Haberler

Taksim ‘Cumhuriyet Meydanı'mızdır

Tarih: 13 Mayıs 2010 Kaynak: Cumhuriyet Yazan: Oktay Ekinci
Resmi belgelerde ‘Cumhuriyet Meydanı' denilen Taksim'in bu adla ‘tabelası' bile vardı

Hepimizin yüreklerine su serpen 1 Mayıs'ın ardından Taksim'in adının "1 Mayıs Meydanı" olmasını istemek "heyecan verici" olsa bile ne kadar doğrudur?

Beyoğlu Belediyesi'nin CHP'li meclis üyelerince verilen "değişiklik önergesi"nin AKP'lilerin de katılımıyla "oybirliği"yle kabul edilmesi, meydanın "tarihsel kimliği"yle ne kadar uyumludur? Aynı önerge Büyükşehir Belediye Meclisi'nden de geçerse, Taksim'in asıl "beklenti"si yerine gelecek midir?..

‘COŞKU'MUZ VE GERÇEKLER
Demokrasi tarihimizin "yüz karası" olan bir "siyasi ilkellik"le tam 32 yıl "emeğin bayramı"na yasaklanan meydandaki son muhteşem kutlamaların coşkusu, bu soruların yanlış anlaşılmasına neden olabilir... Ancak, 1977'deki o karanlık katliamı yaşayan; aynı dönemdeki tüm 1 Mayıs'ların Akademi öğrencilerinden oluşan "afiş" komitesinde yer almış; gazete yazılarına DİSK'in yayımladığı Politika gazetesinde başlamış; yıllarını bağımsızlık ve demokrasi özlemlerimize adamış "kıdemli" bir emek ve özgürlük yanlısı olarak diyorum ki; bu tarihsel alanın adı yeniden "Cumhuriyet Meydanı" olmalıdır.

"1 Mayıs"la birlikte anılması da yine "Cumhuriyetin meydanı" olmasıyla anlam kazanmalı; "ulusal bağımsızlık" ile "emeğin bayramı" arasındaki tarihsel bağlar, meydanın "cumhuriyet"le bütünleşen adında da yaşatılmalıdır... Çünkü yakın geçmişe dek resmi belgelerde asıl adı böyleydi...

Gerici güçlerin yarattığı "kanlı pazar"lardan 1977 saldırısına kadar tüm "karşı-devrim" saldırılarının sorumluları da bu meydanı yaratan ve adını veren "cumhuriyet"in gizli ya da açık düşmanları değiller miydi?

‘MAKSEM'DEN ‘ANIT'A..
"Taksim" adı, bilindiği gibi meydandaki "su taksimi"ni (dağılımını) sağlayan tarihi "maksem"den geliyor. İstiklal Caddesi'ne girişte sağ köşede yer alan "Osmanlı Maksemi"nde, kentin kuzeyindeki ormanlara saklanmış kaynaklardan gelen sular farklı semtlere üleştirilirdi...

Bu "altyapı" sistemi sadece İstanbul'da yoktu. Örneğin, Bursa'da, Trabzon'da da kentin benzer makseminin bulunduğu semte Taksim denilir...

Özellikle "Cumhuriyet Anıtı" için bu meydanın seçilmesiyle birlikte adının da "Cumhuriyet" olarak belirlendiği; Taksim denilmesi içinse yasal ve resmi bir kararın bulunmadığını "keşfeden" mimar Kayhan Bakan, gerçeğin ortaya çıkışını özetle şöyle anlatıyor:

"Taksim'deki çeşmeyi onarma çalışmalarında, yıkıntılar arasında kırmızı üzerine beyaz harflerle ‘Cumhuriyet Meydanı' yazan bir emaye levha bulduk. İstanbul'da eskiden sokak, cadde, meydan levhaları emaye ve kırmızı renkliydi; demek ki meydanın adı ‘Taksim' değildi."

Bu keşif üzerine konuyu araştırmaya başlayan Bakan, Büyük Larousse Ansiklopedisi'nde "Taksim Meydanı" yanında parantez açılarak "Cumhuriyet Meydanı" yazdığını görür. Bu bilginin tarihsel kanıtları ise şunlardır:

Cumhuriyet öncesi haritalarda Taksim Meydanı, Beyoğlu Cadde-i Kebiri'nin (günümüzde İstiklal Cad.), Sıraselviler Caddesi ile kesiştiği, Taksim Kışlası ile Talimhane Meydanı'nın yanı başındaki yol kavşağıdır. Meydanın bir yanında Taksim Kışlası bulunmaktadır. 1926'da sigorta hizmetleri için hazırlanan Pervitch haritalarında da durum aynıdır...

1933'te ise alanın adı "Taksim Cumhuriyet Abidesi Meydanı"dır. 30'lardan 60'lara dek değişik kaynaklarda da "Taksim Cumhuriyet Meydanı" olarak geçiyor... Örneğin 1950'de Rasim Ziyaoğlu-Hayrettin Lokmanoğlu- E. Raşit Erer tarafından hazırlanan İstanbul Turistik Rehberinin Beyoğlu Turu bölümünde Taksim Cumhuriyet Meydanı hem tanımlanıyor hem de planı veriliyor. Bu planda da meydanın adı açıkça "Cumhuriyet Meydanı"dır...

1955'te Hayrettin Lokmanoğlu tarafından hazırlanan bir başka Haritalı Şehir Rehberi'nde de bir kez daha Cumhuriyet Meydanı olarak geçiyor... Birçok eski İstanbul kartpostalında da..

Mimar Kayhan Bakan'ın, bu saptamalar sonucundaki "durum değerlendirmesi" özetle şöyledir; "Taksim küçük bir meydancıkken şimdiki ‘meydan' niteliğine Cumhuriyetin imar anlayışıyla kavuşmuştur. Meydana tarihsel ve kentsel karakterini veren Cumhuriyet Anıtı'dır. 1930'lardan itibaren Taksim Meydanı, halk arasında ve İstanbul yazışmalarında Taksim Cumhuriyet Anıtı olarak anılmıştır. Çöplerin arasından çıkan isim levhasının da kanıtladığı gibi asıl adı Taksim Cumhuriyet Meydanı'dır..."

CUMHURİYETİN EMEKÇİLERİ
Anıtın 1928'deki açılış töreninde, "Taksim Meydanı Abide Komisyonu Başkanı Hakkı Şinası Paşa", heykeldeki kahramanları ve konumlarını şöyle betimlemiş; "şanlı kafile geçmişin kapısından çıkıyor."

O efsanevi "Cumhuriyet devrimcileri"nin, bundan böyle her 1 Mayıs'ta emekçilerimizi "Cumhuriyet Meydanı"nda kucaklamaları çok daha anlamlı olmaz mı? Resmi kayıtlarda "isim değişikliği"ne rastlanmayan Taksim'in, yeniden Cumhuriyet Meydanı olma gururuna kavuşması gerekiyor. 1 Mayıs coşkumuz ve özlemlerimiz, bu tarihsel sorumluluğu göz ardı etmemelidir.

Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.