Fikir Kulubü’nü birlikte kurmuş, Tarsus Yüksek Tahsil Talebe Cemiyeti yönetime birlikte gelmiştik.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi’ne de beraber girdik. Ben daha sonra başka okullarda okudum, o ODTÜ’lü olmayı sürdürdü. Birlikte birçok eyleme katıldık. Tarsus Amerikan Koleji’nin duvarlarına tam 40 yıl önce birlikte ‘Kahrolsun Amerikan Emperyalizmi’ diye yazmıştık. Okulun duvarında yıllarca kalan bu slogana şehre gittiğimizde bakar mutlu olurduk.

12 Mart askeri darbesinde Mamak Askeri Cezaevi’ne atıldık. Dev-Genç davasında birlikte yargılandık, aynı koğuşta kaldık. Cezaevine yeni girmiştik, babası Vahit amca ziyaretine gelmişti. Sait babasıyla görüştükten sonra şunları anlatmıştı: “Babam demir parmaklıkların arkasından baktı, ‘oğlum burası gayya kuyusu, siz nereye düşmüşsünüz’ dedi.”

Kozacıoğulları, Tarsus’un zengin ailelerindendi. Aile Adalet Partili’ydi. Sait solcu olunca, aile önce ne yapacağını şaşırmış, sonra, oğullarının tercihine saygı göstermişti.

Sait, 12 Eylül 1980 askeri darbesini yurtdışında karşıladı. Bir toplantı için gittiği Danimarka’da tam 12 yıl yaşamak zorunda kaldı. Ben de onu 1990 yılında bir davetle gittiğimiz Hamburg’ta otururken, Danimarka’da ziyaret etmiştim. Teknolojiye merakı, onun bilgisayarla ilgili bir işe yöneltmişti. Ailecek bizi Kopenhag’ı dolaştırdılar.

Onunla hayatımız, hep bir yerlerde kesişir, bir yerlerde ayrılırdı. Biz ortaokuldan sınıf arkadaşları, yılda en az bir kere toplanırız. Sait, bunların çoğuna Ankara’dan gelir katılır, her zamanki ‘ağır abi’ haliyle dünyaya ilişkin yeni yorumlar yapardı. Ondan her seferinde yeni şeyler öğrenirdik.

Ortak sınıf arkadaşımız Can Saydam’ı birkaç yıl önce Stockholm’de yitirmiştik. Can’ın cenazesi İstanbul’a geldi. Bizler de Türkiye’nin dört bir yanından bir grup sınıf arkadaşı cenazesinde buluştuğumuzda, Sait yine aramızdaydı.

Sait, okumaya meraklıydı, yaratıcı bir zekâya sahipti. Heyecanlıydı. Hiçbirimize benzemeyen heyecanıyla, beklenmedik zamanlarda beklenmedik çıkışlarıyla, hepimizi şaşırtırdı. Bu yılın başında 60. yaş gününü kutlamaya hazırlanıyordu. Tam o gün kalp rahatsızlığı geçirdi, hastaneye kaldırıldı. Günlerce kendine gelemedi.

Sonunda toparlandı ve yeniden hayata döndü. Ölüm haberini alan ortak arkadaşımız Tayfun Mater telefonda ağlamaklıydı. “Paris’e birlikte gidecektik 60. yaş gününü orada kutlayacaktık. Olmadı” diyordu.

Sait Kozacıoğlu 68 kuşağının çok özel temsilcilerinden birisiydi. Yaşamı, hapislerle, kaçaklıkla geçmesine rağmen, direncini hiç yitirmeyen arkadaşlarımızdandı.

Onun ölümüyle, sanki bir dönemi kapatıyormuşuz duygusuna kapıldım. Benim sevgili arkadaşım. Sevgili hemşerim. Mücadele arkadaşım... Sen nerede olursan ol, birlikte solculuğa başladığım bir arkadaşım olarak hep yanı başımdaymışsın gibi hissederdim.

Gerçekten, senin kaybınla içimde önemli bir bölüm yıkıldı. Sevdiğin kentine, Tarsus’a götürüyorlar seni. Orada toprağa verecekler. Orada rahat uyu Sait’ciğim...
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Mayıs 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
            1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31          
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.