Türkiye'de 1 milyon 750 bin civarında engelli vatandaş var. Bu istatistiğe göre her 7 kişiden 2'sinin bir sakatlığı olduğunu gösteriyor.
Engelli sayısının böylesine çok olmasına karşın şehir ve konut tasarımında engelliler, gözardığı ediliyor.
Engelli sözcüğünün, sakatlık, yaşlılık ya da sürekli bir hastalık nedeniyle hareketleri kısıtlı olan vatandaşlar için kullanıldığını belirten Türkiye Sakatlar Derneği, engelli vatandaşların konutlarda ve şehir yaşamında karşılaştığı sorunları dile getiren bir açıklama yaptı. Engelliler Haftası nedeniyle yapılan açıklamaya göre engelli vatandaşların karşılaştığı sorunlar şöyle:
- Konutlar, binalar standartlara uygun yapılmıyor, proje aşamasından başlayarak tamamlanıncaya kadar kurallara uygun denetlenmiyor.
- Kapılar, koridorlar, odalar, mutfaklar, banyolar engelli ve yaşlıların yaşamlarını kolaylıkla sürdürmelerine olanak tanıyacak biçimde tasarlanmadığı ve yapılmadığı için kullanım yönünden sıkıntılara neden oluyor.
- Engelliler oturduğu konutun kapısından çıktığı andan itibaren merdiven ve asansörler ikinci grup engelleri oluşturuyor. Merdivenlerin yükseklik ve genişlikleri, küpeşteleri, asansör kapıları ve düğmeleri her biri başlı başına birer sorun oluşturuyor.
- Merdiven olan her yer engellileri kısıtlıyor, geçişini önlüyor. Tekerlekli sandalye kullananlar için gerekli olan rampalar ya hiç yapılmıyor, yapılanlar da göstermelik kalıyor. Birçoğu kullanılamayacak kadar dik veya dar yapılıyor.
- Kaldırım ve yollar bu engelleri daha da aşılmaz hale getiriyor. Kaldırımlar; ağaç, tabela, park etmiş araç ya da ticari işletmelerin işgali nedeniyle tekerlekli sandalyeyle ya da koltuk değneği kullananlara geçit vermiyor.
- Toplu taşıma araçları engellilerin yararlanabileceği gibi değil. Sınırlı sayıdaki örnek, genel durumu değiştirmiyor. Toplu taşıma araçlarıyla birlikte bunların durakları, istasyonlar, havalimanları ve iskeleler, engelliler açısından birer tuzak niteliğinde.