Avrupa'nın 7 metropolünden biri olan liman kenti Hamburg, Almanya'nın en zengin kenti. Kişi başına düşen milli gelir payı 50 bin avro. Hamburg'ta 2500 milyarder ve 7500 milyoner var.

Serbest Hansa kenti (kale) anlamını taşıyan Hamburg, Almanya'nın dünyaya açılan kapısı ve ikinci büyük sanayi merkezi. 1989'dan sonra önemi Doğu Avrupa'nın açılmasıyla daha da büyüyen Hamburg Limanı, dünyanın en önemli Avrupa'nın ikinci büyük yükleme boşaltma limanı konumundadır.

Almanya'nın adeta ihracat üssü olan liman, Elbe nehri üzerinde kurulmuş ve açık denizden tam 120 km içerde yer alıyor. Avrupa'nın ikinci büyük dünyanın 7. limanı Hamburg, yalnız Almanya değil iç Avrupa'ya malların sevk edildiği en güvenilir liman konumunda. Liman kenti Hamburg'a Hannover Fuarı'ndan çıktıktan 2 saat sonra akşam saatlerinde vardık. Geniş limanı ve liman altından geçen 2,5 km tünelden sonra şehir merkezine ulaşmaya çalıştık. Ancak Hamburg'un en kötü noktasının trafik olduğu girişte göze çarpıyordu.

Günahları silen kilise
Avrupa'nın 7 metropolünden Hamburg, Almanya'nın en zengin kenti. Kişi başına düşen milli gelir payı 50 bin avro. Hamburg'ta 2500 milyarderin, 7500 milyonerin olduğunu öğrendik. Rehberimiz Hakan Doğaç Hamburg'un aynı zamanda önemli bir medya kenti olduğunu söyledi. Almanya'nın en büyük iki dergisi Spigel ile Stern ve önemli gazeteleri burada basılıyor. Uçak yapım fabrikası ve gemi tersaneleri de bu kentte. Ayrıca matbaa makinelerinin de üretim merkezi. Hamburg, tiyatrosu ile ünlü bir kent. 1787 yılında kurulan Lessing adını çağrıştıran Almanya'nın ulusal tiyatro binası burada yer alıyor.

Hamburg gezimize Sen Paoli semtindeki Michel (Mikail) Kilisesi ziyareti ile başladık. Hamburg'da 1200'lü yıllarda inşaa edilen, iki defa yıkılan ve sonradan restore edilen kilisenin giriş kapısının üzerinde Melek Mikail'in şeytanı ayakları altına aldığı bir heykel yapılmış. 115 metre olan kulenin başlangıcındaki Mikail meleğinin, şeytanı zapt ettiği heykel, kilisenin giriş kapısında ve iyiliğin kötülüğe karşı üstünlüğünü sembolize ediliyor. Michel Kilisesi'nin 2500 kişilik olduğunu öğrendik. Giriş kapısından girenlerin de günahının silindiğine inanılıyor. Kilisede dikkati çeken ise halkla yöneticileri ayıran bölüm oldu. 17. Yüzyıl'da kenti yönetenler halktan ayrı bir bölümde ve lüks koltuklarda oturarak kilisede ayinlere katılırmış. Allah'ın evindeki bu çifte standarda sadece gülüyoruz.

Dullar Sokağı
Katolik mezhebinde evlilik çok katı kurallara bağlı. Hamburg'ta 16. Yüzyıl'da eşini kaybeden kadınlar, Elbe nehrine atılıyormuş. Daha sonra ise dul kalan kadınların yaşamı için kentte belirli noktalarda oluşturulan Dullar sokaklarının kurulduğunu rehberimiz Hakan anlattı. Bizi, günümüze kadar gelen Mikail Kilisesi'nin hemen batısındaki tarihi semtte bir dullar sokağına götürdü. Elbe nehrine atılmaktansa yaşamlarını sadece dul kadınların olduğu bu sokakta sürdüren kadınların iki metre enindeki dar ve her iki ucu kapalı sokaklarda yaşamlarını sürdüğü dullar sokağı şimdi turistlerin uğrak noktası. Bu sokaklarda 1960'lı yıllara kadar dulların kaldığı söyleniliyor. Sokaktaki bu odaları ziyaret etmek isteyenler 10 euro ödeyerek bu tarihi odalara girebiliyor.

Günahkarlar Caddesi
Sen Paoli Hamburg'un en fakir semti. Bundesliga'da bulunan futbol takımı da bu nedenle düşme hattında. Burada oturanların büyük bölümü işçi statüsünde çalışan dar gelirliler. Almanya'nın ilk başbakanı Bismark'ın bir parktaki heybetli heykeli önünden geçerek bu semtin en ünlü caddesinden vardık. Senpauli Caddesi'ne Almanlar, 'Günahkarlar Caddesi' adını vermiş. Nedeni burada 'seks shop'ların yer alması ve gündüzden ziyade yaşamın bu semtte saat 20.00'den sonra başlaması. Biranelerin ve 'seks shop'ların müdavimleri ise daha çok turistler. Hamburg'ta asayiş olaylarının da en fazla yaşandığı semt olduğunu burada öğrendik.

Bakire kız arayışı
Hamburg Belediye binası (Rathaus) kulesi ile ünlü bir bina. 1800'lü yıllarda yapılmış tarihi bina, 1. Dünya Savaşı'nda ve 2. Dünya Savaşı'nda üç gün boyunca atılan 40 bin bombaya rağmen hasar almamış. Kulenin yüksekliği 110 metre örneğin Rathaus kulesi önünde pazar günleri erken saatlerde özellikle 30 yaşını aşmış bekar erkeklerin gelip, inanışa göre bu meydanı süpürmeleri, kendilerine bakire kız bulabilme umudunu artırıyormuş. Bu sözleri duyan bizim kafiledeki bekarlardan Levent ve Mehmet Akkan isimli arkadaşlarımız da etraftaki Türk temizlik işçilerinin süpürgelerini alarak meydanı süpürmeye başladı. Rehberimiz Hamburg Rathaus binasının bir bölümünün müze olduğunu anlattı.