Haberler

Mimarların ihaneti

Tarih: 9 Ekim 2009 Kaynak: Akşam Yazan: Atılgan Bayar
Türkiye'de insanların iki mimar adı bilmemesi... Ve fakat neredeyse bütün müteahhitleri tanıması normal midir?

Normaldir.

Türkiye'de insanların ev alırken, müteahhitin güvenilirliğine bakması, mimarın adını bile sormaması normal midir?

Normaldir.

Türkiye'de konut reklamlarını müteahhitlerin bizzat kendilerinin veya manken kunken takımının yapması ve mimarın bu pazarlama tekniğine seyirci kalması normal midir?

Gayet normaldir.

Çünkü Türkiye'nin şehirlerinde her ev, bir salonun ucuna iliştirilmiş daracık bir koridorun etrafına sıralanmış kutulardan ibarettir.

Türk milleti; meşrebine, tarz-ı hayat'ına bakılmadan; ister zengin olsun ister fakir, ister gelenekselci olsun ister modernist...

Aynı planda yaşamaya mahkumdur.

Çünkü Türkiye'de mimar, bir zamandır yaratıcı değil, aynı planı kopyalamakla meşgul bir bürokrattır.

Sanmayın ki, yazının burasında mimarlardan yükselen itiraz seslerini duymayacağım...

Bize sistemden şikayet edecekler.

O mimarların, şehircilik söz konusu olduğu zaman pekala afra tafralarla konuştuğunu, belediyeleri günah keçisine çevirebildiğini gayet iyi biliyorum.

Ama konu; şehrin en küçük birimi, ev, apartman veya site olduğu zaman, şikayetçi oldukları sistemle işbirlikleri ortaya çıkmasın diye 'omerta'ya uyduklarını da biliyorum.

El netice...

Türkiye Mimar Sinan'dan sonra belki bir Vedat Tek'i, bir Sedat Hakkı'yı, bir Turgut Cansever'i biraz tanıyor ama...

Yaşayacağı evin mimarını sallamıyor artık...

Eğer Türkiye'nin mimarları çıkıp, şehircilik konusunda konuştukları kadar... İnsanları bir tek plana mahkum eden, müteahhitleri farkında olmadan rekabetten uzaklaştıran, kendi mesleklerini de memuriyete dönüştüren bu sisteme isyan etmezlerse, hepimiz kaybedeceğiz.

Yaşadığımız evler, ufkumuzu kapatacak.

Müteahhitler, minimum kar marjına razı olacak.

Mimarlar ise, kalem efendisine dönüşecek.

Devletin kusuru var, Belediyenin kusuru var, halkın kusuru var, müteahhitin kusuru var da...

İşini yapmak için mücadele etmeyip, üç otuz para kazanmaya razı olan mimarın hiç mi kusuru yok, Allah aşkına!

Parvus'un illüzyonu
Kemal Kılıçdaroğlu, Parvus Efendi hakkındaki dünkü yazımdan sonra aradı. Parvus'u sadece 'Türkiye'nin Mali Tutsaklığı' isimli kitabı dolayısıyla tanıyormuş. Bu çok milliyetli casusun numarası da bu zaten.

Baksanıza, yarattığı illüzyonla, adının yıllar sonra bile Türkiye'nin milli birliğinin açılım referansaları arasına sızmasına neden oluyordu neredeyse.

Sayın Kılıçdaroğlu'na söz verdiğim çayı ısmarlamak için İstanbul'a gelmesini bekliyorum.

YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.