Haberler

Karayolları Arazisi ile İlgili ÇED Raporu

Tarih: 6 Mayıs 2010
TMMOB İstanbul Büyükkent Şubesi Zincirlikuyu Karayolları Arazisi ile ilgili ÇED Raporu Hazırladı. Hazırlanan ÇED Raporu şu şekilde...

"İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi, Ortaköy, 37 pafta, 30 ada, 165 (e:157) parsel sayılı yere ilişkin olarak mesleki denetim kapsamında işlem görmesi için tarafımıza iletilen mimari projelerin; Beşiktaş Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenen 11.02.2009/01.04.21010 gün ve 6307 sayılı imar durumu; 24.03.2010 tarih ve 2728699 sayılı Büyükşehir Belediye Başkanlık Makamı Onayı ve İstanbul III Numaralı Kültür Ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 13.04.1010 ve 4311 sayılı kararı ile uygun bulunan avan proje ve kentsel tasarım projesine göre düzenlendiği görülmektedir.

Kuşkusuz tarafınızca da bilindiği gibi; doğal, kültürel ve tarihi değerleri ile Dünya Kültür Mirası niteliği taşıyan İstanbul'un en önemli doğal ve kentsel değerlerinden olan Boğaziçi siluetini ve kentsel peyzajını doğrudan etkileyen bölge; doğal, kültürel, ekolojik ve topoğrafik değerlerini kentsel rantlar uğruna gün geçtikçe yitiren Ortaköy Vadisi sınırları içerisinde kalmaktadır. Anılan alan bu değerli konumunun yanı sıra trafik ve yapılaşma yoğunluğu baskısı altında, içinden çıkılamaz sorunlarla boğuşan Şişli ve Beşiktaş bölgesinde; düşük kullanışlı yoğunluğu nedeniyle doğal ve coğrafik niteliği görece olarak bu güne değin korunabilmiş; açık rekreasyon amaçlı kullanılabilme potansiyeli taşıyan kamuya ait nadir kalmış rezerv alan olarak da çok büyük bir önem taşımaktadır.

Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu'nun 14.12.1974 gün ve 8172 sayılı kararı ile ilan edilen ve 24.06.1983 gün, 15175 sayılı kararı ile sınırları belirlenen, doğal ve tarihi sit alanı içerisinde kalmakta olan, hazineye ait ve Karayolları 17. Bölge Müdürlüğüne tahsisli bulunan proje alanı; 05.02.2004 tarihli resmi gazetede yayımlanan ilanla satışa çıkarılmıştır.

İstanbul 5. İdare Mahkemesi tarafından, 14.4.2005 tarihinde alanın sit alanı olduğundan satışının mümkün olmadığına karar verilmiştir.

Ancak bu kez; Boğaziçi Köprüsü ve bağlantı yolları yapımı için kamusal gerekçelerle ve kamu hizmetinin sunulması için kamulaştırılmış olan söz konusu kentsel alan; elde edilecek gelirleri, bölünmüş karayolu ve diğer karayolu yapım hizmetlerinde kullanılmak üzere özelleştirme kapsamına alınarak tekrar satışa çıkarılmış ve satış kabiliyetinin artırılmasına yönelik olarak da yapılacak imar planlama çalışmaları için Bayındırlık ve İskân Bakanlığına yetki verilmiştir.

Özelleştirme İdaresi Başkanlığınca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığının görüşü alınarak, 1/5000 Ölçekli Beşiktaş-Ortaköy Koruma Amaçlı Nazım İmar Planı Değişikliği ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planı hazırlanmış; İstanbul 3 numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Bölge Kuruluna gönderilmiştir. Anılan Kurulun 28.11.2006 günlü, 2117-2 sayılı kararına göre değişiklik yapılarak Özelleştirme Yüksek Kurulunun yargıya taşınmış bulunan 27.12.2006 günlü, 2006/104 sayılı kararıyla 1/5000 ölçekli Beşiktaş-Ortaköy koruma amaçlı nazım imar planı 1/1000 ölçekli uygulama imar planı değişikliği gerçekleştirilmiştir.

Boğaziçi etkilenme bölgesinin, metropoliten kentsel gelişmeden, Boğaziçi alanına geçiş bölgesi olarak sayılan Ortaköy vadisinin, metropoliten kentsel alan ile buluştuğu taç noktasındaki tampon bölgede yer alan, Boğaziçi alanına ait özellikleri taşıması ve vadi yeşil alanlar bütünselliğinin ve coğrafi, doğal yapı sürekliliğinin korunması gereken bir alanda, İstanbul Boğaziçi Alanının kültürel ve tarihi değerlerini ve doğal güzelliklerini kamu yararı gözetilerek korumak, geliştirmek; bu alandaki nüfus yoğunluğunu artıracak yapılanmayı sınırlamak için uygulanacak imar mevzuatını belirlemek ve düzenlemek amacıyla çıkarılmış bulunan 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu kapsamında, Boğaziçi Alanında ve Etkilenme Bölgesinde kalan bir taşınmaz üzerinde ancak Taban Alanı Kat Sayısı (T.A.K.S.) % 15 ve 5 katı (H = 15.50 m. irtifaı) geçmemek şartı ile konut yapılabileceği açıktır.

Ancak, tüm şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına ve kamu yararına aykırı olarak yapılan parsel bazındaki plan değişikleri ile planlama alanı 2.80 emsalle, "Turizm Kongre Merkezi, Ticaret ve Kültürel Tesis " fonksiyonlarına ayrılmış ve plan notları ile, Turizm Kongre Merkezi, Ticaret ve Kültürel Tesis alanında, ticaret alanı (iş ve alışveriş merkezleri, ticari büro kullanımları, sergi ve satış tesisleri, toptan ve perakende ticaret) tesisleri, yönetim merkezleri (ofis-büro), sosyo- kültürel tesisler, her türlü turizm tesisleri, kongre merkezi ve rezidans yapılmasına olanak sağlamış yapılardaki maksimum yüksekliğin tescilli idari blok binasından uzaklık ile bağlantılı olarak bu binanın 1,5 -2 misli yüksekliğini aşamayacağı gibi bilimsel olmayan kısıtlamayla planlama alanındaki toplam inşaat alanının % 15'i ticaret, % 10'u yönetim (ofis-büro); % 10'u sosyo-kültürel ve %35'i rezidansa (konut alanı) ayrılmıştır.

Özelleştirme İdaresi elinde koşullu olarak bulundurduğu planlama yetkisini de aşarak, her türlü imar ve şehircilik kural ve kuramı ötesinde planlamada eşitlik ve adalet ilkesine de aykırı olarak arsa spekülasyonu amacıyla kullanmış, bir anlamda, son derece özel koruma koşullarında bulanan kamu arazisi ile birlikte imar haklarını da açık arttırmayla satışa çıkarmıştır.

Böylelikle kamu yararını gerçekleştirmek, yöre halkının sağlığını ve çevreyi korumak, sosyal ve kültürel ihtiyaçlarını, iyi yaşama düzenini, çalışma koşullarını ve güvenliğini, o çevrede yaşayan halkın yerel ortak gereksinimlerini sağlamak amacıyla üretilmesi gereken birer belge niteliğinde olan imar planı; 84.064.20 m2 lik bir alanın yaklaşık 56.000 m 2 sini betonlaştırarak geçirimsiz hale getiren ve 393.330 m2si emsal dışı, 215.559m2 si konut kullanışı olmak üzere toplam 628.709.26m2 yapı alanlı ve sadece kapalı otoparklarına 3.145 adet araç çağıran devasa bir yapı kütlesinin ortaya çıkmasına neden olan bir spekülasyon aracı haline getirilmiştir.

İstanbul'un eşsiz topografyasının simgeleri olan ve yoğun bir yapılaşma ve betonlaşma sonucunda temiz hava solunmasına engel olan egzoz ve sera gazlarını yaşam alanlarımızdan uzaklaştıran, doğal havalandırma bacaları olarak, kentin klimatik konforunu ve yüzde doksanlara varan nem ve kentsel sellere neden olan bozulan kentsel iklim dengesini sağlayabilme özellikleri nedeni ile dahi korunması; gelecek kuşaklar ve bizler için evrensel ve hayati bir önem taşıyorken;

Son derece sorumsuzca ve kısa vadeli ekonomik çıkarlar doğrultusunda, teknik ve bilimsel gerçeklere uyulmadan alınmış plan kararları ile; İstanbul'un tamamını büyük bir saksıya çevirip; parsellerin tamamın da kentsel toprağı yok ederek; yaşamın en önemli kaynaklarından olan toprak ve suyun buluşmasının önleyip; yok edilen doğanın ekolojik dengesini; betonlaştırılan alanlarda yapılacak mimari eserlerin çatılarına taşınacak 30 ila 40 cm.lik bitkisel topraktan ve kök salmasına izin verilmeyecek ağaçlardan beklemek; ekolojik olarak gezegenimize katkı sunmak için son derece ciddi araştırmalara girmiş bulunan meslek alanımızı, geleceğe karşı içinden çıkılamaz bir sorumlulukla karşı karşıya bırakmaktadır.

Mimarlar Odası,
Parsel ölçeğinde farklılaşabilen yapılaşma hakları tanımlayan, teknik ve sosyal alan oranı ve standardını düşüren, yoğunluk değerlerini arttıran, planlamada eşitlik ilkesine uymayan, aynı konum ve ulaşılabilirlik özelliklerine sahip alanlara farklı yapılaşma hakları ve yoğunluklar getiren; plan bütünlüğüne, şehircilik bilim ve ilkelerine, planlama yöntemlerine, plan esaslarına, kamu yararına, imar hukukuna ve doğal koşullara uygun olmayan bir planlama kararı doğrultusunda, ortaya çıkan yapılaşma koşullarının kentsel bozulma ve kirlenmenin asıl nedeni olduğunu;

Kentsel mekanın kullanıcıları, özellikle gençler ve çocuklar; otomobiller için düzenlenmiş mekanların, betonlaştırılmış egzoz salınan çatı katlarında ya da bodrum katlara sıkıştırılmış dar alanlarda değil; floristik ve faunistik değerlere sahip doğal alanlar içerisinde, sadece onların gereksinimi düşünülerek düzenlenmiş açık alanlarda; alış- veriş merkezlerinde yapay iklimlendirilmiş plastik oyun parklarında değil; toprağın ve çimenin kokusunu, kuşların sesini tanıyacağı ve gökyüzünü göreceği yeşil alanlarda, özgürce serpildiği sağlıklı, çağdaş yaşam alanlarında ve mimarlık ortamlarına ulaşma hakkına sahipken, böylesi planlama kararları sonucunda şekillenen projeler ve kentsel mekanların, bu konuda en büyük engeli oluşturduğunu düşünmektedir.

Ayrıca; tüm bu sakıncalı planlama kararlarının, meslek ortamımızca benimsenmiş bulunan yarışma mantığı ve kurallarına uygun olmayan bir şekilde düzenlenen mimarlık yarışmaları yolu ile meşrulaştırılmaya çalışılması; ülkemizin çağdaş tasarımlara kavuşması ve mimarlığın gelişimi için önemli bir girdi olan yarışmalara da gölge düşürmekte ve giderek mesleğimizi kentsel rantın pazarlama aracı haline getirilmesi tehdidini taşımaktadır.

Tüm bu gerekçeler ile,
İstanbul İli, Beşiktaş İlçesi, Ortaköy, 37 pafta, 30 ada, 165 (e:157) parselde; şehircilik ilkeleri, planlama teknikleri ve kamu yararına aykırı olarak yapılaşma yoğunluğunu artırıcı ve plan bütünlüğünü bozucu nitelikte bir planlama kararına dayanılarak hazırlanan ve uygulanması halinde telafisi güç zararlara yol açacak ve örnek teşkil edecek mimari proje hakkında mesleki denetim kapsamında işlem yapılmamış, ancak imar mevzuatı gereği mimari proje müellifi sicil belgesi düzenlenmiştir."

YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Mayıs 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
            1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31          
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.