Geçenlerde sıcak bir sabah vakti, tişörtlü erkekler ve bikinili kadınlar Michael Jackson, Led Zeppelin and Jimi Hendrix'in gürültülü şarkıları eşliğinde hararetle iş yapıyorlardı. Kimileri ip cambazı gibi yatay sırıkların üstünde yalın ayak dengede duruyor; kimileri maymunlar gibi sırıklara tırmanarak bitişme noktalarını renkli naylon iplerle tutturuyor; kimileri de yerde Kızılderili çadırına benzer şeyler kuruyorlardı. Fakat bu bir sirk çadırı dikme faaliyeti değil, Metropolitan Sanat Müzesi'nin çatısındaki manzaraydı. Sanatçıların gözetimindeki on küsur kaya tırmanıcısı, sekiz metre yüksekliğinde labirentimsi bir bambu ormanı şeklinde bir enstalasyon hazırlıyorlardı. "Koca Bambu: Yapamazsın, Yapmayacaksın Ve Durmayacaksın" adlı enstalasyon şaşırtıcı bir başlangıç. Bir zamanlar şehrin siluetinin ve Central Park manzarasının göründüğü yerde şimdi küçük bir koruluk ve onların arasında dolanan yükseltilmiş yürüme yolları var. Eser, 48 yaşında tek yumurta ikizleri olan Doug ve Mike Starn kardeşlerin ürünü. Ve her ne kadar bitmiş bir enstalasyona benzese de, "Koca Bambu" daimi gelişme halinde bir çalışma. Onun başkalaşımına kamuoyu yaz boyunca tanık olabilecek, çünkü kaya tırmanıcıları, 30,5x15 metrelik bir alanı kaplayacak ve çatının üstünden 15 metre yükselecek olan kabarmış dalga şeklindeki eseri tamamlayana kadar çalışmayı sürdürecekler. Müze yetkilileri (havaya bağlı olarak), Ekim sonunda sökülene kadar 400 bin insanın "Koca Bambu"yu göreceğini tahmin ediyorlar. Tüm ziyaretçiler çatının ana katında dolaşabilecekler. Fakat yukarıdaki yürüme yolları saatte iki kez, 10-15 kişilik rehberli gruplarla sınırlandırılacak. Enstalasyon fikri ilk olarak 1991'de Berlin'de gösterilen Starn'ların "Nüfuz Alanı" projesine dayanıyor. Bu proje, saydam fotoğraflarla karşıtlık oluşturan madeni boru klemenslerinden yapılma 4 metre çapında döner bir küreden ibaretti. Fakat "Koca Bambu" için fazla ağır olduğundan klemensler burada kullanılmadı. Doug Starn, "Nitelik olarak şimdiki çalışmamıza uymuyordu" diyor. "Bu organik bir eser. Planlamadıklarımız dâhil, hayatımızdaki her şeyi anlatıyor" diye konuşuyor. Bambuyu hafif ama inanılmaz derecede kuvvetli olması ve tüm hava şartlarına göğüs gerebilmesi sebebiyle tercih etmişler. Ve eserin kendisi gibi bambu da sürekli olarak değişiyor, renkleri ışığa ve havaya göre koyulup açılıyor. "Koca Bambu"nun tasarımı büyük bir özenle yapıldı. Birbirine bağlı sırıkların yarattığı kaotik görüntü ise sanatçı duyarlılığının bir yansıması olarak benimseniyor. Yapının kendisini "vücuttaki damarlara veya şehrin metro ağına" benzeten Mike Starn, "Burada anlattığımız bir başka şey de Batı medeniyeti; hepimizin birbirimize bağımlı olması ve bu bağımlılığın her dem değişim göstermesi" diyor. Proje üç evrede gelişiyor. Ana yapının kendisi hâlihazırda bitmiş durumda. 15 metreye ulaşacak doğu bölümüne Haziran başında başlanacak. Son olarak, 12 metre yükselecek olan batı bölümü de Temmuz ortalarında tamamlanacak. Proje için Georgia eyaletindeki bir bambu çiftliğiyle Güney Carolina'daki yüzyıllık bir plantasyondan 5 bini aşkın sırık getirildi ve üç farklı kalınlıkta, yaklaşık yirmi renkte 80 kilometrelik naylon ip kullanıldı.