Çok sayıda farklı endemik türleri bünyesinde barındıran Van ve çevresinde, biyolojik çeşitliliği doğal ortamında görmek isteyen ekoturistler için, rotalar belirlendi.
Yüzüncü Yıl Üniversitesi Van Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (VANÇAM) Müdürü Yrd.Doç.Dr.Fevzi Özgökçe, dünya genelinde, geleneksel deniz, kum ve güneş turizminin yerini, eğlence, eğitim ve çevre turizminin almaya başladığını söyledi.
Özgökçe, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın, ''Türkiye Turizm Stratejisi 2023 Eylem Planı''nda turizmin çeşitlendirilmesi kapsamında alternatif turizm çeşitlerinden öncelikli olarak ekoturizmin geliştirilmesinin hedeflediğini belirterek, ekoturizmin özelde botanik, yayla, mağara, dağcılık gibi turizm alanlarında ön plana çıktığını ifade etti.
Ekoturizmin dünya genelinde hızla artan bir trende sahip olduğunu ifade eden Özgökçe, ekoturistlerin canlıları ve bunların habitatlarını doğal ortamda görmek isteyen eğitim ve gelir düzeyi yüksek insanlar olduğunu kaydetti.
''BOTANİK BAHÇESİNDE DEĞİL DOĞAL ORTAMINDA GÖRSÜNLER''
Doğu Anadolu Bölgesi'nin, ekoturislerin ilgisini çekecek çok sayıda endemik canlı türünü barındırdığını vurgulayan Özgökçe, şöyle devam etti:
''Avrupa'nın her yerinde botanik bahçeleri vardır. Bu botanik bahçelerinde bizim bölgemize ait türlerin yer aldığı bölümlerin büyük ilgi gördüğünü farkettik. Biz insanların bu bitkileri 4 duvar arasında göreceğine, kendi yerinde görmesini istiyoruz.''
Özgökçe, biyolojik canlı çeşidinin fazla olduğu Van ve çevresinde eko turistler için rotalar belirlediklerini anlatarak, ''Eko turistler, hangi canlı türünü, hangi tarihte ve nerde göreceğini önceden bilmek ister. Biz de bu durumdan hareketle Van ve çevresinde eko turizmin rotasını belirledik'' dedi.
Ekoturistler için 4 farklı rota belirlediklerini ifade eden Özgökçe, şöyle devam etti:''İlk rota, Van Gölü'nün kuzey sahilinden Muradiye Şelalesi, Pirreşit Dağı, Akçadağ, Zilan Vadisi, Tendürek Dağı'ndan İshak Paşa Sarayı ve Ağrı Dağı'na, ikinci rotanın, Van GÖlü'nün güney sahilinden Erek Dağı, Artos Dağı, Alacabük Dağı, Nemrut Dağı, Süphan Dağı ile Kartavin ve Palandöken Dağı'na, üçüncü rotanın Kurubaş geçidi, Güzelsu, Güzeldere, İspiriz Dağı, Başet Dağı, Zap Vadisi ve Cilo Dağı ile Berçelan ve Sümbül yaylalarına, dördüncü rotanın da, Van'dan Gürpınar üzeri Norduz ve Tirşin Yaylaları, Narlı, Çatak, Bahçesaray, Kavuşşahap dağlarından, Hizan üzerinden Bitlis'e uzanıyor.''
Van ve çevresinin yılın yaklaşık 7 ayı, ekoturizm açısından zenginlik oluşturduğunu vurgulayan Özgökçe, bir taraftan bu çeşitliliği korumayı, diğer taraftan ise bu çeşitliliğin yöre halkının ekonomisine katkı sağlamasını amaçladıklarını söyledi.