Haberler

Leonardo'nun hayali 500 yıl öncesiyle köprü kuruyor

Tarih: 25 Mayıs 2010 Kaynak: Yeni Şafak
Dünyanın tartışmasız dahilerinden Leonardo Da Vinci'nin en büyük hayallerinden biri hem operada hem de gerçek hayatta can buluyor.

500 yıl kadar önce dünyanın en büyük ve en ihtişamlı köprüsünü Haliç'e yapmak için Sultan II. Bayezid'e mektup yazan ama saray görevlisince "İtalya Cumhuriyeti'nden bir gavur" olarak nitelendirip dikkate alınmaması sonucu teklifine karşılık bulamayan Leonardo'nun içinde kalan büyük hayali, mektubunun 1950 yılında tesadüfen Topkapı Sarayı'nın arşivlerinde bulunması sonucu ortaya çıkmıştı.

İşte bu büyük hayal hem sanatta hem gerçek hayatta karşılık buldu. ABD'den opera sanatçısı Daniel Nazareth, Leonardo'nun rüyasını operada gerçeğe dönüştürdü, Türk mimar Hakan Kıran da ünlü dahinin eşsiz eserini Haliç'e yapmak için gün saymaya başladı. Hindistan asıllı Amerikalı besteci Daniel Nazareth, İstanbul'un 2010 Avrupa Kültür Başkenti olmasıyla Da Vinci köprüsünün hikayesini duyduktan sonra bu operayı yazmaya karar verdiğini söyledi. Leonardo gibi üstün bir dahinin 500 yıl önce Haliç'e köprü yapmak isteyip gerçekleştirememiş olmasından çok etkilendiğini belirten Nazareth, bu nedenle operasında Leonardo'yu İstanbul'a getirdiğini kaydetti. Nazareth, "Operamda 500 yıl öncesine gidiliyor: Burada Leonardo Topkapı'ya davet ediliyor ve Bayezid ile buluşuyor. Birlikte köprüyü inşa etmeye karar veriyorlar. Böylece opera 500 yıl öncesiyle bugün arasında köprü oluşturuyor" dedi. Operanın son sahnesinde tüm insanların barış içinde, bağımsız ve yapıcı bir atmosferde yaşamasının mümkün olduğunu vurguladığını ifade eden Nazareth, "Yani, Leonardo'nun köprüsü ve opera farklı kültür ve medeniyetler, batı-doğu zengin-fakir arasında bağ kuran bir metafor olarak kullanılıyor" diye konuştu. Birçok kişinin Türkiye'yi AB'nin içinde görmek istediğini düşündüğünü de dile getiren Nazareth, "Türkiye'nin farklılıkları içeren bir topluma sahip ve Avrupa ve dünya toplumunda yerinin olduğu mesajının verilmesinin önemli olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.

Prömiyer Leonardo'nun hiç gidemediği Topkapı Sarayı'nda

Nazareth, Leonardo'nun hayalini gerçeğe dönüştüren eserinin Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Rengim Gökmen'in desteğiyle, 2010-2011 sanat sezonunda sahneleneceğini ve prömiyerinin de Leonardo'nun gitmek isteyip de hiç gidemediği Topkapı Sarayı'nda yapılmasının planlandığını duyurdu. İstanbul'da Haliç'e Leonardo'nun köprüsünün yapılması projesinin yürütüldüğünü anımsatan Nazareth, "Çok mutlu oldum, benim operam ve köprü bu yıl ortaya çıkacak" dedi.

Nazareth, Rengim Gökmen'in operanın Ankara'nın yanı sıra İzmir ve diğer illerde de sahnelenmesini ve İngilizceden Türkçeye çevrilmesini düşündüğünü dile getirerek, "Bu operanın bütün hikayesi Türkiye'ye ait, birçok bölüm Topkapı Sarayı'nda geçiyor. Operamda Kur'an-ı Kerim'den iki söz var. Ben bir Türk değilim ama operam Türkiye'nin bir parçası ve ona ait. Ama aynı zamanda Avrupa'nın parçası, çünkü müzikler de Avrupa müziği" ifadesini kullandı. Operanın Almanya'da da sahnelenebileceğini anlatan Nazareth, gerçek köprünün kurulmasını da dört gözle beklediğini sözlerine ekledi.

Yakın zamanda inşaata başlanacak

Haliç'e Leonardo'nun köprüsünün kurulma projesini yürüten Hakan Kıran Mimarlık Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kıran da Leonardo'nun hayalini gerçekleştirmek için eskizler, konuyla ilgili maketler ve 2001 yılında Norveç'te yapılan Leonardo'nun köprüsü gibi bütün verileri araştırdıklarını söyledi. "Leonardo'nun köprüsü ileri vizyonla yapılmış bir skeç, aslında bir hayal" diyen Kıran, köprüyü orijinal fikrini bozmadan ama 21. yüzyıl teknolojisini de katarak modern yorumla yapacaklarını kaydetti. Kıran, çelik ve ahşaptan oluşacak köprünün tasarımını yaklaşık 1.5 yıl önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne gönderdiklerini hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Belediye de koruma kuruluna gönderdi. Koruma kurulu bazı araştırmalar istedi, onları tamamladık. Kurul özellikle tarihi yarımada ve önemli konularda zor karar alıyor ama sürecin sonuna geldik. Bizim aldığımız izlenime göre bir sıkıntımız yok ve bu yılın ikinci ya da üçüncü yarısında inşaata başlayabilir hale gelmeyi planlıyoruz. Aslında, sivil toplum örgütlerinin de olduğu çok büyük bir şölenle bu işe başlayalım ve çok kısa bir sürede tamamlayalım istiyoruz."

"Türkiye'nin modern yüzünün sembolü olsun istiyoruz"

Kıran, köprünün şimdiden İstanbul'un tanıtımına büyük katkı sağlamaya başladığını ifade ederek, "Projeyle ilgili dünyanın diğer ucundan bile ziyaretler oluyor. İnsanlar bugünden tanıtımlarında kullanmak istiyor. Bugünden başlayan tanıtım var ki, bitince çok verimli olacak" dedi. Leonardo gibi bir dahinin eserine hayat verecek olmaktan onur duyduğunu belirten Kıran, "Çok büyük şans benim için olağanüstü büyük heyecan ve biraz da tedirginlik içindeyim. Yani, milyonlarca çizgilerden bir tanesini seçip, aslına dokunmadan ama 21. yüzyılın da eseri olabilecek bir köprü kurma, yani bütün bu dengeyi sağlama sorumluluğuyla çalışma yaptık, büyük sorumluluk altındayız, umarım başarılı oluruz. İstanbul'un, Türkiye'nin modern yüzünü gösteren bir sembol olmasını istiyoruz" ifadesini kullandı.

"Mesaj taşıyan bir köprü"

Sand, köprünün İstanbul'a kurulmasının önemiyle ilgili de şunları söyledi: "Bu Müslüman Türkiye ile Hıristiyan Avrupa arasında bir köprü, dünyanın günümüzde karşılaştığı zorluklara ilişkin güzel ve güçlü bir metafor. Kültürler arasında bir köprü... Her şeyi birleştiren sanattır, bu projenin güzelliği burada, sanat boyutunda. Bu köprüyü ben 2001 yılında Norveç'te inşa ettim ama ilk tasarlanan yer olan İstanbul'a kurulmasını görmeyi çok isterim. Umarım Türkiye'deki proje, Norveç'te edindiğimiz deneyimleri dikkate alarak ilerler ve başarılı olur." Sand, Leonardo'nun köprüyle ilgili çizimini ilk gördüğünde neler hissettiğine yönelik soru üzerine şöyle devam etti: "Büyük bir bestecinin senfonisini dinlediğinizdeki, meşhur bir tabloya baktığınızdaki hissettiğinizle aynı şey. Olağanüstülük hissi zamanla ölçülemeyen bir temele sahip. Leonardo'nun köprüsü ilk gördüğüm anda etkiledi beni, yıldırım aşkı gibi, doğa ötesi gibi bir şey hissettim. Birçok düzlemde önemli geçmişin güzelliğini getiriyor. Sadece dizayn bakımından değil aynı zamanda Rönesans ruhunun, sanat ve felsefenin kombinasyonunu, ruhani olan bir yaklaşımı içinde barındırıyor. Leonardo ve bu köprü bütüncül düşünceyi temsil ediyor, çünkü sanatı ve sessizliği ve felsefeyi birbiriyle birleştiriyor. Bu nedenle bunun mesaj taşıyan bir köprü olduğuna inanıyorum." Bu köprüyü her kıtada inşa etmeyi istediğini ama yapamadığını anlatan Sand, yine de iklim değişikliğine dikkati çekmek için Antartika ve New York'ta köprünün buzdan versiyonunu inşa ettiklerini dile getirdi.
Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.