Haberler

Tuna Nehri'nin incisi: Budapeşte

Tarih: 30 Haziran 2010 Kaynak: Radikal
Osmanlı hakimiyetinde yaklaşık 160 yıl kalan Macaristan'ın başkenti Budapeşte, tarihi binaları, kaleleri, romantik atmosferiyle turistlerin ilgi odağı.

Yılda 30 milyondan fazla turist çekebilmesinin nedenleri olarak Avrupa'nın SPA merkezi olma özelliği, kumarhane turizmi gibi etkenler sıralansa da, en önemli neden olarak "tarihiyle barışık olması" gösteriliyor.

Buda ve Peşte diye kenti ikiye bölen Tuna Nehri'nin güzellik kattığı şehir, "Tuna Nehri'nin İncisi" ve "Doğu'nun Paris'i" diye adlandırılıyor.

BUDA VE PEŞTE'NİN TUNA İLE AŞKI
Tuna Nehri'nin iki yakasındaki Buda ve Peşte şehirlerinin 1873 yılında birleşimiyle oluşan Budapeşte, Orta Avrupa turuna çıkan turistlerin uğramadan geçmediği bir şehir. Tuna Nehri'nin etrafında "özenle" kurulmuş ve bu nehrin kattığı güzellikle hayat bulan kent, ziyaretçilerini hem tarihe yolculuk yaptırıyor, hem de romantizm yaşatıyor. Tuna Nehri'nin iki yakasını birleştiren köprülerin özellikle geceleri ışıl ışıl görüntüsü ise görenleri büyülemeye yetiyor.

120 ırmaktan beslenerek 10 ayrı ülke topraklarından geçen Tuna Nehri'nin en güzel göründüğü kent olarak gösterilen Budapeşte, adeta açık hava müzesi gibi. İki yakayı birleştiren birçok köprü ile Tuna Nehri'nin etrafındaki tarihi binalar, Gellert Tepesi'nden büyüleyici bir görüntü sunuyor.

Kahramanlar Meydanı'ndaysa yarım daire şeklinde dizili sütunların altında Türklere ve diğer ırklara karşı savaşmış Macar krallarının heykelleri ve heykellerin altında da kahramanlıklarını gösteren kabartmalar yer alıyor.

"Eski şehir" diye tanımlanabilecek merkezi bölge, mimari yapıların güzelliğiyle dikkati çekiyor. Peşte tarafının en görkemli yapısıysa 1884-1902 yılları arasında kurulmuş, taş işçiliğinin en kıymetli örneklerinden biri olarak gösterilen parlamento binası. Tuna üzerindeki göz alıcı köprülerden biri olan Elisabeth Köprüsü'nün Peşte ayağında, dünyanın ikinci büyük sinagogu Dohany-Nagy Sinagogu bulunuyor. Trafiğe kapalı Vaci Utca içinse "şehrin kalbinin attığı yer" tanımlaması yapılıyor.

MACARİSTAN'DA OSMANLI İZLERİ
Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1526'da fethedilen bu kent Osmanlı idaresinde kaldığı süre boyunca birçok esere sahip olsa da, Osmanlı hakimiyeti sona erdikten sonra bu eserlerin çoğunun yıkıldığını öğrenmek, özellikle Türk turistleri üzüyor.

Geceleri Tuna Nehri üzerinde yapılan tekne turlarında Buda ve Peşte'yi birbirine bağlayan ilk köprünün Osmanlılar tarafından yapıldığı anlatılıyor. Osmanlılar döneminde yapılan hamamların sonradan da kullanıldığı ifade ediliyor.

Osmanlı hakimiyetinde önemli bir yeri olan Estergon Kalesi'nin yerinde bugün sadece kalıntılar dururken, kalenin olduğu yerde büyük bir katedral dikkati çekiyor. Katedral önünde yerel kıyafetlerle enstrüman çalan bazı Macarlar'ın Türk turistleri görünce Estergon Kalesi parçasını çalması ise buruk olan yürekleri heyecanlandırıyor.

Budapeşte'de dikkati çeken yerlerden biri de Gül Baba Türbesi. 15. yüzyıl sonlarıyla 16. yüzyıl başlarında yaşamış bir Bektaşi dervişi olan Gül Baba'nın Kanuni Sultan Süleyman döneminde Buda'nın (Budin) fethi sırasında şehit düştüğü anlatılıyor. Macarlar tarafından da sevilen Gül Baba'nın, bu lakabını külahında daima bir gül taşımasından aldığı bilgisi veriliyor.

Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.