Haberler

Çirkin Gerçekler

Tarih: 21 Ekim 2009 Kaynak: Travelandleisure Yazan: Bunny Wong Çeviren: Selin Biçer
Seattle ve Güney Kore, dünya üzerinde görülmüş mimari hilkat garibelerine ev sahipliği yapan iki bölge olarak gözüküyor.

Oregon'un merkezindeki Portlan'da bulunan ve Amerika'nın en çok nefret edilen yapısı olan Portland Binası tüm görkemiyle duruyor. Karmaşık klasik kolonlar, tuhaf ve gereksiz dekoratif elemanlar ve cezaevindekilere benzeyen küçük, iyi ölçek için atılmış bazı yapışkan mavi camlardan oluşan iç karartıcı renk düzenli pencerelere sahip bir cephesi var. Portland'daki Ankrom Moisan Mimarlar'ın ortağı olan Jason Fifield bu yapıyı "Bulunduğu yere ait olmayan şatafatlı bir görünüşe sahip" olarak tanımlıyor. Klostrofobik ve karanlık olan iç mekan da dışına göre daha iyi gözükmüyor.

Ünlü mimar Michael Graves tarafından tasarlanan Portland binası 1980'lerde önemli tasarım trendi olan postmodernizm için (iyi ya da kötü, ancak çoğunlukla kötü denebilir) bir simge ve bu on yılda dikilen her şey gibi pek heyecan yaratmaması bunun ilk sebebi.

Ancak bunlara göz dikenler için kızgınlığa, hatta öfkeye teşvik eden binalar sadece bunlar değil. Profesyonel ve amatör eleştirmenler hem sonraki dönemlere ait, hem de birçok ülkedeki bulunan yapıları kötülüyor. Elbette, bir yapının çekicilikten uzaklaşması için farklı insanların farklı kriterleri var. New York dergisi için mimari eleştirilerde bulunan editör Christopher Bonanos "En çirkin binalar kimin yaptığı bilinmeyenlerdir" diyor ve ekliyor "Deneysel, insanların iyi bildiği bir bina her ne kadar durumu kurtarmasa bile, en azından mimar birşeyler deniyordur. New Jersey'in ortasındaki bir depo ise sıkıcı bir binadır."

Jason Fifield için "bir tasarımı oluşturan nedenin gerçekler yerine sadece bir görüntü yaratmak amacıyla keyfi yapılması" bir binayı çirkin yapar.

Dünyanın en çirkin yapılarının listesini derlemek için mimarlar ve tasarım uzmanlarına danıştığımız gibi kamunun genel görüşlerine de başvurduk. Hemen hemen herkesin söyleyecek bir şeyi vardı. Örneğin, uzun kutup üzerinde bulunan ve Hollanda'daki bir çok mantar gibi dikilen küresel evlerin hayranları çoktur.( Mimara deneysel konutlar için nezaketen Hollanda'dan para yardımı verildi.) Sonra Ortabatı şirket merkezine koca bir piknik sepeti biçimi verildi. Elbette, dışarıdan komik görünüyordu, ama muhtemelen OH, Newark'taki her gün kapaklı bir sepete girmek zorunda kalan Longaberger çalışanları için durum böyle değildi.

Dünya çapında bir çok tasarım için eşit ölçüde nefret ve sevgi besleniyor.

1990'larda I.M. Pei tarafından Louvre Müzesi'nin yeni girişi için tasarlanan cam ve metal piramit buna iyi bir örnek. Da Vinci Kodu'nda baş karakter Robert Langdon Parisli resmi görevliye "Piramidiniz mükemmel" der, ve adam sitemle "O, Paris'in yüzündeki bir yara" cevabını verir.

Jüri hala bu binayla ilgili karasız. Ve tabii ki bazen başlangıcında hor görülen ya da yanlış anlaşılan bir tasarım sonunda sevilen ve hayran olunan bir çekim kazanabilir. Bonanos dikkat çekiyor: "1959'da Guggenheim Mars'tan gelmiş gibi gözüküyordu. Elbette şimdi New Yorklular bayılıyorlar"

Hala listemizdeki yapılar için yakın zamanda işlerin lehine döneceğinden şüpheliyiz.

Ryugyong Oteli , Pyongyang, Kuzey Kore
Keskin 75 derecelik açıyla eğimli olan beton kenarlarıyla bu çıplak 325 metre yüksekliğindeki pek de bitmemiş gibi gözüken tehdit edici bu otel Pyongyang silüetine uymuyor. Geçmişi de oldukça garip, 1990'ların başında proje için ülkede yeterince para kalmadı. 16 yıllık bir aradan sonra inşaat geçtiğimiz yıl yeniden başladı. Zirvesindeki eğri büğrü çizgi ise bir donatı değil, ancak bir vinç.

Çirkin gerçek ise 3.000 oda kapasiteli otelin yapımı, etkileyici gökdelenler söz konusu olduğunda Kuzey Kore'nin diğer ülkeleri geçmesini amaçlayan bir girişimdi. Bunun diktatör iktidarının sembolik kibiri olduğu kuşkusuz.

Gizli İstihbarat Servisi (SIS) Binası, Londra
James Bond için bu çatıda saklanmak kolay olurdu, kocaman beton plakaları, karaktersiz yeşil camları seçer ve pürüzlü kubbenin ardında hoş bir şekilde çömelirdi. (Aslında 1980'lerin düğün pastasını kaleyle buluşturan bu görüntü kısa da olsa 007 filmlerinde belirir.)

Çirkin gerçek ise 1995'te açılan istihbarat merkezini tasarlarken İngiliz mimar Terry Farrell pencerelerin kaldırılıp kale hendeklerinin eklenmesi gibi kapsamlı hükümet istekleriyle uğraşmak zorunda kaldı. (Evet, gerçekten!) Her kuytu ve bu kuytuluğun arkasına gizlenmiş kameralarla birlikte göze kötü görünen bir çok şey sözde güvenlik nedeniyle orada olmak zorundaydı.

Harold Washington Kütüphanesi, Şikago

Eğer binalar dipnotlarla birlikte gelseydi, daha iyisini hakeden sevilen eski belediye başkanının adının bu binaya verilmesi yerine sayfalar dolusu alıntı yapılması gerekirdi. Neoklasik atıflar, cam ve çelik yapmacık çatıyla, kırmızı tuğla, granit ve alüminyumla çarpışır ve ölçek olarak kötü bir hisle bir gün içinde alabileceğiniz mimarlık dersi için fazla yol katetmiş olursunuz.

Çirkin gerçek ise 1991'de açılan ve Hammond, Beeby ve Babka firması tarafından tasarlanan Şikago Halk Kütüphanesi'ne özensiz motif uygulanmış ve Arizona, Scottsdale'deki Circle West Mimarlar'dan Peter Koliopoulos'un tanımladığı üzere "postmodern dönemde sıkışıp kalmış" bir tarzı var.

Dikilitaş, Puerto Maldonado, Peru

Amazon ormanlarındaki tozlu bir Peru kasabası gibi "Romancing the Stone" filminden fırlamış gibi görünen bir alanda İnkalar'a ait harabelerle karşılaşmak mantıklı gelebilir. Ama kavisli tabanı, fütüristik gövdesi ve Orta Çağ'dan kalmış gibi görünen zirvesi olan yumru yumru görünen şey değil. Arizona, Tuscon'daki ABA Mimarlar'ın tasarım müdürü olan ve eskiden bu kasabada yaşayan Roel Krabbendam "Mantar gibi kuleye tırmanan tabandaki heykelsi elemanlara dikkat!" diyor.

Çirkin gerçek ise mantara benzeyen şeyler bölgenin tarihini vurguluyor. Fazla yüksek olmayan zirveden turistler çok göremeseler de manzara var. Krabbendam "Dünya kendi kendini kutlayan ve göze kötü görünen şeylerle dolu", diyor.

Longaberger Home Ofis, Newark, Ohio

Eğer burada çalışsaydınız, 9.000 tonluk bir ahşap sepet kopyasında iş yürütüyor olurdunuz. Çelik üzerine sıva yapılmış konstrüksiyonu ödül kazanmış, belli ki asıl ödülü kazanan sıva olmuş. Sanki 1997'de Ohio'nun düz bir kesimine Kırmızı Başlıklı Kız yedi katlı devasa bir sepet bırakmış gibi.

Çirkin gerçek ise gerçekten şirket el yapımı sepetler tedarik ediyor. Ve kurucu Dave Longaberger'in hayali merkezin en sevdiği sepetinin bir kopyası olmasıydı. Ama hey! Crate & Barrel çalışanları 10 katlı bir divanda toplantı düzenlemiyor.

Portland Binası, Portland, Oregon

Gelin hükümetin kontrol listesini bir göz atalım. Küçük ve sıkıcı pencereler? Tamam! Monoton beyaz duvar? Evet! Duvara yapışmış sütun ve parlak mavi cam? O da var! Gecekondunun ilk üç seviyesi, 15 katlı belediye hizmet yapısı koyu yeşil kaplama ile sarılmış, şaşırtıcı aşırı gösteriş sıkıcı tonla buluşup eklenmiş.

Çirkin gerçek ise 1982'de Michael Graves binayı tasarlamak için yarışma kazanmış olması. 1980'lerde Postmodernizm o kadar modaydı ki bu tarihsel motiflerdeki rastgele ve şaşırıp kalmışlığı açıklayabilir. NY, Warwick'te kendi şirketi olan mimar Stephen R. Connors "O yıllardan kalan birçok binada aynı sahte görüntü var", diyor.

Fang Yuan Binası, Shenyang, Çin

Liaoning Eyaleti'nin kuzeydoğu başkentinde bulunan 2001'de tamamlanan 25 katlı ofis binası tuhaf bir fikir karışıklığı yaratıyor. Birincisi, ortadaki kare deliği eski Çin paralarını hatırlatıyor. Beton tabanlı bahçe gibi diğer kısımları ise cam oluklu çelik jant gibi anlaşılıyor.

Çirkin gerçek ise geçen seneye kadar dünyanın en yüksek yapısı olan Taipei 101'i de tasarlamış olan ve Princeton'da eğitim almış olan Tayvanlı mimar C. Y. Lee Doğu ve Batıyı birleştirmek istemiş. Ancak bu tasarımda sadece kentsel beton ve çelikten yapılma ticari yapı eski Çin para birimiyle birleşmiş.

Bolwoningen Evleri, Hertogenbosch, Hollanda

Eğer Lewis Carroll'un Alice'i 1960'ların bilimkurgu filminde dolaşsaydı, muhtemelen bu soğana benzeyen evlerle karşılaşırdı. Ev sakinleri garip hava kabarcığı görünümlü UFO benzeri pencerelere sahip bu evlerin içinde yaşadılar.

Çirkin gerçek ise 1970'lerin sonunda Hollanda hükümeti deneysel konutlar için para yardımı yaptı ve mimar Dries Kreijkamp öneriler sundu. Fantastik çizgileri olan sanatçıların düzeni bozmasını sağlacak binalar 50 bolwoningen (bol= küre, woningen= evler) filizlendi. Burası yarı hayal, yarı kabusa benzer görüntüleriyle tanınmış 15. yüzyıl ressamı olan Hieronymus Bosch'un memleketiydi.

Milli Kütüphane, Minsk, Beyaz Rusya

23 katlı (8 üçgen ve 18 kareden oluşan hacim) rhombicuboctahedron şeklindeki binadan nefret etmek gerçekten güç. LED'li cephesi gece karanlıkta yıldız gibi parlıyor. Sonuçta, böyle bir büyüye sahip bir kütüphaneyi kıskanmak zor. Ama tasarımcılar orada durmalıydı,  "Elmas"a göndermede bulunan bina katmanlı daireler, büyük üçgenler, kanata benzer kapaklarıyla yanlış geometrik denklemler üstüne oturmuş.

Çirkin gerçek ise 2006'daki açılışının ilgi çekmesine bakılırsa hükümetin turist çekme isteği gerçekleşti gibi görünüyor.

"UFO Evi", Sanjhih, Tayvan

Eğer Tayvan'ın kuzey kıyılarında bulunan tatil bölgesine ziyaretçiler gitseydi, çok da rahat olmayan ve uzay gemisine benzeyen kozalarda uyumaları gerekirdi. Aslında hiçbir şey bu 1970'lerin, daha önce iki kez terk edilmiş projesini yerden kaldıramazdı.

Çirkin gerçek ise yatırımcılar bu dört kanatlı kapsülleri yıllar boyunca boş bırakmasalardı, haklarında aynı şekilde düşünmezdik. Bu yüzden 1970'lerde tesisi inşa eden iş adamları Marslılar için iniş pisti gibi görünmesini istedi. Tayvan hükümeti uzaylı konutlarını yıkmayı planladığı için şansınız varken gidip görün.

Hayali Saray, Hauterives, Fransa

Sindirella'nın rüyası değil, ama Le Palais Idéal hayal görüp asit çukuruna düşmeye benziyor. Yaratık şeklinde heykeller, eğri büğrü taş sütunlardaki cami motifleri...

Çirkin gerçek ise 1800'lerin ortalarında Ferdinand Cheval posta teslimatı yaparken bir kayanın üzerinde ilhamla oturmuş ve hayatının çalışmasının taş bir şato yapmak olduğuna karar vermiş. Bundan sonra geçen 30 yıl boyunca güzergahı üzerinde topladığı taşları akşamları el arabasına koyup biriktirip işaretlemiş.

Anakent Katedrali, Liverpool, İngiltere

Buna benzer katedrallerin cennetin ebedi huzurunu anımsatması gerekir. Ama burada dini cemaat üyeleri yukarı bakıp bu düşmanca kule tepelerinde kazığa geçirildiklerini hayal eder ya da payandadan esinlenilmiş hoş bej bir çadırda bir sonraki kamp gezilerini planlar.

Çirkin gerçek ise o zamanlar 60'lardı. Frederick Gibberd katedrali sıkı bir program ve bütçeye bindirmekle yargılandı. Sonuç: 1967'deki açılışından hemen sonra mozaik kaplamalar düşmeye başladı ve çatıda sızıntı oldu.

Deneysel Müzik Projesi, Seattle

Elbette, rock müziğe adanmış bir yapı muhafazakar olmamalı. Sorun ne? Özellikle içinde hiçbir şeyin birbirine uyum sağlamıyor olması. İnsanlar tanımlamaya çalışıyor ve binayla ilgili "açık renkli bir leke"den "açık kalp ameliyatı"na kadar farklı fikirlerle geliyorlar.

Çirkin gerçek ise 2000'de açılan 12.600 metrekarelik yapı için Mimar Frank Gehry ilhamını parçalanmış gitar ve genel olarak gitarlardan aldığını söylüyor. Microsoft milyarderi Paul Allen'ın kurduğu müze, Gehry'nin imzasına dair bir örnek. Bu imzanın en ünlüsü İspanya Bilbao'daki Guggenheim Müzesi. Jason Fifield "Bilbao'da yapılan iş ile burası farklı, çünkü o yapının heykelsi biçimi ile çevresi daha bağlantılı" diyor.
Takvim
<<Mayıs 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
            1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31          
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.