Haberler

Maden Bölgesi Ağaçlı'da Nasıl Bir Dönüşüm Sürüyor?

Tarih: 25 Mayıs 2010 Kaynak: İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kağıthane Belediyesi Derleyen: Dilek Öztürk
Maden ocakları, kent içinde büyük alanlar kaplıyor. Zamanla işletilmeye kapatılan bu büyük alanların, daha sonra kent içinde ne yapılacağı, kent yaşamına nasıl ve nereden katılacağı ise ayrı bir uzmanlık alanı. Dünya'da kömür havzalarının dönüşümü ile ilgili pek çok örnek bulunuyor.

Ağaçlı köyünde harfiyat alanları ve kamyonlar...

Ağaçlı, Eyüp'ün Karadeniz kıyısında bulunan, Yukarı Ağaçlı ve Aşağı Ağaçlı olmak üzere iki adet merkezi olan en büyük köyü. Köyde, madencilik, ormancılık ve hayvancılık yaygın. Köyün Karadeniz kıyısına sahili var. Köyde bulunan maden ocaklarının hepsi işletmeye kapatılmış durumda. Kapatılan maden ocakları hızlı bir çalışmayla doldurulmaya çalışılıyor. Etrafındaki Çiftalan ve Akpınar gibi yine maden ocaklarının yoğun olduğu köylerin bulunduğu Ağaçlı, Eyüp'te Kemerburgaz ve Göktürk mahallerine de yakın. Bu yakınlık durumu da aslında köyün ilerideki kimliğine etki edecek gibi. Çünkü, köydeki gelişme, buranın Kemerburgaz ve Göktürk'te hakim olan "korunaklı konut alanı" anlayışından biraz daha ileride, doğal hayatın içinde, müstakil yaşamlar sunuyor olacak...

Ağaçlı'da Madenciliğin Tarihi


Kemerburgaz girişindeki su kemerleri ve burada inşa edilmeye başlanan tren hattı...

Peki bu köylerde neden madencilik gelişti ve o dönemde insanlara nasıl bir hayat sundu?

Kömür taşımak için inşa edilen demiryolları



İstanbul'un ilk elektrik santrali olan Silahtarağa'ya (günümüzde santralistanbul ve Bilgi Üniversitesi Kampüsü olarak kullanılıyor) kömür sağlamak amacıyla bir demiryolu (dekovil) hattı döşenmişti. Köylerdeki madenler de santrale yakıt sağlamak amacıyla işletilen kömür madenleriydi... Bu demiryolu hattının bir kolu Ağaçlı'da son buluyor. Hat günümüze gelememiş. Bu demiryolu hattı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Kağıthane Belediyesi tarafından turistik amaçla tekrar kullanılmak isteniyor. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı donanmasının ve Silahtarağa Termik Santralı'nın kömür ihtiyacının karşılanması amacıyla döşenen hattın yeniden hayat bulma projesi, "Cendere Vadisi" projesi içinde yer alıyor. Yani, bölge aslında İstanbul tarihi açısından çok önemli bir yere sahip.

Planlardaki Konumu



Ağaçlı Köyü ve çevresi, hava fotoğrafı. Kaynak: İBB

Ağaçlı ve çevre köyleri için İBB tarafından hazırlanan 1/5000 ölçekli Nazım İmar Plan'larında, köylerin doğal karakteristiğinin korunması ve bu doğrultuda düşük yapılaşmalı bir gelişme modeli öneriliyor. Bu plana uygun olarak, Eyüp Belediyesi tarafından hazırlanan Ağaçlı köyüne ait 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı ise, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nce 21.08.12009 tarihinde onaylandı. Buna göre köyde yapılacak konutlar, iki katı geçmeyecek. Yani, bahçe içinde müstakil evler şeklinde. Konut alanları dışında köyde hastane, ilköğretim okulu, ticaret alanları, meslek lisesi, rekreasyon alanları gibi yaşayanların ihtiyacını karşılayacak fonksiyonlar da bulunuyor. Bunun dışında, tüm maden ocakları doldurulup kapatılacak, orman alanları korunacak ve dereler de her iki tarafından koruma bandı ile korunacak. Ağaçlı ve çevresindeki köylerde, senelerdir maden ocaklarının doldurulması sürüyor. Maden ocaklarını doldurmak için, büyük harfiyat alanları oluşuyor, Bu harfiyat alanları ise ileride büyük sanal göletler halini alıyor. Köylerden kent merkezine giden, Kemerburgaz yolunda ise, bu harfiyat kamyonlarının açtığı hasar tahmin bile edilemez.

Ağaçlı köyüdeki bu gelişmelerden gayrimenkul sektörü de nasibini aldı tabii. Köylülere ait araziler ve tarlalar, yapılan planın getireceği koşullar ve 3. Köprü güzergahında da olmasından dolayı yüksek fiyatlara satılmaya başlandı. İstanbul rant havuzundan payını alan bu arazilerde, nasıl bir gelecek olacağını kestirmek için çok uzun ve detaylı bir projeksiyon yapmaya gerek yok aslında. Burada yaşayan köylüler şimdiden değerlenen arazilerini satıyorlar. Köylünün de bir zaman sonra buradan gideceği ve artık tamamen belirli bir gruba ait olacak bölge, yeni yapılacak bağlantı yollarla da İstanbul kent hayatına bağlanacak ve şehir merkezinde çalışıp, sayfiye havasında konut sahibi olmak isteyenlerin ilk tercihi olacak.

Her şey bir yana, şu anda yürürlükte olan ve yine İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 2009 yılında onaylanmış Ağaçlı Köyü Uygulama İmar Planı'nda, orman alanlarının korunması, burada hiçbir şekilde yapılaşmaya izin verilmemesi gerektiği kurum görüşleri ile desteklenip, öngörülürken, 3. Köprü ve getireceği bağlantı yollar sonucunda, bu alanların nasıl korunacağı da büyük bir soru işareti. Yine kendi onayladıkları İstanbul Çevre Düzeni Planı'nda da orman alanlarının korunması kararı aldıkları ve bundan birkaç ay sonra, bu orman alanlarının tam ortasından köprü yolu geçirdikleri gibi...

Karadeniz kıyısında bulunan, bir zamanlar İstanbul için çok önemli bir maden kaynağı olan bu köy, alınan kararlar sonucu "değerlendi" ve belirli bir kesime hitap eden yerleşim alanı olarak İstanbul Metropolitan alanı içinde yerini aldı.

Ruhr Havzası



Kent tarihinde önemli rol üstlenmiş maden alanlarının dönüşümü, Ağaçlı'da bu şekilde oldu ve olmaya da devam ediyor. Bu konuya Almanya'daki Ruhr havzası örneği ile devam edersek, maden alanlarının, kent ve kamu yararı açısından nasıl geliştirip kullanılabileceğini görmüş oluruz.

Zengin kömür yatakları nedeniyle Almanya'da sanayi devriminin öncülüğünü yapan Ruhr Havzası son 30 yılda madenlerin çoğunun kapanmasıyla ciddi bir dönüşüm yaşadı. Bunun üzerine Ruhr Havzası'nın bulunduğu Kuzey Ren Vestfalya eyaleti, bölgenin ekonomik yapısını kökten değiştirecek bir dönüşüm programını yürürlüğe koydu.

Bölgede, bir yandan üniversitelere ve araştırma enstitülerine yapılan yatırımlar ve verilen desteklerle ciddi bir bilimsel araştırma merkezi haline gelirken, diğer yandan da yeni şirketlerin kurulması teşvik edilerek, sanayiye yakın hizmet sektörü geliştirildi.
1960'lı yıllarda kömür madenlerinde çalışmak üzere bölgeye gelmiş olan göçmenlerin nüfus içindeki oranı giderek arttı. Bunun getirdiği sorunları çözmek için, özellikle göçmenlere yönelik programlar yoğunlaştırıldı. İşsiz kalan göçmenlerin iş kurması teşvik edilmeye başlandı.

Bölgeye yatırım yapmak isteyen yerli ve yabancı şirketlerin önündeki bürokratik engeller azaltıldı. Yatırımları teşvik edecek ve gereken işlemlerin yapılmasını büyük ölçüde üstlenecek bir devlet kurumu oluşturuldu.

Kültür yaşamına yapılan teşvikler sayesinde bugün Ruhr Havzası modern sanayi kültürünün en önemli örneklerinden biri kabul ediliyor. Bu özellik, bu yıl Essen kenti merkezli olarak tüm Ruhr Havzası'nın İstanbul ve Macaristan'daki Pecs kentiyle birlikte Avrupa Kültür Başkenti seçilmesini sağladı.

Takvim
<<Mayıs 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
            1
2 3 4 5 6 7 8
9 10 11 12 13 14 15
16 17 18 19 20 21 22
23 24 25 26 27 28 29
30 31          
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.